Selam sana ey sevgililer sevgilisi, selam sana göz bebeğim, selam sana yetimler yetimi selam sana!
Yetim kaldım Ey sevgililer sevgilisi yetim kaldım. Dünyaya geldim, 5 yaşında oldum ve babamı şehit ettiler. O günden beri yetim kaldım, yetim büyüdüm ey yetimler yetimi… Ne büyük şeref seninle aynı duyguyu paylaşmak… Sen, zalimin mazlumu ezdiği zamanda, karanlıklarımıza ışık olarak dünyamıza şeref verdin. Sen geldin! Sen Habibullahsın, sen Nebiyullahsın, sen canda cansın yüreklerde sevdasın ya Resulullah… Senin doğduğun ay, babamın şehit edildiği aydır ey gözümün nuru… Babamı benden aldıkları aydı diye hiç sevmezdim, babamı benden ayırdıkları gündü diye hiç güzel bakmazdım… Belki de daha önceki yaşantım tamamen iman eksikliğindendi belki de hiçbir gerçeği bilmeyişimdendi… Ama şimdi her iki cihanın güneşi, ey sevgililer sevgilisi şimdi babamın şehit edildiği ay babamın bayramıymış da ben gafil, ben aciz kul bundan habersizmişim. Babamın Sana ‘RABBİNE’ kavuştuğu günmüş de benim yüreğim körmüş. Herkesin hasretle beklediği mertebeymiş de ben gafletteymişim, habersizmişim…
Şimdi düşünüyorum da ya Resulullah asıl yetimlik anadan babadan yetim kalmak değilmiş. Şimdi düşünüyorum da ya Habibullah asıl yetimlik seni kaybetmekmiş. Senin sevginden yoksun kalmakmış. Şimdi evet şimdi düşünüyorum da sensizlik susuz kalmış güllermiş, sensizlik suya hasret çöllermiş, sensizlik imanı bilmeyen, bulamayan yüreklermiş. Ya Resulullah geldim, geldim, kapına gafletteyim, sevdaya geldim, yüreğim senin aşkınla şeref buldu. Ben seni tanıdıktan sonra “BEN, BEN OLDUM.” Benliğime can geldi. Kabul et ya Resulullah kabul et yetimdim, sensizlik daha beter yetim bıraktı beni. Yüreğimi ebedi bir aşka adadım. Gözüm gönlüm görmedi başka gaflete düşmüş aşkları. Yöneldim yüreğime yönelebildiğim kadar. Yüreğimde aşk var, aşkın şahidi, tanığı olan sen varsın. Uzat elini bana ya Resulullah uzat… Uzat ki yetimliğim son bulsun, uzat ki yüreğim şeref bulsun, uzat ki kör olan yüreğim gaflet uykusundan uyansın, uzat elini ey sevgililer sevgilisi uzat. Ey gözbebeğim, özledim seni. Suya hasret çöller gibi. Ey rahmet peygamberi özledim seni suya hasret güller gibi…
Ey sevdasına vurgun olduğum yar özledim seni imanı bekleyen susuz kalpler gibi. Ya Resulullah HOŞ GELDİN, HOŞ GELDİN YÜREĞİME,
SANA HASRET YÜREĞİME…
Ya Resulullah bir köle ki Bilal-i Habeş. O ki senin için, senin dininden vazgeçmemek için vücudunu kana boyattılar, üzerine koca koca kayalar bıraktılar. Ama o yine de SANA OLAN SEVDASINDAN vazgeçmedi. Bir çoban ki koca yüreğini sana olan sevdasıyla dolduran bir Veysel Karani… Ben ne bir Bilal-i Habeşi ne de Veysel Karani olamam ama bende Neccar çocuklarından olamasam da sana âşık olmuş, senin sevdanla yanmış, sana hasret kalmış ahir zamanda yaşayan aciz bir yarenim… Sen benim yüreğimin “yâri” bense aşkınla yanmış yarenim ya Habibullah… Sendin dünyayı teşrik buyururken ümmeti ümmeti deyi veren sendin Rahmet Peygamberi ümmeti için ağlayı veren. Gelişin bir müjde idi. Şirk ordusunu bertaraf eden sendin ya Nebiyullah… Küçük, büyük, genç, yaşlının gönlüne taht kuran, hakka davet eden, en ön safta duran, sendin sendin sendin ya Resulullah… Ey sevgililer sevgilisi utanıyorum. Sen ümmetin için geceler boyu ağlarken biz ise acınacak halimize ağladık.
Ya Resulullah sen geceler boyu ağlarken bizse acınacak halimize ağladık. Sen geceler boyu teheccüd namazı kılarken biz 5 vakit namazı terk ettik. Sen günde 70 defa tövbe ederken biz ise haramdan boğulduk. Sen Âlimler peygamberlerin varisleridir.’’ Dedin biz ise arkasından gidecek varis bulamadık. Sen ki âlemlere rahmetsin, sen en yüce peygambersin. Benliğim seninle yola gelsin. Gelsin ki menzilime varayım yıkayım önümdeki tüm bentleri geçeyim geçilmez engelleri seveyim beni sevmeyenleri seveyim ki sana ulaşabileyim ey gözümün nuru sana gelen yollar dikenlerle doludur. Ulaşınca sana sevgi oluğudur. Sensiz yaşayan kalpler mutsuzlukla doludur. Seni seninle yaşamak isterim ya Resulullah sen varken sensizliği yaşamak en büyük acı demektir. Sen yokken seni seninle yaşamak en büyük şeref ve mutluluktur. Ey sevdasını yüreğime kazıdığım YAR özlemim sana, hasretim sana, sevdam sana temizle beni bu günah yükümden temizle beni kapına kabul et ümmetinden kabul et. Selam olsun ey sevdasını yüreğime kazıdığım yar, selam olsun ey gözbebeğim, selam olsun ey yetimler yetimi selam olsun sana…
Betül Başak / Diyarbakır (Bayındırlık)
Sevgili Genç Kardeşlerimiz!
Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.
Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber. com. tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.