Yaşama bilinci içerisinde hayatı ikame etme yolunda rol alan bağlarımız vardır. Sevme duygusu bunlardan biridir. En büyük sevgi, sevginin sahibi olan Allah(c.c)`a olmalıdır.

 

Kişi ile insan arasında kurbiyyet/yakınlık derecesinde sevgi bulunmalıdır. Aile fertleri arasında bulunan sevgiler, kan bağı dolayısıyla farklı bağlamda da düşünülebilir. Sevgi, Allah(c.c)`ın rızası dahilinde olmalı ve kişiler arasında bulunan duygu bağı kuvvetlendirilmelidir. Ne için ya da kim için sevgi beslenilmektedir? sorusu ile de sevginin odak noktasına objektif bakış açısıyla da bakılmalıdır. Allah(c.c)`ın sevgisinden kişiyi uzaklaştıracak sevgiden kaçınılmalıdır. Dünya endeksli sevgilerde, ebedi yurda engel vardır. Dünya endeksli sevgiler, amaç değil araç olmalıdır. Araç, insanı hayattaki hedefine götüren yoldur.

 

Mal, can, aile, ve iş gibi faktörler, kişiye Allah(c.c)`ın kulluğunda engel teşkil etmekte ise kul zarardadır. Aidiyet duygusu, insanı maneviyattan bağımsız iklimlere sevketmemelidir. Unutulmamalıdır ki herşeyin sahibi Allah(c.c)`tır. İnsanlar, dünyada kulluk yapma adına, ellerinde bulunulan faktörleri Allah(c.c) rızası dahilinde gerçekleştirmekle mükelleftirler. Çünkü insan, dünyaya kulluk yapmak için gönderilmiştir. Dünya nimetleri, Allah(c.c)`ın rızası dışında kullanılmamalıdır.İnsan, Allah(c.c)`ın sığınağında olduğu bilinciyle, ümitsiz olmamalıdır.

 

Modern çağda sevgiler, benliğin öncülüğünde narsistik duyguları da beraberinde getirmektedir. Kişi, ben odaklı yaşamın merkezinde farkedilme duygusundan nemalanarak, bencillik duygusunu vazgeçilmez unsurları arasında barındırmaktadır. Böyle bir hastalıklı duygunun var olduğu benlikten sevgiye dair ne beklenebilir? Hastalıklı duygudan sevgi beklemek, kişinin gökte kanatsız uçması kadar akıl dışıdır. Kaldı ki narsist bir insanın, sevgi namına bir çift söz söylemesi kendisiyle çelişmesinde büyük tutarsızlık meydana getirir. İnsanları sevmekten bahseden bir kişi, bu değeri insanlık adına ya da Rabbinin çizdiği istikamet dahilinde değilde, insanları sevme duygusu adı altında kendi benliğini seviyorsa, şahsın kişiliğinde erdemlerin doğru şekilde yaşandığından bahsetmek mümkün değildir.

 

Sevgi, öz iradeyle ve özgür bir biçimde gerçekleşir. Unutmamak gerekir ki, sevgi ile tutku arasında farklılık mevcuttur. Narsistik duyguların olumsuz etkilerinin yetersiz kaldığı durumlarda, kişilerin karşı cinse bağımlı duygular içermesinden, kişiye tutsak olma durumu meyleder. `1 numaramız` olması gereken Rabbimiz iken, bunun yerini farklı argümanlar ya da kişiler alırsa, sevgiye ihanet olur.

 

Rabbe kurbiyyet, İbrahim(a.s)`i dua edip, sevdiğini `kurb(an)` etmekten geçer. İsmail etmekten... Sevgi, sevdiğini en sevgiliye feda etmekle, kuvvet kazanır. Bu şekilde Rabbe, adanmışlık olur. Hiç ölmeyecek bir yar`e, gönül bağlamak ve onu ``En Sevgili`` yapmak gerek. Gecenin güne kardeş olduğu ve yıldızların da düşüncelere yoldaşlık ettiği bir zamanda; ``En Sevgili`` ye engel olan sevgilere; ``Seni `İsmail` eyledim`` demek ümidiyle...

Selam ve dua ile...

 

Muhammed Muta / Isparta - Yaş: 21

 

Sevgili Genç Kardeşlerimiz!

Bir ay boyunca gelen tüm yazılar içerisinde en güzel yazıyı gönderen kardeşimize bir kitap seti veya kaset vb. bir set hediye edeceğiz. Posta ile yazı gönderecek kardeşlerimiz yazılarının “Ayın Yazısı” seçilmesi durumunda, bizimle iletişime geçebilirler. Fakat özellikle dikkat etmenizi istediğimiz iki nokta var. Birincisi; gönderdiğiniz yazıların tamamen size ait olması gerektiği, yazınızda alıntı cümleler varsa bunları belirterek göndermeniz. İkincisi ise adınızı, soyadınızı, yazıyı gönderdiğiniz memleketi ve yaşınızı mutlaka belirtmeniz gerekmektedir. Bu hayırlı çalışmaya (yarışmaya) tüm genç kardeşlerimizin katkıda bulunmasını bekliyoruz.

Doğrugenç sayfasında sizden gelecek karikatür ve mini bulmacalara da yer veriyoruz. İlginizi bekliyoruz.
Yayınlanmasını istediğiniz yazılarınızı dogrugenc@dogruhaber.com.tr e-posta adresine mail olarak veya posta yolu ile gönderebilirsiniz.
Yazılarınızı eğer bilgisayarda yazıyorsanız bir sayfadan az olsun. El yazınızla gönderecekseniz bir beyaz kâğıdı aşmasın. Gönderdiğiniz mektuplara “Doğru Genç” için diye not düşürmeyi unutmayın.