BİNGÖL - Genç'te faaliyette bulunan Genç Der yaptığı yazılı basın açıklaması ile Mustazaf Der'in yargı kararıyla kapatılmasını kınadı.
Mustazaf-Der' in Kapatılması, İdeolojik, Hukuksuz ve Düşündürücü Bir Durumdur
Sivil Toplum Kuruluşlarının halkın temsilcileri ve sesi olduğunun belirtildiği açıklamada, Türkiye genelinde geniş bir tabanı ve 30'dan fazla şubesi bulunan, halkın maddi ve manevi sorunlarıyla ilgilenen, yardımlarda bulunan, haktan ve adaletten yana tavır takınan, zulme karşı durup toplumun ıslahı için yüz binleri bir araya getiren, İslami hassasiyetiyle bilinen Mustazaf-Der' in kapatılmasının ideolojik, hukuksuz vedüşündürücü bir durum olduğu vurgulandı.
Verilen Bu Karar, İfade Ve Örgütlenme Özgürlüğü Önündeki Engellerin Kaldırıldığı İddialarıyla Çelişmektedir
Açıklamada "Yaptığı etkinliklerle halkın teveccühünü kazanan bir sivil toplum kuruluşu olan Mustazaf-Der'in basit ve de düşündürücü gerekçelerle kapatılması ile son yıllarda ifade ve örgütlenme özgürlüğü önündeki engellerin kaldırıldığına ve şiddete başvurmadıkça her türlü muhalif örgütlenmenin açık zeminde faaliyet yürütebileceğine dair iddialar arasında büyük bir çelişki bulunmaktadır. Verilen kapatma kararı, bu iddialardaki samimiyetsizliğin yazılı ispatı olmuştur." denildi.
Birileri Hala 28 Şubat Kararları Doğrultusunda Hareket Etmektedir
Gaziantep'te kızının başörtülü olarak okumasını isteyen ve bu doğrultuda mücadele verirken hukuksuz bir şekilde gözaltına alınan Güllü Çevik'e verilen 2 yıl 10 hapis cezasının hatırlatıldığı açıklamada "28 Şubat faillerinin mahkeme önüne çıkartıldığı, yeni Anayasa ile daha fazla özgürlüklerin konuşulduğu bir dönemde hala sivil toplum kuruluşlarının kapatılması, başörtüsü mağduriyetlerinin yaşanması 28 Şubat uygulamalarının devam ettiğinin açık göstergesidir." İfadelerine yer verildi.
Hükümet Yeni Mağduriyetlerin Oluşmaması İçin Süratle Adım Atmalıdır
Mustazaf-Der hakkında verilen kapatma kararı, örgütlenme özgürlüğü önünde engel oluşturan yasal mevzuatın bir an önce gözden geçirilmesinin gerekliliğinin ortaya çıktığının ifade edildiği açıklamada"Şiddet ve genel ahlak kıstasları dışında hiçbir gerekçeyle ifade ve örgütlenme özgürlüğünün kısıtlanmamasına yönelik olarak hukuki düzlemde gerekli düzenlemelerin yapılmasının şart olduğunu bir kere daha açıkça görünmüştür. Hükümet ve Meclis temel hakların keyfi kararlarla gasp edilmesinin ve sürekli yeni mağduriyetlerin oluşmasının önüne geçmek için süratle adım atmalı; fikrinden ya da çabalarından hoşlanılmayan muhaliflere keyfi yasaklar getirme tutumunu sonlandırmak için gerekli düzenlemeleri yapmalıdır. Ayrıca dindar bir nesil yetiştirmek isteyen hükümetin başörtüsü konusundaki içler acısı duruma biran önce müdahale etmesi ve yeni mağduriyetlerin yaşanmaması için yasal düzenlemeleri alelacele yapması gerekir." denildi.
(Ahmet Cana - İLKHA)