Allah Hz. İbrahim’e, kendisini arayıp bulduğu için, ‘Halil’im’ diyor. Arapça, ‘samimi dost, Allah’ın dostu’ anlamına gelen bu ismi hak etmiş olmasının sebebi, arama sancısı çekmiş olmasıdır.
Kainat ayetlerini okuyan Hz. İbrahim, babasının yanlış yolda olduğunu da anlayıp, babasını da uyarıyor. Demek ki kainat ayetlerini okumayı bilen bir insan, kainatın sahibi ve yaratıcısı dışında hiç kimseye boyun eğmeyecek bir iradeye sahip oluyor. Bu yanlışı yapan kişi babası da olsa, en tepede oturan Nemrut’ta olsa, kainat ayetlerini okuyarak büyüymüş olan Hz. İbrahim, yanlışlarını yüzlerine söylüyor.
Çocuk ve Teknoloji
Teknolojiye hayran bir nesil yetişiyor. Bir uçağın, bir telefonun, bir bilgisayarın işletim sistemine hayra olan gençlere, yaratıcının bedava verdiği işletim sistemini mutlaka anlatıp düşündürmeliyiz.
Hz. İbrahim gözleriyle gördüğü kainat ayetleri üzerine düşünerek, çevresindekilerin yanlış yaptığını, Nemrut ve ekibinin toplumu nasıl kandırdığını fark etti. Gözlerimizle gördüklerimizden yola çıkarak düşünürsek, dünyanın nasıl sömürüldüğünü, insanların nasıl kandırıldığını, en yakınımızdakilerin bile (babamız bile olsa) bu oyuna kandıklarını görebiliriz.
Bu gerçekleri göremiyorsak, Hz. İbrahim’in çocukluğu Kur’an’da neden anlatılsın k? Allah, Peygamberinin çocukluğunu ve çocuk aklıyla, gözlerinin gördüklerinden yola çıkarak yaratıcısını nasıl bulduğunu, bize örnek olsun diye anlatıyor
Dindar bir evlat yetiştirmek isteyen aileler, din derslerine giren öğretmenler, yaz kurslarında camide çocuk okutan bir görevli, yaz döneminin güzelliğini mutlaka değerlendirmeli. Bahçede, sokakta ve hayatın içinde ki ayetler üzerine çocukları mutlaka düşündürmeli.
Dünya Evren
Saatte 1670 Km hız ile dönen dünya’da, sarsılmadan bizi yaşatan Allah, öyle bir güneş sistemi kurmuş ki, bu sistemi insanoğlu hala çözebilmiş değildir. Uzaya gönderilen araçlara, uzaya ayak basan insanlara ve bu teknolojiyi üretenlere hayran olan nesil, o uzayı yaratandan habersiz kalmamalı. Güneş öyle bir mesafeye yerleştirilmiş ki, birkaç metre dünya’ya yaklaşsa dünya yanacak, birkaç metre uzaklaşsa dünya donacak. Kainatı incelemek için üretilen teknolojiye hayra olan gençler, kainatı yaratanı unutmamalı.
Toprak – Yaprak
Kışın ölü olan toprağı, yaratıcının nasıl dirilttiğini çocuklara mutlaka gösterip üzerine düşündürmeliyiz. Toprağın diriltme gücünü, yaprak ve dalların toprakta ki suyu emerek, meyveleri beslediğini çocuklara mutlaka göstermeliyiz. Meyvede ki tohumu, tohumda ki meyve ağacını göremeyen çocuklar, büyüdükçe yaratıcıya değil teknolojiye hayran olular.
Yaprakların nasıl bir hava filtresi olarak çalıştığını, insanoğlunun kirlettiği havanın yapraklarla nasıl temizlendiğini, hem sokakta hem belgesellerle mutlaka anlatın çocuklarınıza / öğrencilerinize.
Sivrisinek
Sivrisinekler saniye’de 1000-2000 arası kanat çırpabilmektedir. Kulağımızın yanında geçerken duyduğumuz vızıltı sesi, bu süratli kanat çırpmadan kaynaklanmaktadır. Sivrisinek altı parçadan oluşan iğnesiyle, önce ‘lokal anestezi’ yapıp bizi uyşturuyor, sonra kanımızı emiyor. ‘Sivrisineğin kanadını bile yaratamazsınız!’ diyerek meydan okuyor Allah, kendisinde bir güç olduğunu sananlara.
Kuş
İnsanın imalatı olan uçak, iniş takımları açılmadığı veya havada arıza yaptığı için düşebilir. Ancak Allah’ın yarattığı bir kuş, insan yapımı bir uçaktan çok daha muhteşem bir tasarıma sahiptir. Siz hiç, iniş takımları açılmadığı için düşen bir kuş duydunuz mu?
Yumurta – Bal
Bilim ve Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, bir tavuğun ürettiği yumurtayı üretemiyor. Tırnak büyüklüğünde bir bal arısının ürettiği şifayı, hiçbir ilaç fabrikası üretemedi, üretemeyecek.
Süt
Çocukların her gün içtiği sütü üretebilecek bir fabrika var mı? Yeşil ot ve su ile midesini dolduran bir inek, nasıl bir Kimya Laboratuarına sahip ki, bembeyaz süt üretebiliyor. O sütün içinde nasıl kimyasallar var ki, o sütten hem yağ hem yoğurt hem peynir çeşitleri üretilebiliyor?
Örnek çok!
O kadar çok örnek verilebilir ki çocuklara, birkaç yazı ile bitecek bir konu değil. Herkes kendi çevresinde ki örneklere yoğunlaşmalı.
Bu yazıyı hazırlarken, internette birçok siteyi ziyaret ettim. Çevremizde gördüğümüz birçok canlı hakkında çok güzel belgeseller var. Hem kendiniz hem çocuklarınız / öğrencileriniz için çok faydalı olacak bu tarz belgeselleri izlemek / izletmek gerektiğini düşünüyorum. Kainat ayetlerini yaşadığımız dönemin teknolojisiyle birlikte anlatmak çok daha etkili olacaktır.
Bana sorarsanız, Hz. İbrahim gözlerin gördüklerinden yola çıkarak, tüm teknolojileri meydan okuyabileceğimizi bize göstermiş.
Ya bizler, kainat ayetlerini yeni nesillere, yaşadığımız dönemin teknolojisini de kullanarak göstereceğiz, yada birileri yeni nesli, teknolojiyle kör edecek.
Uçağı gören çocuk, kuşları göremeyecek!
Arabayı gören çocuk, ayaklarının farkında olmayacak!
Fotoğraf teknolojisine hayran olan çocuk, gözlerdeki muhteşem yapıyı göremeyecek!
Her şey görene, Köre ne?
saitcamlica.com