ADANA- Mekteb Eğitim ve Kültür Derneği (MEKTEB-DER), öğrenci ve velilerine yönelik, "Toplumsal Yozlaşmaya Karşı, Eğitimin Önemi ve Manevi Gelişim " konulu seminer düzenledi.
Merkez Park Amfi Tiyatrosu`nda gerçekleşen programa, Doğruhaber Gazetesi Yazarı- Eğitimci Yazar Mehmet Yavuz ve Eğitimci Avukat Emin Güneş konuşmacı olarak katıldı.
Veysi Sonkaya hocanın okuduğu Kur`an Kerim tilaveti ile başlayan programda bir selamlama konuşması yapan MEKTEB-DER Başkanı Yılmaz Geçer, kısaca dernek faaliyetlerinden ve eğitime verdikleri önemden bahsetti.
Selamlama konuşmasının ardından Grup İhya ve Grup Kervan seslendirdikleri eserlerle geceye renk kattı.
Müslüman Gençlik Kendini İtfaiye Eri Olarak Görmelidir
Gecede konuşan Eğitimci Avukat Emin Güneş, yozlaşma ve hayasızlığın her yere yayıldığına dikkat çekerek; "Müslüman gençlik kendini itfaiye eri olarak görmelidir. Bilmelidir ki bir yerde yangın varken itfaiye eri yerinde oturamaz. Eğer bu yangın söndürülmezse gelip kendisini de içine alacaktır. Çevremiz, sokaklarımız, alev toplarına dönmüş. Böyle bir hal böyle bir durum söz konusuyken Müslümanların durup dinlenmeye hakkı yoktur. Bir yerde yangın varken itfaiyeci piknik yapamaz, durup dinlenemez. İtfaiyeci bu şuurla hareket eder. Dolayısıyla böyle bir ortamda Müslüman`ın herhangi bir eğlenceye ayıracak zamanı olamaz. Biz ancak her türlü ateşten ve yangından arındırılmış bir toplumda huzur buluruz. Yoksa bu ateş bizi de yakar" dedi.
Biz Peygamber sevdalısıyız diyerek sözlerini sürdüren Güneş; "Bütün peygamberlerin mesleği bu olmuştur. Geldikleri toplumları cehennem ateşinden korumak için kendi hayatlarını feda etmişler. Zindanları mekan edinmişler. Hepsi muhacir olmuş, sürgün olmuş, muhacir olmuş. Ağır cezalara mahkum edilmişler ama yılmamışlar. İnsanlığı rabbine kul etmek için kullara kulluktan kurtarmak için hiçbir fedakarlıktan sakınmamışlar. Dolayısıyla biz Peygamber Sevdalıları da aynı şuur ve bilinçle hareket etmek zorundayız." dedi.
Güneş`in konuşmasının ardından MEKTEP DER gençleri tarafından, `şeytan`ın toplum üzerinde ifsat çalışmaları ve Müslüman gençlere tesir edemeyişinin` konu edildiği kısa bir tiyatro gösterimi yapıldı.
Daha sonra kürsüye gelen Doğruhaber Gazetesi Yazarı- Eğitimci Yazar Mehmet Yavuz, öğrenci ve velilerinin ilgiyle dinlediği akıcı bir konuşma yaptı.
Adana`nın yozlaşmış durumuna dikkat çeken Yavuz, "Devlet arşivlerinde muhakkak vardır. 80 yıl önceki Adana`nın fotoğraflarını şöyle bir gözler önüne getirelim. Acaba o zaman, 80 yıl önce kaç tane başörtüsüz hanım olacak. Tahmin ediyorum bir tane bile çıkmayacak. İşte şu anki durumumuzu durup düşünmeliyiz ve gerçekten tahribatın hangi boyutlarda olduğunu kendimize sormalıyız." dedi.
İffet Örneği Kastamonulu Genç Kızlar
Yavuz, "Üstad Bediuzzaman Saidi Nursi Hazretleri şu asrın hastalıklarına derman bulmaya çalışmış yiğit bir Allah dostudur, Allah O`na rahmet etsin. Onun has talebelerinden Mehmet Fevzi ağabey anlatıyor, kendisi Kastamonuludur. Diyor ki: "Kastamonu`da tabi o dönem, 80 yıl öncesinden bahsediyoruz. Genç kızlar işleri yoksa çarşıya çıkmazlardı. Ama illa da çarşıya çıkacaklarsa tepeden tırnağa tesettüre, çarşafa bürünür, o şekilde dışarı çıkarlardı. Bununla da yetinmezlerdi. Bir erkeği fitneye düşürmenin gadabullaha nasıl dokunduğunu bildikleri için, işi şansa da bırakmazlardı. Babaannelerinin ya da ninelerinin bastonlarını ellerine alırlardı genç oldukları anlaşılmasın diye ihtiyarlık alametiyle çarşıya çıkarlardı." diyerek çağımızın yozlaşmada geldiği noktayı gözler önüne serdi.
Tolumu İfsat Etmek İçin Opera ve Tango Projesi Devrede
Toplumu yozlaştırma adına Ankara`da bir opera salonunun açıldığındı ve bir semtin opera adının verildiğini belirten Yavuz; "Cumhuriyetin ilk yılları, açlık sefalet, kıtlık diz boyu. Opera binası açılıyor. Çok ihtiyacımız var. Dans! Dikkat bulunun. Şimdilerde birileri, bu çağdaş Türklere özenen çağdaş Kürtler, Diyarbakır`da peygamberler şehrinde, 27 sahabenin medfun olduğu şehirde tango kursları düzenliyor. Bir projeye dikkat çekmek için bunları söylüyorum. Bunlar tesadüf değil değerli arkadaşlar. Gözümüzü dört açmak zorundayız. Aksi takdirde bu hilelere kumpaslara tedbir geliştirmesek vallahi hesaba çekileceğiz. Biz ilk önce bunları ortaya çıkartmak sonrada bunlara tedbir geliştirmek zorundayız."dedi.
Konuşmasında peygamber efendimizin metodundan da bahseden Yavuz, gençlere yozlaşmaya karşı alınacak tedbirler konusunda tavsiyelerde bulundu.
Gece, Molla Ekrem Derdiyok tarafından yapılan kapanış duasıyla son buldu. (Ayhan Kaya - İLKHA)