BATMAN- Türkiye`nin yakından tanıdığı Gazeteci Yazar Ahmet Taşgetiren, Batman Üniversitesi`nde "Normalleşme Sürecinde Türkiye" konulu konferans verdi.
Konferansa Batman Vali Yardımcısı Bülent Uygur, Batman Üniversitesi Rektörü Abdüsselam Uluçam, İl Milli Eğitim Müdürü Vekili Bahattin Atilla, bazı STK temsilcileri, üniversitenin öğrenci ve öğretim üyeleri ile vatandaşlar katıldı. Konferans öncesinde Gazeteci-Yazar Ahmet Taşgetiren`in öz geçmişi okundu.
Normalleşmenin sadece Türkiye`de yaşanmadığını Ortadoğu ve İslam ülkelerinde de normalleşmelerin yaşandığını belirten Taşgetiren, Arap Baharı`nın da buna bir örnek olduğunu belirterek normal olmayan sürecin 1. Dünya Savaşı`nda başladığını kaydetti.
Yeni Bir İslam ve Müslümanlık Ortaya Çıkartılmak İstendi
Birinci Dünya Savaşı`ndan sonra yeni sistemin ortaya çıktığını belirten Taşgetiren; "Yeni sistem İslamı belirleyici bir değer görmedi. Hıristiyanların bir zaman yaşadığı reform Cumhuriyet döneminde Müslümanlara yaptırılmak istendi. Yeni bir İslam ve Müslümanlık tanınmasını ortaya çıkartmak istediler. Bunun içinde yeni yapılan şeylere kılıflar uydurmak için birkaç kişi çıkartıp fetva vermelerini istediler. Anadolu`da Türklük vurgusu yapılmış ve İslam azalsın diye laiklik ön plana taşınmıştır. Geri kalmışlık İslam`a bağlamışlardı" şeklinde konuştu.
Birinci Dünya Savaşı`ndan sonra yeni sistemin ortaya çıktığını belirten Taşgetiren; "Yeni sistem İslamı belirleyici bir değer görmedi. Hıristiyanların bir zaman yaşadığı reform Cumhuriyet döneminde Müslümanlara yaptırılmak istendi. Yeni bir İslam ve Müslümanlık tanınmasını ortaya çıkartmak istediler. Bunun içinde yeni yapılan şeylere kılıflar uydurmak için birkaç kişi çıkartıp fetva vermelerini istediler. Anadolu`da Türklük vurgusu yapılmış ve İslam azalsın diye laiklik ön plana taşınmıştır. Geri kalmışlık İslam`a bağlamışlardı" şeklinde konuştu.
62 senelik çok partili dönemde 5 askeri darbenin ve birçok darbe girişimin de olduğunu belirten Taşgetiren; "Bu darbelerin amacı toplumda sisteme karşı gelenleri tekrar hizaya sokmak ve kulak çekmek istemeleridir. Bunun sonucunda ülkenin başbakanı asıldı, cumhurbaşkanı sürgün edildi ve meclis kapatıldı" dedi.
Kemalizm ve PKK Aynı Stratejiyi İzledi
Kürt meselesine de değinen Taşgetiren, Şeyh Said`in torunu Abdulmelik Fırat`ın, "Kemalizm ve PKK aynı stratejiyi izledi" sözünden başlayarak "Şahsen bu değerlendirmeyi ilginç bulurum. Kemalizm genelde toplum da İslamı azaltmak ve Türk vurgusunu yapmak için politika izledi. PKK`da Kürt toplumu üzerinde İslamı azaltmak ve etnik vurguyu arttırmak tarzında bir politika izledi. Bunlar bir yerde buluştular. Türkiye`nin son 30 yılında buluştu bunlar. Bizde bunun bedellerini ödüyoruz ve sancılarını yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Kürt meselesine de değinen Taşgetiren, Şeyh Said`in torunu Abdulmelik Fırat`ın, "Kemalizm ve PKK aynı stratejiyi izledi" sözünden başlayarak "Şahsen bu değerlendirmeyi ilginç bulurum. Kemalizm genelde toplum da İslamı azaltmak ve Türk vurgusunu yapmak için politika izledi. PKK`da Kürt toplumu üzerinde İslamı azaltmak ve etnik vurguyu arttırmak tarzında bir politika izledi. Bunlar bir yerde buluştular. Türkiye`nin son 30 yılında buluştu bunlar. Bizde bunun bedellerini ödüyoruz ve sancılarını yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
Verilen Cezanın İnsan Hakları ile Bağdaşır Bir Yanı Yoktur
Konferansın sonunda soruları cevaplandıran Taşgetiren`e Gaziantep ve Bursa`da çocuklarının başörtülü okuması için mücadele eden velilere verilen hapis cezası hakkında görüşlerinin ne olduğu sorusu soruldu. Taşgetiren, Başörtüsü sorununun 28 Şubat`tan beri hatta daha agresif nitelikte olmak üzere ama 12 Eylül`den itibaren devreye giren bir sorun olduğunu belirtti.
Taşgetiren; "Kurulu düzen başörtülü öğrenci istemiyordu bunun büyük acıları yaşandı. Son dönemde fiili anlamda üniversitelerde rahatlama oldu zannediyorum birkaç üniversite hariç ya da birkaç öğretim üyesinin uygulaması hariç üniversitelerde başörtülü öğrenciye herhangi bir sınırlama yok. Bir kız çocuğu başını örtünce bunu provoke ediyorlar falan gibi medyaya yansımalar oluyor. Ben bunların provokasyon olduğunu düşünmüyorum bu normal bir duyarlılıktır. Bu ülkede hala bir anneyi çocuğunu başörtülü okula götürdü diye cezalandırmanın insan haklarıyla bağdaşlaşır bir tarafı yoktur. Hukuk sistemi adaleti arayan değil ideolojik bir hukuk sistemi olmuştur" diyerek tepki gösterdi.
Konferansın sonunda soruları cevaplandıran Taşgetiren`e Gaziantep ve Bursa`da çocuklarının başörtülü okuması için mücadele eden velilere verilen hapis cezası hakkında görüşlerinin ne olduğu sorusu soruldu. Taşgetiren, Başörtüsü sorununun 28 Şubat`tan beri hatta daha agresif nitelikte olmak üzere ama 12 Eylül`den itibaren devreye giren bir sorun olduğunu belirtti.
Taşgetiren; "Kurulu düzen başörtülü öğrenci istemiyordu bunun büyük acıları yaşandı. Son dönemde fiili anlamda üniversitelerde rahatlama oldu zannediyorum birkaç üniversite hariç ya da birkaç öğretim üyesinin uygulaması hariç üniversitelerde başörtülü öğrenciye herhangi bir sınırlama yok. Bir kız çocuğu başını örtünce bunu provoke ediyorlar falan gibi medyaya yansımalar oluyor. Ben bunların provokasyon olduğunu düşünmüyorum bu normal bir duyarlılıktır. Bu ülkede hala bir anneyi çocuğunu başörtülü okula götürdü diye cezalandırmanın insan haklarıyla bağdaşlaşır bir tarafı yoktur. Hukuk sistemi adaleti arayan değil ideolojik bir hukuk sistemi olmuştur" diyerek tepki gösterdi.
Konferans soru cevap şeklinde son buldu.(Halid Coşkun, Fatih Akgül-İLKHA)