BİNGÖL - Bingöl'de faaliyette bulunan Bilgi ve Düşünce Derneği yayımladığı basın bildirisi ile Mustazaflar ile Dayanışma Derneği'nin kapatılmasını kınadı.
Bilgi ve Düşünce Derneğinden yapılan konu ile ilgili olarak yapılan açıklamada Türkiye'de düşünce ve örgütlenme özgürlüğünün yeni bir yara aldığı belirtilerek Mustazaf-Der hakkında daha önce yerel mahkemenin verdiği kapatma kararının Yargıtay tarafından onaylandığı ifade edildi.
Onlarca şubesi ve geniş bir tabanın olan Mustazaf Der'in keyfi gerekçelerle ve somut bir zemine oturtulmamış isnatlarla yasa dışılıkla suçlanarak kapatılmasının düşündürücü ve ürkütücü olduğunun dile getirildiği açıklamada, "Bu karar Kemalist rejimin düşünce ve örgütlenme özgürlüğüne yönelik tahammülsüzlüğünün yeni bir örneği olmuştur." denildi.
Kemalizm Düşmanca Refleksinden Sıyrılamamaktadır
"Kemalist devlet geleneğinin bilhassa İslami kimlikli muhalif oluşumlar, düşünce ve eylemler söz konusu olduğunda alabildiğine hukuk tanımaz, olabildiğince baskıcı ve keyfi bir tutum içinde olduğu bilinen bir gerçektir."denilen açıklamada "Burada bir çelişki yoktur! Çelişki, son yıllarda ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kaldırıldığına ve şiddete başvurmadıkça her türlü muhalif örgütlenmenin açık zeminde faaliyet yürütebileceğine dair iddialara ilişkindir. Bu olay da göstermiştir ki, Kemalist devlet köklü bir alışkanlığı olan, muhaliflere ve bilhassa da İslami aidiyet belirten muhaliflere karşı düşmanca yaklaşma refleksinden sıyrılamamaktadır."ifadeleri kullanıldı.
Mevzuat Yeniden Gözden Geçirilmelidir
Mustazaf-Der hakkında verilen kapatma kararı ve örgütlenme özgürlüğü önünde engel oluşturan yasal mevzuatın bir an önce gözden geçirilmesinin gerekliliğinin vurgulandığı açıklamada, şiddet ve genel ahlak kıstasları dışında hiçbir gerekçeyle ifade ve örgütlenme özgürlüğünün kısıtlanmamasına yönelik olarak hukuki düzlemde gerekli düzenlemelerin yapılmasının şart olduğunun bir kere daha ortaya çıktığı belirtildi.
Hükümet ve Meclis temel hakların keyfi kararlarla gasp edilmesinin ve sürekli yeni mağduriyetlerin oluşmasının önüne geçmek için süratle adım atmalısının gerekliliğine dikkat çekilen açıklamada, "Fikrinden ya da çabalarından hoşlanılmayan muhaliflere keyfi yasaklar getirme tutumunu sonlandırmak için gerekli düzenlemeleri yapmayı nasıl gelişeceği ve ne getireceği belli olmayan yeni anayasa sürecine ertelememelidir." İfadelerine yer verildi.
(Nihat Kanat-İLKHA)