VAN - Milli Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen `Depremin İzleri ve Yüreğimdeki Sarsıntı` konulu resim, şiir ve fotoğraf yarışmasında dereceye giren eserlerin sergi açılış ve ödül töreni Van Valisi Münir Karaloğlu`nun katımlıyla Van Kültür Sarayı Müdürlüğü Bahçesi`ndeki `Sanat Çadırı Kültür Merkezi`nde gerçekleşti. Serginin açılışını Vali Yardımcısı Zafer Coşkun, Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır ve Kültür ve Turizm Müdürü Muzaffer Aktuğ yaptı.
 
Daha sonra sergiyi gezen Vali Karaloğlu ile beraberindeki heyet dereceye girenlerle bir bir ilgilendi.
 
Vali karaloğlu ve beraberindekiler sanat çadırı etkinlik salonuna geçti. Burada bir konuşma yapan Van İl Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Sayılır, yapılan yarışma hakkında bilgi vererek deprem gerçeğini hatırlattı. Sayılır, "Evlerimizi ve Van`ımızı yeniden inşa ederken deprem gerçeğini unutmamalı ve buna göre yapılarımızı sağlam yapmalıyız" dedi. İl Milli Eğitim Müdürü Sayılır, ayrıca burada dereceye giren eserlerin kütüphanelerde ve müzelerde kaynak teşkil edeceğini aktardı.
 
"Hep Beraber Zor Bir Süreci Geride Bıraktık"
Daha sonra mikrofonu alan Van Valisi Münir Karaloğlu ise doğunun incisi olarak ifade edilen Van`ın 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihlerinde iki büyük felaketle sarsıldığını ifade ederek, "Canlarımız gitti, yüreğimiz yandı. Hep beraber sıkıntılı bir süreci yaşadık. Çadırlardan Mevlana evlerine, oradan da konteynerkentlere ve oradan da kalıcı konutlara geçeceğiz inşallah. Kış şartları ağırdı ve soğuktu. Hep beraber bu kışın üşüdük, hem de çok üşüdük. Öğrencilerimizin bir kısmi eğitimlerine Van`ın dışındaki illerde ve okullarda devam etmek zorunda kaldılar. Zor bir süreçti. İlin Valisi olarak benim için de zor bir süreçti. Görev yapan arkadaşlarımız için de kentte yaşayan her fert için de zor bir süreçti" dedi.
 
"Ne Kamu Binamız Ne de Vatandaşın Konutu Depreme Dayanıklı Yapılmamıştı"
Van`ın tekrar ayağa kalkmaya başladığını aktaran Vali Karaloğlu, "Kentimizin üzerindeki felaket tozlarını hep beraber üfleyerek tekrar şehrimizin ayağa kalması için vatandaşlarımızla el birliği ile çalışıyoruz, çalışmaya devam edeceğiz. Baharla beraber misafir gönderdiğimiz hemşerilerimiz tekrar kente döndüler ve öğrencilerimiz de bu hafta sonu karnelerini alıp dönecekler. Onların gelişiyle kentimiz tekrar neşeleniyor. Tabi depremin her birimizde bıraktığı farklı izler var. Yakınlarını kaybedenler için farkı izler var. Depremde yaralanan, belki sakat kalanlar için de farklı izler var. Depremi unutmayalım ve unutturmayalım. Çünkü depremi unutur ve unutturursak maalesef tarih tekerrür ediyor. Bakın 1976 yılında Van ve Çaldıran ilçesinde büyük bir deprem yaşanmış. Ama o günden sonra yapılan binalarımız maalesef ne kamu binamız ne de vatandaşın konutu depreme dayanıklı yapılmamış." ifadelerini kullandı.
 
"Deprem Öldürmez, Çürük Bina Öldürür, Çürük Zemin Öldürür"
"Deprem öldürmez, çürük bina öldürür, çürük zemin öldürür" diyen vali Karaloğlu, "Bakın iki bina yan yana birisi yıkılmış içerisinde insanlar hayatını kaybetmiş ama yanındaki bina dimdik ayakta niye? Birisinde ya mühendislik hizmetlerinde bir noksanlık var, ya da malzemede bir noksanı var. Öyle bina yapan, binayı gerektiği gibi yapmayan, binayı bulunduğu koşullara göre yapmayan öldürdü aslında. Onun için depremi bundan sonra gelecek olan nesiller için unutturmamamız gerekir. Acılarımızı hatırlamak için değil, belki bundan sonraki gelecek olan nesillerimizin aynı acıları yaşamaması için depremi unutmayalım." şeklinde konuştu.
 
"Van`da Deprem Müzesi Yapılacak"
Van`da bir deprem müzesi yapılacağını anlatan Karaloğlu, "Bu eserlerin tamamı müzede sergilenebilir. Bu müze ile birlikte bizden 20 ya da 30 yıl sonra insanlar `2011 yılında Van`da ne yaşandı, insanlar ne hissettiler, Türkiye nasıl bir tepki verdi` diye baktıklarında arkadaşlarımızın yazmış olduğu anılardan, çocuklarımızın kompozisyonlarından, bir kâğıda dökülmüş olan resim ve fotoğraf karesinden yararlanabilirler. O müzede bizim bunları sergilememiz gerekir ki, depremden bizden sonraki nesiller de ders alsınlar" ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı.
 
Daha sonra resim, şiir, anı ve fotoğraf dalında birinci olanlara tam altın, ikinci olanlara yarım altın ve üçüncü olanlara ise çeyrek altın verildi. (Murat Dalgın - İLKHA)