Acı bir kez girince hayata, son nefese kadar, hükmeder insana...
Halbuki; acıyı tatmadan, gülmenin lezzetini anlayamazdık...
Unutma! Her fırtınanın ardından bir Güneş doğar umutların üzerine...
Ve bir gün herşey düzelirde, bir bir açılır kapalı, kilitli görünen kapılar...
Unutma! Bu günün felaketi yarının umududur... Bilinmez...
Ne olursa olsun, hayatta umudun yıkılması kadar acı veren bir şey yokken...
Umudumun yıkılmasına müsade etme!
Sana Dost dedim! durdun bana baktın...
``Dost`` diye mırıldandın...
Dost mu? ``Dost mu var artık`` dedin...
Acı dedim... Yüzünde acı çizgiler belirdi...
``Acı, çile`` Mükafattır dedin...
Güzel ideallere meşakkat sonucu ulaşılır...
Gizlenmek dedim... Korkuyla baktın...
``Herşeyin bittimi`` dedin...
Dünya dedim! ``Hayatın bir yüzü`` dedin...
Sevda dedim! Uzaklara daldın...
``Sevda yok artık`` dedin...
Hayat dedim! ``Hayat çok kısa`` dedin...
``Niçin kısa`` diye sordum... ``Yaşanacak çok şey var... Hayat kısa yetmez`` dedin...
Bu sefer ben durdum... Durdum, düşündüm... Neyi yaşamak lazımdı...
``Aşk`` dedim... Gerçek ``Aşk`` dedim..
``İşte en büyük o`` dedin... Durdum,durdum düşündüm...
Yüreğim titredi...
Yüreğimi açıp, bir tebessümle hayata baktım...
Her açılmayan kapının anahtarı buymuş dedim...
Sen olmayan yüreğe rest çektim...
Ruhumu, bütün benliğimi adadım Rahman`a! El Veduda!
Yüreğimin dayanıklılığı nefsimle savaşırken boğulmamalıydı... Çünkü; dik duruşum, dik yokuş çıkarken belli olurdu...
Yüreğim çırpınsada, gözyaşım aksada... En derin yakarışlarım, ebediyette son bulacak...


 

Ey Allah`ım!
Boş bir dünya ki; içini doldurmanın sıkıntısını çekiyormuşum...
Bir yürek ki; bazen içini boşaltmanın, bazende öldürüp son vermenin acısını çekiyormuşum... Hüzne boğuldum senden uzaklığımdan...
Nereye elimi atsam, giden yüreğimden, gelen ise nefsimden oluyordu...
Bin bir ızdıraba rağmen tebessüm varsa yüzümde, başarmışımdır... Biliyorum...
Herkes karşıyken bana... Suskun yüreğimle, ahdimi bozmuyorsam...
Evet... Doğru yoldayım demektir... Ey Maşuk`unu arayan yüreğim! Yıkılmışsanda kalk ayağa!
Doğrul! Sana hata yapanların sen tut ellerinden...
Mesleğin Peygamber mesleğidir... Unutma!
Güller yetiştir! Umudunu yitirme! Zira sen ``Umut`` kapısısın... Acziyetini bilerek, onurunu ayaklar altına alarak... Ama şerefli ve dik.... Onurla yola devam et...

 

Umudumu yitirmedim.. Yardımını dilerim Allah`ım...
Korkularım,cesaretlerim ve hayallerimin içinde barındığı mekanlar nasib et!
Farklı bir köşe farklı bir havada...
Bilmemekten öğrenmeye bir yol iken öğretmenin farklı tecrübesini yaşamak adına...
Ayet ayet yaşat bu dünyayı Allah`ım...
Sana Secde secde yürüyeyim..
Dua dua geleyim kapına...
Kabul et beni..
Sana en yakın olduğum yerde yeniden dirileyim...
Ve gerçek olan Aşk`a ulaşayım...

 

Fatma Zehra Koca / Siverek - Yaş: 20

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!

Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.