BATMAN - Bu hafta da Cuma namazında camiler cemaatin yoğun katılımıyla dolup taştı. Hutbelerde ise, "İslam`da Tesettür ve Hayâ" konusu ele alındı.
Hutbede Allah`ın insanı ve kâinatı yarattıktan sonra başıboş bırakmadığı, Peygamberler ve kitaplar ile kendi yolunu gösterdiği belirtildi.
İnsanların da bu kitaplar ve Peygamberlere uymakla mükellef oldukları dile getirilen hutbede, İslam`ın dünya ve ahiret saadeti için kurallar koyduğu ve tesettürün de bu kurallardan olduğu kaydedildi.
Hayâ`nın utanma, çekinme, ar, edep, namus, iffet, Allah korkusuyla günahtan kaçınmak anlamlarına geldiği açıklanan hutbede, tesettürün de, örtünmek, gizlenmek, bir şeyin içinde ve arkasında gizlemek, anlamlarına geldiği belirtildi.
Tesettürün fıkhi terim olarak erkeğin ve kadının şer`an örtmesi gereken yerini örtmesi olduğu ifade edilen hutbede, "Hayâ ve tesettür insanın yaratılışında sahip olduğu iki olgudur. Yani fıtridir. En ilkel toplumların bile bir şekilde örtünme ihtiyacı hissettikleri ve kendilerince hayâ duygusuna sahip oldukları bilinmektedir. Hayâ duygusu erdemliliktir. Kişinin davranışının Bu duygunun şekillendirilmesi de dinle mümkün olmaktadır" denildi.
Tesettürle ilgili olarak Kur`an-ı Kerim`de Mümin erkeklere ve mümin kadınlara şöyle buyrulduğu hatırlatıldı: "Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Bu davranış onlar için daha nezihtir"-Nur Suresi:30- ve "Mümin kadınlara da söyle gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar, (yüz ve el gibi) yerleri müstesna, ziynet yerlerini göstermesinler" (Nur Suresi:3)
İnsanın hayâ duygusu, inancı, sağduyusu ile şeytanın ve nefsin telkinleri arasında mücadele ettiği anlatılan hutbede, Allah inancı ve imanı tam olanın bu mücadelede başarılı olduğu ifade edildi.
Hz. Peygamberin (s.a.v), "Hayâ imanın nizamıdır. Bir şeyin nizamı bozulunca parçaları darmadağın olur. Her dinin bir ahlakı vardır. İslam`ın ahlakı da hayâdır" ve " Utanmıyorsan dilediğini yap" hadislerinin İslam`ın hayâ duygusuna verdiği önemi açıkça gösterdiği dile getirilen hutbede, hayânın toplumun savunma mekanizması olduğu kaydedildi. (Veysi Demir - İLKHA)