Batman Eğitimciler Cemiyeti Başkanı Kenan Çaplık, taşımalı eğitim sorunu, şehir içindeki okul servisleri, okul kitapları haricinde ek kitap alımları, okul derslik sayısı ve öğretmen yeterliliği gibi konularda İLKHA'ya değerlendirmelerde bulundu.
Taşımalı eğitimin giderek dezavantaja dönüştüğünü, sistemin öğrenci ve velileri mağdur ettiğini söyleyen Çaplık, bu durumun olumsuzluklara sebebiyet verdiğini belirtti. Çaplık, öğrencilerin bulundukları yerde eğitim almalarının sağlanması gerektiğini kaydetti.
Okul servislerinin yeteri kadar denetlenmediğinden dolayı öğrenciler üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunu ifade eden Çaplık, denetimlerin artırılıp servislerin daha güzel bir formata oturtulması gerektiğini vurguladı.
Hâlâ birçok okul ve öğretmenin ders kitabı dışında yardımcı kitap dayatmasına gittiğini, bunun ciddi sorunları beraberinde getirdiğini aktaran Çaplık, Bakanlığın bu konuya çözüm getirmesini istedi.
Hem ders hem okul hem de öğretmen yetersizliği olduğunu ve bu durumun eğitim-öğretim sürecini ciddi anlamda zedelediğine dikkat çeken Çaplık, sorunların çözümüne yönelik kalıcı adımların atılmasının elzem olduğunu vurguladı.
"Taşımalı eğitim giderek dezavantaja dönüşüyor"
Eğitim sisteminin birçok sorunu olduğunu söyleyen Çaplık, "Bu sorunların başında da taşımalı eğitim gelmektedir. Taşımalı eğitimin amacı aslında hiçbir ferdin eğitimden mahrum kalmamasıydı ancak gelinen noktada birçok dezavantajı da ortaya çıkmış bulunmaktadır. Taşımalı eğitim giderek dezavantaja dönüşüyor. Zira erken saatlerde evlerinden alınan çocukların, hele kız çocuklarının olumsuz bir şekilde etkilendiklerini biliyoruz. Taşımalı eğitim daha önce ortaokul ve lise çocuklarının taşınmasına yönelikken son dönemlerde ilkokul çocuklarının da taşınmaya başlandığını görüyoruz. Dolayısıyla küçük çocukların bulundukları yerden farklı yerlere gitmeleri onları olumsuz yönde etkilemektedir." dedi.
"Taşımalı eğitime büyük meblağlar ayrılması çıkar gruplarını ortaya çıkarıyor"
Taşımalı eğitim yerine, taşımalı eğitimin yapıldığı yerde öğrencilerin eğitim almalarını sağlayacak adımların atılmasının daha faydalı olacağını belirten Çaplık, "Taşımalı eğitime ciddi anlamda meblağlar ayrılmakta, devlete büyük bir yük olarak dönmektedir. Bunun yerine belki de öğretmenlerin daha fazla görevlendirilerek ilgili yerlerde çocukların eğitimlerini almalarının sağlanması, eğitim ruhuna daha uygun olduğunu düşünmekteyiz. Taşımalı eğitimin büyük bir oranda yaygınlaşması ve belli yerlerde toplanmış olması bazı çıkar gruplarını da ortaya çıkarmıştır. Bunun için ayrılan meblağların her gün giderek arttığını görmekteyiz. Bu meblağların öğretmen ücretlerine ve okul yapım ücretlerine verildiğinde daha ekonomik olabileceğini düşünmekteyiz." diye konuştu.
