Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "BDP, demokratik yollarla değil, ne yazık ki yaklaşım tarzı şu anda, terör örgütünün destekleriyle bir yere varmanın gayreti içinde ve desteği orada bulmaktadır." eleştirisinde bulundu.

Korkut Ata Üniversitesi`nde düzenlenen toplu açılış töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, Demokratik Toplum Kongresi Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk`un, `Eğer devletle anlaşamazsak Kürtler kendi demokrasisini oluşturur, onun içinde yaşar. Suriye ve Mısır`daki gibi bir statü elde ederiz, bedeli ne olursa olsun" açıklamasına ilişkin, "Bunlar demokratik yollarla iktidara gelemeyeceklerini gördükleri için maalesef antidemokratik yollarla ve tam aksine oralarda yıllar yılı halkların ezildiği, şikayetçi olduğu yöntemi kendileri için çıkış yolu olarak görüyorlar. Şu anda BDP`nin mantığı budur. BDP, demokratik yollarla değil, ne yazık ki yaklaşım tarzı şu anda, terör örgütünün destekleriyle bir yere varmanın gayreti içinde ve desteği orada bulmaktadır. Eğer üç tane teröristin yanında kalkıp da BDP`li bir milletvekili, maskeyle yüzleri kapalı olan, ellerinde molotofkokteyli ile onların yanında durabiliyorsa ve parti teşkilatlarından molotofkokteylleri bir yerlere taşınıyorsa, belediyelerden molotofkokteyli halkın üzerine atılıyorsa burada düşünüp, şöyle bir geleceği iyi değerlendirmemiz lazım ve ben inanıyorum ki aklıselim sahibi olan tüm vatandaşlarımız bunu iyi değerlendirecektir. Hele hele benim Kürt kökenli kardeşlerim bu konular üzerindeki hassasiyetlerini çok daha net olarak bu seçimlerde ortaya koyacaktır" dedi.

"Bunlar benim Kürt kökenli vatandaşlarımın temsilcisi olmadılar, onlara hizmet götürmek gibi bir anlayışları olmadı" diye devam eden Erdoğan, "Eğer son 8 seneyi iyi değerlendirecek olursak; olağanüstü halin kaldırılmasından tutunuz, bunun yanında Çekiç Güç`ün gönderilmesine varıncaya kadar ve TRT Şeş`e varıncaya kadar, kendi dillerinde kurslar açmalarına varıncaya kadar, üniversitelerde Kürtçe bölümler kurulmasına varıncaya kadar, bunları kuran bir iktidar var. Böyle bir süreç yaşanıyor. Ve sosyoekonomik noktada çok ciddi yatırımların yapıldığı bir dönem var. Yaklaşık 20-25 katrilyonu bulan bir yatırım, bugün Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesine yapılmıştır. Bunların olduğu bir süreci, bu şekilde değerlendirmenin çok çok yanlış olduğunu, bunun farklı bir şekilde meydan okuma yöntemidir ki bu yöntem demokratik bir yöntem değildir. Bunu benim halkım en güzel şekilde değerlendirir" ifadelerini kullandı.