"Hizb-ut Tahrir'e üyelik" ile suçlanan Adnan İ, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuruda bulundu. AYM de "adil yargılanma hakkının ihlal edildiği" kararına vardı.
"Hizb-ut Tahrir'e üyelik" ile suçlanan Adnan İ., Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 24 Aralık 2012'de verdiği kararla, 2 yıl 2 ay hapis ve 3 bin 666 lira para cezasına çarptırıldı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi de söz konusu kararı hiçbir somut gerekçeye dayandırmadan, sadece niyet okuyarak bu hukuksuz kararı onadı.
Bunun üzerine Adnan İ., Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle bireysel başvuruda bulundu. Adnan İ., "Hizb-ut Tahrir örgütünün mevzuattaki terör tanımına uymadığı ve hiçbir fiziksel şiddet eyleminin bulunmadığını" belirterek, AYM'ye "adil yargılanma hakkının ihlal edildiği" iddiasıyla bireysel başvuruda bulundu. Adnan İ., düşünce hürriyeti kapsamındaki faaliyetler nedeniyle cezalandırılmasının ifade özgürlüğüne aykırı olduğunu ileri sürdü.
Yeniden yargılama
Dosyayı inceleyen AYM, Adnan İ.'yi haklı bularak, "adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine" karar verdi. Yargılama giderlerinin başvurucuya ödenmesine karar veren mahkeme, kararın bir örneğinin hak ihlali sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine hüküm getirdi.
AYM: Yeterli değerlendirme yok
AYM, gerekçeli kararında aynı mahiyetteki şikâyetlerin incelediğini, mahkeme kararlarında Hizb-ut Tahrir'in bir terör örgütü olarak kabul edilmesine ilişkin yeterli bir değerlendirme yapılmadığına hüküm getirdi.
"Derece mahkemelerinin bazı şablon cümlelerin tekrarı görünümünde olan kararlarını hangi temele dayandırdıklarını yeterince açık olarak belirtmediklerini tespit etmiştir" denilen kararda şu ifadelere yer verildi:
"İlk derece mahkemesinin, başvurucunun mahkûmiyetine ilişkin kararının gerekçesi ile Yargıtay ilamı incelendiğinde Hizb-ut Tahrir'in bir terör örgütü olarak kabul edilmesine ilişkin olarak yeterli bir değerlendirme yapılmadığı, gerekçelerin başvurucunun temel iddialarını karşılamadığı, benzer başvuruda da anılan karardan ayrılmayı gerektiren bir yön bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu nedenle başvurucunun anayasanın 36. maddesinde güvence altına alman adil yargılanma hakkı kapsamında gerekçeli karar hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi gerekir."
Anayasa Mahkemesi art arda Hizb-ut Tahrir yargılamalarıyla ilgili 3 ayrı hak ihlali ve yeniden yargılama kararı verdi. AYM'nin "adil yargılanma hakkının ihlal edilmesiyle ilgili" ortaya koyduğu gerekçeler 3 dosyada da aynı. AYM 3 dosyada da Hizb-ut Tahrir'i "terör" kapsamına sokacak hiçbir gerekçe olmamasına rağmen, derece mahkemelerinin yukardan aşağı aynı hata ile şablon cümleler kurarak cezalar verdiğine işaret etti ve adil yargılama yapılmadığına hükmetti. (İLKHA)