Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk’ü makamında kabul eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Milletimizin aklına, canına, dinine, malına, nesline zarar veren her şeyle mücadele etmemiz gerekiyor.” dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk’ü makamında kabul etti.
Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığının ve Yeşilayın ortak çalışma alanlarının olduğunu ifade ederek bu iki kurumun insanların iyiliği için gayret ettiğini belirtti.
Yeşilayın insana zararlı olan şeylerle mücadelesinin Diyanet İşleri Başkanlığının da çalışma alanında olduğunu belirten Erbaş, “Biz de aynı şekilde hangi madde zararlı ise vaazlarımızda, hutbelerimizde, irşat faaliyetlerimizde, konferanslarımızda ülkemizin 81 ili 921 ilçesinde 40 bin köyünde milletimize anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü netice itibariyle insanlığın faydasına olan ne varsa biz onu vazife kabul ediyoruz. Bu açıdan birliğimiz, beraberliğimiz, işbirliğimiz çok önemli” ifadelerini kullandı.
Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığının zararlı maddelerle mücadele noktasında sürekli toplumu uyarma ve topluma destek olma gayreti içerisinde olduğunu kaydetti.
“İnsanların bu vahim bağımlılıktan kurtulmasına vesile olursak mutlu oluruz”
Sigaranın herkes tarafından zararının bilindiğini ancak uzun yıllar reklamı yapılarak satışlarının devam ederek bir şekilde yaygınlaştırılmaya çalışılan bir madde olduğunu kaydeden Erbaş, şunları söyledi;
“Reklam yasağı belki çok kısa zaman önce geldi. Üzerinde ‘Sigara öldürür’, ‘Sigara sağlığa zararlıdır’ yazıyor ama bir taraftan da adeta teşvik ediliyor. Bu çelişkiyi bir şekilde ortadan kaldırmak gerekiyor. İnşallah bizim başlatmış olduğumuz bu yeni tedbirler, milletimizin, daha fazla insanın bu büyük tehlikeden, bu vahim bağımlılıktan kurtulmasına vesile olur. Eğer buna katkı sağlarsak biz kendimizi mutlu hissederiz. Bizim, milletimizin aklını, canını, dinini, malını, neslini korumamız gerekiyor. Bu unsurlara zarar veren her şeyle mücadele etmemiz gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu mücadelenin önlerinde yer alan bir kurum olduğunu düşünüyorum.”
Diyanet İşleri Başkanlığının her ilde, ilçede, köyde, mezrada mensubunun olmasının toplumu aydınlatma noktasında büyük imkan olduğunu dile getiren Erbaş, “İnsanlarımızın Rabbimizin rızasına uygun daha iyi bir hayat yaşaması, milletimizin birliğine, beraberliğine katkı sağlayan faaliyetler göstermesi gerekiyor. Biz zararlı maddelerle mücadeleyi de bu bağlamda düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
İnsana zarar veren her türlü maddeyle mücadele edilmesi gerektiğini dile getiren Erbaş, kurumların bu mücadelede sonuç odaklı çalışarak gelecek nesillere rol model olabileceğini söyledi.
Sigara bağımlılığı ile mücadele noktasında hac ve umre görevlendirmeleri başta olmak üzere çeşitli tedbirler aldıklarını ifade eden Başkan Erbaş, “Din görevlilerimizin çok daha hassas ve dikkatli olması gerekiyor” uyarısında bulundu.
“Diyanet’in sigaranın zararlarıyla ilgili hassasiyeti bizim açımızdan çok önemli”
İki kurumun ortak çalışma yapacağı birçok alanın bulunduğuna dikkati çeken Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk ise, kabulünden dolayı Erbaş’a teşekkür etti.
Yeşilay ile Diyanet İşleri Başkanlığının bağımlılıkla mücadele konusunda iş birliği içinde olduğunu anımsatan Yeşilay Genel Başkanı Öztürk, “Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başta sigaranın ve onun özellikle toplum sağlığına zararlarıyla ilgili hassasiyetin açıklanması, teşvik edici birtakım noktaların dile getirilmesi bizim açımızdan çok önemliydi” diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanlığının sigara bağımlılığı ile ilgili düzenlemeler için teşekkür eden Öztürk, din görevlileri, eğitimciler ile doktorların toplumda rol model olduğunu ve bu kişilerin sigarayla mücadele noktasında çocuk ve gençleri yönlendirmesi gerektiğini söyledi.
Diyanet İşleri Başkanlığı ile Yeşilayın sigara, uyuşturucu madde, alkol, teknoloji bağımlılığı ve kumar bağımlılığıyla mücadele konusunda iş birliği yaptığını bildiren Öztürk, şunları kaydetti:
“Özellikle Yeşilay Haftası'nda camilerden de vatandaşlara ulaşıyoruz. Protokolümüz dahilinde gönüllü Diyanet çalışanlarıyla bir eğitim programı yaptık. İnşallah bu eğitim programını daha da yaygınlaştırarak birlikte hareket etmek istiyoruz. Tedavi alanında da manevi destek isteyen danışanlarımıza sağlıklı, doğru manevi desteği ancak Diyanet ile verebileceğimizi biliyoruz ve bu alanda da iş birliği yapmayı düşünüyoruz.” (İLKHA)