ŞIRNAK -Nuh Eğitim Der yaptığı yazılı basın açıklaması ile Mustazaf Der'in yargı kararıyla kapatılmasını ve Gaziantep'te çocuğunu başörtülü olarak okutmak istediği için yargılandığı mahkeme tarafından Güllü Çevik'e verilen 2 yıl 10 ay hapis cezasını kınadı.
Nuh Eğitim Der tarafından yapılan açıklamada, sivil toplum kuruluşlarının toplumda mazlumların, kimsesizlerin, fakir ve muhtaçların sesi, eli ve ayakları konumunda oldukları ifade edilerek Türkiye'nin en teşkilatlı sivil toplum kuruluşlarından biri olan Mustazaf-Der'in, halkın bağrında yeşermiş bir camia olarak, yaptığı faaliyetlerle halkın takdiri ve teveccühünü kazandığı belirtildi.
Mustazaf Der Gönüllüleri Bayramlarını Fakir Ailelere Yardım Etmekle Geçirdi
Mustazaf Der'in yoksulluk ile mücadele şiarı doğrultusunda kurulduğu günden beri on binlerce fakir aileye gıda ve giyim yardımında bulunduğunu hatırlatıldığı açıklamada, derneğin zenginler ile fakirler arasında köprü görevi gördüğü belirtildi. Açıklamada, "Herkesin çoluk çocuğu ile geçirmeye uğraş verdiği Bayramlarda dahi Mustazaf Der gönüllülerinin bayramlarını fakir ve ihtiyaç sahibi ailelere yardım etmekle geçirdiği de herkesin malumudur." denildi.
Kapatma Kararının Hiçbir Hukuki Dayanağı Yoktur
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "Hakka hizmet şuuru ile yola çıkan bu hayır kervanını kimler ve hangi gerekçeler ile durdurmaya kalkmıştır? Yaptığı faaliyetler ile halkımızın gönlüne taht kurmuş olan bu hayır organizasyonu hangi somut deliller çerçevesinde kapatılmıştır. Tamamen niyet okumalara dayanan ve hukuksal hiçbir temele dayanmayan bu kapatma kararı 21. Yüzyıl Türkiye'sinde hak ve özgürlükler anlamında büyük bir engeldir. Kapatma kararı aslında devlet zihniyeti açısından yasallık ve yasadışılık sınırının gayet geçirgen olduğunun ve de son derece keyfi bir tarzda işletilebildiğinin açık bir göstergesidir. Bu karar ülkemiz açısından bir hukuk skandalıdır ve 28 Şubatların aslında bitmediğinin apaçık bir ispatıdır. İnsan hak ve özgürlükleri kağıt üzerindeki değişiklikler ile gerçekleşmez. Kapatma kararı hala bu ülkede bazı zihniyetlerin halka rağmen bir şeyler yapabilme sevdasının tezahürüdür. Yaptığı organizasyonlarla yüz binleri hatta milyonları bir araya getiren bu kutlu kervanın mazlum ve mustazaf halkların gönlünde taht kurduğu gerçeği ispata gerek duymayan bir hakikattir."denildi.
"Bir dernek olarak üzerine düşeni layıkı ile yerine getirmiş olan Mustazaf-Der'in kapatılmasının son yıllarda ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kaldırıldığına ve şiddete başvurmadıkça her türlü muhalif örgütlenmenin açık zeminde faaliyet yürütebileceğine dair açıklamaların sözde kaldığının aleni bir ispatıdır." Denilen açıklamada, "Son günlerde yaşanan ikinci hukuk skandalı da Gaziantepli Güllü Çevik bacımızın başörtülü okumak istediği için okula alınmayan kızının hakkını aradığı için aldığı 2 yıl 10 ay hapis cezasıdır. İfadelerine yer verildi.
Güllü Çevik'e Verilen Ceza Bir Hukuk Skandalıdır
Gaziantep 18. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen cezanın tam anlamıyla bir hukuk skandalı olduğu ifade edilen açıklamada
"Kız çocukların okuması için kampanyalar başlatan her ortamda özgürlüklerden, çok seslilikten, şiddete başvurulmadığı sürece, tüm fikirlerin serbestçe ifade edildiği bir ülkede yaşadığımızı ve daha özgürlükçü bir anayasanın hazırlandığını ifade eden hükümet yetkililerinin, bu kararlar karşısındaki tutumlarını merak ediyoruz.
1- Genelde, yasalarla kurulan amaç ve faaliyet alanları belli olan sivil derneklerin kapatılmasını, özelde Bu amaç ve gaye ile faaliyet göstermiş Mustazaf Der'in kapatılmasını,
2- Ayrıca anayasa ile teminat altına alınan eğitim hakkını engelleyen, bu hukuka aykırı darbeci ve baskıcı zihniyeti çağrıştıran kararları şiddetle kınıyoruz.
Başta Mustazaf-Der camiası olmak üzere, mağdur Çevik ailesine geçmiş olsun diyor, dindar nesle uygulanan son zulüm olmasını temenni ediyoruz." denildi (Abit Dündar -İLKHA)