KAYSERİ - Yargının da ülkenin kalkınmasına katkı koyduğunu belirten Yıldız, “Bir işin nasıl olamayacağını tarif eden muhalefet partisinin aldığı önemli bir cevaptır.” dedi. Bakan Yıldız, ham petrol fiyatları düşmesine rağmen TÜPRAŞ’ın fiyat indirmemesinin gerekçesinin `dövizin TL karşısında bulunduğu seviye` olduğunu belirtti.

Kayseri’ye gelen Bakan Taner Yıldız, gazetecilerin sorularını cevapladı. Nükleer santrallerle ilgili yapının devlet politikası haline geldiğini ifade eden Yıldız, Anayasa Mahkemesi’nin CHP’nin itirazına ret cevabı vermesinin bunun bir göstergesi olduğunu kaydetti. Kalkınmaya yalnızca yasama ve yürütmeyle değil yargıyla da katkı konulduğunu vurgulayan Yıldız, “Nükleer santrallerle ilgili yapı hükümetlerden hükümete göre değişen değil, tam tersi artık devlet politikası haline gelmiştir bu kararla. Ben Anayasa Mahkemesi’nin sayın başkanına ve değerli üyelerine teşekkür ediyorum. Yalnızca enerji sektörüne değil Türkiye’nin kalkınmasına katkı koyduklarından dolayı. Hatırlarsanız bundan 10–15 yıl önce bunların her birisi kuvvetler ayrılığı konusuyla beraber gündeme getiriliyordu. Ama artık tamamen ülkenin kalkınmasına ve oraya konacak katkı için bahsediliyor bütün bu kuvvetler ayrılığı. Ben bunu ülkenin zihni değişimi olarak görüyorum. Yalnızca hukuktaki bir başarı değil aynı zamanda büyüyen, ilerleyen, değişen Türkiye’nin zihniyle, kalbiyle her bir yanıyla ekonomisiyle de beraber büyüdüğüne bir örnek diye söylüyorum. Bu dünyanın her tarafında aslında böyle. Bundan medet uman ve bir işin nasıl olamayacağını tarif eden bir muhalefet partisinin de aldığı önemli bir cevaptır.” şeklinde konuştu.

PETROL FİYATLARI NEDEN DÜŞMEDİ?

Ham petrolün varil fiyatı 100 doların altına düşmesine rağmen TÜPRAŞ’ın fiyat indirimine gitmediğinin hatırlatılması üzerine Bakan Yıldız, indirim için ham petrol fiyatı ile dövizin TL karşısındaki seviyesini birlikte değerlendirdiklerini söyledi. TÜPRAŞ’ın, otomatik fiyatlama sistemine tabi bir kurum olduğunu belirten Yıldız, Cenova’daki normal Akdeniz havzasındaki piyasayla beraber hareket edildiğini kaydetti. Bakan Yıldız, şöyle devam etti: “Türkiye, yalnızca düşen petrol fiyatlarıyla değil aynı zamanda bütün girdi kaynaklarını açık pozisyonuyla değerlendiren bir ülkedir. Nedir açık pozisyon? Bankacılıkta olduğu gibi… Bizim dolarla alıp TL ile sattığımız bir üründür bu. Şu anda dolarda parite açıkça söyleyeyim bizim istemediğimiz seviyelerde. İhracatçımız için 1.65 – 1.75’ler seviyesinde olması makuldür, ama bizim enerji girdilerimiz açısında 1.80’lerde seyretmesi kalemlerimizi pahalılaştırmaktadır. O yüzde bu iki paritenin hem ham petrol fiyatları ve hem de döviz fiyatlarıyla beraber değerlendirilmesi gereken bir konudur. Döviz fiyatları TL karşısında değer kazandıkça bütün o ham petrol fiyatlarındaki düşüşü balanse etmektedir. Biz her iki kaleme yani bu sepete beraberce bakıyoruz. İnşallah fiyatlar düşer ve yeri geldiğinde 14-17 kuruşluk indirimlerle karşılayan TÜPRAŞ da o fiyattan indirecektir. Otomatik fiyatlama mekanizması işleyecektir.”

Petrolün 124–127 dolarlar civarında olduğu dönemde herkesin beklentisini 150 dolarlara çevirdiğini hatırlatan Yıldız, “Ülkenin etrafında özellikle Arap baharıyla bölgesindeki sıkıntıların siyasi istikrasızlıkların gittiği andan itibaren bu petrol fiyatlarını geriye döneceğini söylemiştik. Çekilmiş bir lastik gibi elastikiyetini kaybetmedikçe onlar geriye döner demiştik. Şu anda bu oluyor. Öngörülerimiz doğrultusunda iyi bir tahminde bulunduğumuzu da söyleyebiliriz.” dedi.

KAÇAK ELEKTRİĞE AF İDDİALARI

Kaçak elektriğe af getirildiğiyle ilgili iddiaların sorulması üzerine Bakan Taner Yıldız, “Hayır bir af getirmiyoruz. Bizim kaçak elektrikle mücadelemiz 2012 yılında herkes görecek pik yapacaktır. Bu konuda dürüstçe faturalarını ödeyen vatandaşımızın hakkını korumamız lazım. Ödemeyenlerin faturasını tabiî ki onlara iletmemeliyiz. 2015 ve 2012 yılı sonu itibariyle hedeflerimizi inşallah tutturmamız lazım. Kaçak kullanan vatandaşlarımıza taviz vermemiz söz konusu değil. Zaman zaman söylüyorum, kul hakkı ve devlet hakkı var. Mutlaka ödemek durumundalar. İnşallah 2012 yılı sonunda iyi bir performans yakalayacağımıza inanıyorum.” dedi.

Avrupa Birliği ülkelerinde kayıp kaçakların yüzde 10’lar civarında olduğunu belirten Bakan Yıldız, Türkiye’de bu oranın yüzde 15’ler civarında olduğunu kaydetti. Arada yüzde 5’lik marj bulunduğunu kaydeden Yıldız, “Onu kapatmak zorundayız. Dağıtım şirketlerinden aldığımız taahhütler arttıkça inşallah bu manada daha iyi bir çizgiye geleceğimizi hep beraber göreceğiz.” diye konuştu.

Aselsan’ın yüzde 51 hissesinin İsrailli bir firmaya satıldığı yönündeki iddianın hatırlatılması üzerine de Yıldız, konu hakkında bilgisinin olmadığını kaydetti. Basın açıklamasının ardından Yıldız, Kayserispor’un olağan kongresine katıldı.