BATMAN - Mazlum Der Batman Şube Başkanı Av. Murat Çiçek, Mustazaf-Der`in kapatılması kararına tepki göstererek, örgütlenme hürriyetinin sınırsız ve sorunsuz bir şekilde teminat altına alınması gerektiğini belirtti. Çiçek; "Kararı biz de kamuoyundan takip ettik. Türkiye önceden beri ifade özgürlüğü ve örgütlenme hürriyeti açısından çok sorunlu bir yapıya sahiptir. Biliyorsunuz birçok parti ve dernek kapatılıyor. Son olarak da maalesef Mustazaf Der`in kapatılması kabul edilebilir bir karar değildir. Bizler Mazlum Der olarak ifade hürriyetini ve örgütlenme hürriyetinin özgürlüğünün sınırsız ve sorunsuz bir şekilde teminat altına alınması gerektiğini savunuyoruz" ifadelerini kullandı.
 Bu Karar Toplumun Sosyolojik Yapısı ve Gerçekleriyle Uyuşmuyor
Mustazaf Der`in kapatılmasının en sıkıcı yanının terörle ilişkilendirilmesini olduğunu dile getiren Çiçek, "Bu gibi kararlarla daha öncede birçok parti ve dernekler kapatıldı. Aynısı Mustazaf Der içinde yapıldı. Makul kabul edilebilir hiçbir gerekçe olmadan Hizbullah ile ilişkisi bulunduğu ve Hizbullah`ın da sistem tarafından terör örgütü listesinde bulunması sebebi ile kapatma kararı verildi ki, bu karar bence tartışılır" şeklinde tepki gösterdi.
Ortada sosyolojik olarak bir cemaatin olduğunu ve bu cemaatin bir şekilde legal ve meşru zeminde örgütlenerek kendini ifade etmek istediğini vurgulayan Çiçek, "Dernekler kuruyor çeşitli etkinlikler yapıyor ve bu etkinliklerini de gözlemlediğimiz kadar hiçbir şekilde kamuoyundan gizli bir şekilde yapmıyor kamuoyunun önünde yapıyor" şeklinde konuştu.
 
Legal ve meşru yoldan mücadelenin daha çok teşvik edilip bütün insanların legal ve meşru alanda aynı potada eritilerek hepsinin ifade özgürlüğünün sınırsız bir şekilde teminat altına alınması gerektiğini vurgulayan Çiçek, "Tam aksine bu yapıların illegalize, kriminalize edilip, bu tür yargı kararlarına konu edilmesi, bence Türkiye toplumunun sosyolojik yapısıyla da gerçekleriyle de uyuşmuyor. Sistem halen maalesef kendisi gibi düşünmeyen vatandaşlarıyla çatışıyor ve vatandaşları karşısına almaya devam ediyor" dedi.
 
Baskı, Tutuklama ve Fişleme Yöntemleri Devam Etmektedir
Sivil anayasa yapılma aşamasında ve özgürlüklerin önünün açılmasının gündemde olduğu bir dönmede Mustazaf Der`in kapatılmasının çelişkisine değinen Çiçek, bu çelişkinin özellikle bölgemizde çok bariz bir şekilde görüldüğünü belirtti.
 
Toplumun legal örgütlü bütün yapıları, siyasal partiler ve dernek faaliyetleri yürüten dindar kesimlere de, bu tür baskılar yapıldığını ve bunun aslında çok ciddi bir çelişki ve sıkıntı olduğunu dile getiren Çiçek, "Biz neden yeni bir anayasa istiyoruz. Anayasanın çok ayırt edici özelliği var dayatmacıdır ve insanı merkezine almayan bir anayasadır ve bize bir ideoloji dayatmaktadır.
 
Hal böyleyken bu ideolojiye uymayan, ister dindar olsun, ister solcu olsun veya herhangi bir unsur olsun bu resmi ideoloji dışındaki bütün unsurlarla bu sistem bir şekilde çatışıyor ve cezalandırılmaya çalışılıyor" ifadelerini kullandı.
Ceza uygulamalarına bu noktada itiraz ettiklerini vurgulayan Çiçek, "Zaten yeni anayasa, renksiz devletten çok vatandaşı merkezine alan ve özgürlüklere işaret eden bir anayasa olması gerekir. En azından bir niyet beyanı olabilecek özgürlüklerin önünün açılması noktasında hiçbir adım atılmamaktadır. Aksine baskı, tutuklama ve fişleme yöntemleri devam etmektedir. Bu hakikatten yeni anayasa düzeninin çalışmalarıyla tamamıyla çelişen bir durum" dedi.
(Veysi Rüzgar, Halid Coşkun - İLKHA)