DİYARBAKIR - İlköğretimde başörtüsü yasağı en katı şekilde devam ediyor. Yasakçı okul yönetimleri başörtüleriyle okumak isteyen kız çocuklarına baskı uyguluyor, keyfi bir şekilde çocukları okula almıyor. Tüm bu zulümler yetmezmiş gibi vatandaşın hak ve hukukunu gözetmekle sorumlu hâkim ve savcılar öğrenci velilerine ceza veriyor. Geçtiğimiz aylarda Bursa`da başörtülü kız öğrencisinin velisine verilen 6 aylık hapis cezasının ardından şimdi de Gaziantep`te başörtülü kızının hakkını arayan anneye 2 yıl 10 ay hapis cezası verildi.
 
Anneyi Kahreden Ceza!..
Gaziantep Şehit Kamil İMKB İlköğretim Okulunda okuyan Şüheda Çevik, başörtülü olduğu gerekçesiyle aylardır okula alınmıyordu. Yapılan bu haksızlığı gidermek isteyen anne Şüheda Çevik yaklaşık 4 aydır önce şikâyet için gittiği polis karakolunda savcılık talimatıyla gözaltına alındı. Savcılığa sevk edilen anne Çevik, ayını gün içinde serbest bırakılmıştı. Gaziantep 18. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan anne Şüheda Çevik`e 2 yıl 10 ay hapis cezası verildi.
 
Hukukçular: "Bu Bir Hukuk Garabetidir"
Verilen karar hukukçular tarafından "hukuk garabeti" olarak yorumlanırken, Diyarbakır`daki Sivil Toplum Kuruluşlarından da tepkiler gelmeye başladı. Konu ile ilgili görüşlerini İlke Haber Ajansı ile paylaşan Mazlum Der Diyarbakır Şubesi Yöneticilerinden Yahya Öger ile Diyanet Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen, verilen karara tepki göstererek kararın bir üst mahkemece bozulmasını ümit ettiklerini söyledi.
 
Diyanet Sen: Bu Yanlıştan Biran Önce Dönülmeli
Gaziantep`te "kızımın eğitim hakkını elinden almayın" diyen bir hanım efendiye 2 yıl 10 hapis cezası verilmesinin bir hukuk garabeti olduğunu dile getiren Diyanet Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ömer Evsen, bu kararın bir üst mahkeme tarafından bozulacağı kanaatinde olduklarını söyledi. Evsen, "Avrupa Birliği seviyesine çıktığını iddia eden bir ülkede kız çocuklarını okutmaya çalışan insanların böylesi uygulamalara maruz bırakılması bir hukuk garabetidir. Bu gelecekte büyük zararlara sebebiyet verecektir. Biran önce bu yanlıştan geri dönülmeli ve üst mahkeme bu kararı bozmalıdır. Ayrıca bu anlamsız yasak ortadan kaldırılmalıdır. Türkiye, yeni Anayasa yazım süreci ile birlikte gerçekten demokratikleşmek istiyorsa bu çağdışı yasağı artık sonlandırmalı, meclisteki tüm siyasi partilerin elbirliği, işbirliği ile artık insanların kendilerini nasıl ifade etmek istiyorsa öyle ifade edebilmelerinin önü açılmalıdır. Yıllardır kanayan bir yara olarak önümüzde duran başörtüsü yasağı Anayasa çerçevesinde çözülmelidir" dedi.
 
Mazlum Der: "Üzücü Olayın Takipçisi Olacağız"
Mazlum Der Diyarbakır Şubesi Yöneticilerinden Yahya Öger ise, 4+4+4 yasallaşmaya çalışılırken ve hatta kız öğrencilerin okula gitmeleri teşvik edilirken Gaziantep`te bir öğrencinin inancından dolayı taktığı başörtüsü nedeniyle annenin suçlu gösterilerek cezalandırılmasının üzücü olduğunu söyledi. Öger, "Türkiye`de maalesef eğitim halen netleşemedi, halen sıkıntılar yaşanıyor. Üniversitelerdeki başörtüsü sorunundan tutun liselerdeki eğitim müfredatına kadar halen bunun bir çözümü bulunamadı. Biz Mazlumder olarak; eğitimin devlet tarafından eşit olanaklar sağlanarak herkesime sunulmasını istiyoruz.
 
Anne, kız çocuğunu okula gönderirken bireysel inancı, düşüncesi doğrultusunda çocuğunu okula göndermeli, devlet de eğitimin önündeki engelleri kaldırmalıdır. Hele hele söz konusu kız çocukları olunca küçük bahanelerle bunları okuldan alıkoymak, bunları okula almamak, bunları okuldan uzaklaştırmak, bunların eğitim haklarını engellemek bu çağda ayıptır. Gaziantep`te vuku bulan olay üzücü bir olaydır, biz bu konunun takipçisi olacağız. Umarız Türkiye`de halen adaletin var olduğunu ve insanlara hitap ettiği, insanların adalet kapısından boş dönmediği ortaya çıkacak. Bu karar bir üst mahkemede temyiz edilip bozulacaktır" diye konuştu. (M. Salih Keskin - İLKHA)