"Okul servislerine yönelik denetimler artırılmalı"
Konuşmasının devamında okul servislerinin yeterince denetlenmemesi nedeniyle büyük sorunların yaşandığını vurgulayan Çaplık, şunları söyledi: "Şehir içlerinde okul servisleri ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Okul servislerinin denetimlerinin gerek yetersiz olması, gerek bazı yerlerde denetlenememesi büyük sorunları barındırmaktadır. Okul servisleri de okul sürecinin bir parçasıdır. Bu yüzden okul servisleri gereği gibi denetlenmeli, yetersiz yapılan denetimlerin de artırılmasını istiyoruz. Zira servislerde çocuklara yüksek oranda örf ve âdetimize aykırı müzik dinletilmektedir. Bu da çocukları olumsuz yönde etkilemektedir. Şoförlerin çoğunun ehil olmaması, her ne kadar ehliyetli olsalar bile psikolojik, ahlaki birçok yönden eksik olmaları çocuklarımızın zaman zaman bazı tehlikelerle karşı karşıya kaldığını görmekteyiz. Çok basit şoför hatalarından ölümlere varılan trafik kazaları yaşanmaktadır. İlgililerden bu hususa daha çok dikkat etmeleri ve denetimleri artırarak servislerin daha güzel bir formata oturtulmasını talep etmekteyiz."
"Yardımcı kitap dayatması ciddi sorunları da beraberinde getiriyor"
Bazı okullarda yardımcı kitap alımlarının yapıldığını ve bunun öğrencileri mağdur ettiğine işaret eden Çaplık, "Eğitimimizin birçok sorunu var. Bunlardan bir diğeri de ders kitaplarının dışında kaynak ve yardımcı kitap teminine gidilmesidir. Bu konuda birçok okul ve öğretmenin ders kitabı dışında yardımcı kitap dayatması ciddi sorunları da beraberinde getirmektedir. Maddi külfeti bir tarafa özellikle bu kitapların bulunamaması, bazı insanların alıp bazılarının alamaması çocuklar arasında ciddi bir sıkıntıya dönüşmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuya bir çözüm getirmelidir. Devlet eğer bu kitapları bastırmış ve göndermişse bu yeterlidir, eğer yetersizse yeterli olan kitapların temininin, basılmasının ve dağıtılmasının sağlanması gerekir. Kitapların yetersiz olması kabul edilemez. Eğer kitaplar yeterliyse buna rağmen bir yardımcı kitap temini noktasında zorlamaya gidiliyorsa bu daha büyük bir sıkıntıyı beraberinde getiriyor demektir. Bu noktada gerekli denetimler artırılmalıdır." ifadelerini kullandı.
"Ek ders terimi kaldırılıp yeteri kadar öğretmen görevlendirilmelidir"
Hem ders hem de öğretmen yetersizliğinin olduğunu, bunun eğitim sürecini olumsuz yönde etkilediğinin altını çizen Çaplık, "Artan bir nüfusa sahibiz. Özellikle bölgemizde ciddi anlamda okul, derslik yetersizlikleri ve bununla beraber öğretmen yetersizliklerini müşahede ediyoruz. Birçok okulumuzda ek ders karşılığında derse giren öğretmenlerimizi görmekteyiz. Bu eğitim-öğretim sürecini ciddi anlamda zedelemekte, yavaşlatmaktadır. Bu kardeşlerimizin yetersiz olduğunu kastetmiyorum. Ek ders karşılığı derse girecek olan öğretmenin kendine orada kalıcı olarak bakmaması ciddi anlamda performans kaybına sebebiyet vermektedir. Bu noktada çocuklarımızın mağdur edildiğini, ek ders karşılığı teriminin kaldırılmasını, yeteri kadar öğretmenin görevlendirilmesini talep ediyoruz." açıklamasında bulundu.
"Derslik ve okul yetersizliği istenilen vizyonu gerçekleştirmeyecektir"
Eksik dersliklerin tamamlanıp okul ihtiyaçlarının da ivedilikle giderilmesi gerektiğini aktaran Çaplık, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu noktada eksik dersliklerin tamamlanması ve okul ihtiyacının da giderilmesini istiyoruz. 2019'un sonuna doğru bütün okulların normal öğretime geçeceği şeklinde Milli Eğitim Bakanlığının bir vizyonu vardır. Ancak derslik ve okul yetersizliğinden bunun birçok yerde gerçekleşmeyeceğini görüyoruz. Bunun da tedbirinin alınmasını istiyoruz." (Mehmet Fatih Akgül, Mehmet Sait Çelik-İLKHA)