Çeçenistan`a Dönmek Zindana Düşmekle Eşdeğer

Şimdi ise dünyanın siyaseti ve çıkarları değişmiş olmalı ki Çeçenistan politikası da tam anlamıyla değişti. Eskiden bağımsızlık için, vatan için savaşan ve İslam dünyasının da mücahid olarak isimlendirdiği Çeçen direnişçiler artık “ terörist” olarak tanımlanıyor.

 

Acaba, ne değişti ve Çeçen mücahidler gerçekten “terörist” mi oldu? Tabi ki HAYIR! Çeçenistan sadece diğer devletler için değerini ve önemini yitirdi. Olan sadece budur.

 

Rusya, eskiden kötü idi, şimdi ise “iyi”. Vlademir Putin başa geldi ve hem İslam dünyasının ve hem de Batı devletlerinin Çeçenistan hakkındaki görüşüne “ayar” yaptı. Ve eskiden Çeçenistan’a sahip çıkan ülkeler artık meseleyi görmezden gelmeye çalışıyorlar. Şimdi ise Vladimir Putin, aynı şekilde Suriye konusunda da bu bahsettiğimiz devletlere “ayar” yapıyor. Zalim ve diktatör olan Beşar Esad, yarın “ iyi” biri olarak karşımıza çıkarsa şaşmamak lazım.

 

Dönelim asıl meseleye, Çeçenistan her ne kadar gündemden düşmüş gözükse bile, yine Çeçen mücahidler güçleri yettiği kadarıyla Rus emperyalizmine karşı mücadelelerini sürdürüyorlar.

 

Rusya’nın Çeçenistan’da başa getirdiği, Beşar Esad’dan zalim mi zalim olan Kadirov, Rus birliklerin de yapamadıklarını kendi halkına yapmaktadır. Bir taraftan camiler, medreseler yollar ve gökdelenler inşa ederken öbür taraftan asıl mesleği olan zalimliğe de devam etmektedir.

 

Çeçenistan’a üstten bakılırsa her şeyin yerli yerinde ve günlük hayatın aynı bizimki gibi devam ettiği bir bölgedir. Ancak, gecenin sessizliğinde ağıt yakarak inleyen anne ve babalara kulak verirseniz, devam eden gerçek hayata şahid olursunuz. Tabi ki bugün hiç bir medya kuruluşu için Çeçenistan’ı gündeme getirmenin bir getirisi yok. Çünkü Çeçenistan gündemden düşen artık eskimiş bir moda.

 

Ancak Çeçenler için bu çok önemli. Çeçenistan’da yaşanmış olan ve şimdi bizim görmediğimiz şekilde devam eden Çeçen soykırımı yüzünden binlerce insan Çeçenistan’ı terk etmek zorunda kaldı ve halen bu muhacerat devam etmektedir. Çoğu Çeçen Avrupa ülkelerini tercih ederek Avrupa’ya mülteci olarak sığındılar.

 

Mesela Avusturya’da bugün mülteci statüsünde kabul edilen Çeçen mültecilerin sayısı 25 bini aşmaktadır. Sadece bu sene Avusturya mülteci ve göçmen bürolarına başvuran Çeçenlerin sayısı 2 bin 314’tür. Eskiden Çeçenlerin başvuruları yüzde 94 hemen kabul ediliyordu. Şimdi ise bu başvuruların kabulü yüzde 31’e düştü.

 

Avusturya’nın “Die Presse” gazetesinde çıkan bir makalede verilen bilgilere göre, Çeçenlerin neden mülteci statüsünü alamadıklarına ışık tutuyor. Makale, geçtiğimiz yıl Çeçenistan ziyaretinde bulunan “Özgürlük Partisi” Johanna ve 2012’de ziyaret gerçekleştiren Johannes Huebner’in Groznıy’de yapılan anlaşmaya göre, Avusturya’da “Çeçenler için en iyi yer, kendilerinin doğduğu Çeçenistan’dır” şeklinde konuşmalardan sonra değiştiğini yazıyor.

 

Avusturya’da Çeçenistan’ın ne kadar değiştiğini ve artık güvenlik sorunlarının kalmadığını anlatan ve adeta Kadirov’un temsilcileri gibi hareket eden “ Özgürlük Partisi” temsilcilerin sözlerine inanarak Çeçenistan’a dönenler ise hayal kırıklığına uğradılar.

 

Uluslararası Mülteciler Bürosunun yardımıyla dönüş bileti de verilerek Çeçenistan’a giden Rizvan B., gider gitmez yakalandı ve 1999 Şamil Basayev’in Dağıstan saldırısını bildiği halde haber vermediği için hapis cezasına çarptırıldı. 61 yaşındaki Asiya K.(eski hemşire) Kadirov’un sözlerine inanarak Çeçenistan’a geri döndü fakat ne iş bulabiliyor ve ne de kalacak yer. Geri dönmek istedi ama Avusturya kabul etmiyor...

 

Çeçenistan’daki Rus yanlısı kukla hükümetin ve Kadirov’un da özel temsilcisi olan Dış İlişkiler ve Koordinasyondan sorumlu bakan İsa Hadjimuradov’a göre, dışarıda bulunan Çeçen mültecilerin Çeçenistan’ın imajını bozduklarını ve mülteci statüsünü alabilmek için Çeçenistan hakkında kötü konuştuklarını belirtti.

 

Ancak, Avrupa ve Türkiye’den dönen mülteciler tekrar Çeçenistan’dan çıkmak için uğraşmaktadır. İşsizlik yüzde 70’lerde. İş alanlarının oluşturulmadığını belirten İnsan Hakları Örgütü Memorial, işadamlarının Çeçenistan’ı güvenli bulmadığından bölgeye yatırımın 10 yılı bulabileceğini söylediklerini belirtiyor.

 

Grozni’de bulunan ismini vermek istemeyen İnsan Hakları örgütü yetkilisinin söylediğine göre, “Dışarıdan dönmek için hazırlanan bir Çeçen eğer bir zamanlar bağımsızlık mücadelesine dolaylı yollarla bile katılmış ise önce yedi kere düşünsün. Çünkü buradaki istihbaratçılar, iş yapıyor gözükmek için kişiler hakkında hiç akla gelmeyecek şeyleri uydurup onları gözaltına alırlar. Geri gelenlere burada iş ve kalacak ev verilmeyebilirler. Ancak cezaevlerinde rezervasyonları yapılmış” diyor.

 

Türkiye’de bulunan 1560 Çeçen mülteci halen hiç bir resmi statüsü bulunmadan beklemektedirler. Hiç kimsenin çalışma izinleri ve sosyal sigortaları yoktur. Hükümet onları bir statüye kavuşturup yerleştirmeyi planlarken, İstanbul’da bazı sivil toplum örgütlerinin yapmış olduğu Kafkasya konulu mini bir konferans ve Rusya’nın Türkiye’ye yaptığı uyarı sonrası ertelenmiş gözüküyor...