MEHMET TAHİR ÖZSOY / DOĞRUHABER 

“Fransa İslam`ı”, “Almanya İslam`ı”, şimdi de “Çin İslam`ı” projesi gündemde. İslam`ın ilerleyişini durduramayacaklarını anlayan bu ülkeler farklı oyunlarla İslam`ı kuşatmaya, kontrol altına almaya çalışıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron`un geçtiğimiz yıl başlattığı valilerin Müslümanlar tarafından kurulan dini ve kültürel derneklerle müzakere toplantıları düzenleyerek İslam`ı Fransızlaştırma “Fransa İslamı” çabaları sürüyor. Almanya`da “İslam Almanya`nın bir parçasıdır” sloganıyla kendi anlayışına göre bir İslam anlayışının temelini oluşturmaya çalışarak İslam'ı dönüştürmeye çabası içerisinde. Şimdi de Çin böyle bir çabanın içerisinde. Çin'de devletin kontrolündeki İslam Cemiyeti, sosyalist değerlerle uyumlu şekilde "İslam'ın Çinleşmesi" planını duyurdu.

CAMİLERDE SOSYALİZM EĞİTİMİ VERİLECEK

Çin'de devletin kontrolündeki Çin İslam Cemiyeti (ÇİC), "Çin İslam`ı" kavramını öne sürdüğü toplantıda, ülkenin Müslüman toplumuna "sosyalist değerler” eğitimi vereceğini bildirdi. Cemiyetten yapılan açıklamaya göre, başkent Pekin`de hafta sonu düzenlenen toplantıya Şanghay kentinin yanı sıra Hunan, Guangdong ve Yünnan eyaletleri ile İç Moğolistan Özerk Bölgesi`ndeki Müslüman toplumundan temsilciler katıldı. "Ülkemizde İslam'ın Çinleşmesi için 5 Yıllık Çalışma Planı 2018-2022" adlı seminerde, Müslüman toplumuna "Çin Komünist Partisinin (ÇKP) İslam üzerine çalışmalarını sıkı şekilde uygulamaları, İslam'ın Çinleşmesine sadık kalmaları, Çin İslam`ı ve Çin tipi sosyalizmi teşvik etmeleri" çağrısı yapıldı. ÇİC Başkanı Yang Faming, toplantıda "sosyalist değerler üzerine dersler ve eğitimlerin verilmesi için ilgili önlemlerin alınması ve geleneksel Çin kültürünün camilerdeki etkinliklere girmesi gerektiğini" ileri sürdü. Diğer yandan Pekin merkezli Çin İslam Enstitüsü Yardımcı Dekanı Gao Canfu da ÇKP'nin resmi yayın organlarından Global Times gazetesine yaptığı açıklamada, "İslamiyet`in Çinleştirilmesi" sürecinde İslamiyet`te bir değişim olmayacağını savundu. Ancak Gao'nun ifadelerinde "İslam'daki inanç, davranış ve ideolojisinde değişim olmaksızın sosyalist değerlerle uyumlu hale getirilmesi" söylemi bu konuda birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. Zira Gao, "sosyalist değerlerle uyumlu" çıkarılacak kitapların bu yıl camilerde okutulacağını açıkladı.
 


Siyer Vakfı Kurucu Başkanı Muhammed Emin Yıldırım

“İSLAM`IN SAHİBİ ALLAH`TIR”

Siyer Vakfı Kurucu Başkanı Muhammed Emin Yıldırım, gazetemize yaptığı açıklamada, bu çabaların tarih boyunca hep sürdüğünü belirtti. Bu oyunların bugün ortaya çıkmış bir şey olmadığını ifade eden Yıldırım, “Bu tarih boyunca olmuş bir hadise. Sadece bugün ortaya çıkmış bir şey değil. Medine`de de Mescid-î Dırar diye bir şeyle münafıklar İslam`ı bozma adına bir adım atmışlardı ama Aleyhisselatu Vesselam Efendimiz, o mescidi yerle bir etmişti. Burada küresel güçlerin İslam`ı yok etme adına, İslami değerleri ortadan kaldırma adına yaptıkları mücadelelerinde gizledikleri bir politika var. Öncelikle sessiz kalıp ne olacağını beklemek ama bir taraftan da tedbir almak, sonrasında ki süreçte eğer kendilerinin anlayışlarına göre kontrol dışına çıkmışsa, onu yok etme, ortadan kaldırma adına, ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Bu çabaları yetmeyip, bundan bir netice çıkmayınca, bu defa sulandırma yani bu şekilde yok edemiyorsak, kendi istediğimiz bir şekle sokalım gibi bir mücadeleye girişiyorlar. Şuanda olan da ondan başkası değil. Ama şu bir hakikat ki İslam`ın sahibi Müslümanlar değildir. İslam`ın sahibi Allah`tır. Allah bu dinini kıyamete kadar koruyacak.” dedi.

“NE İLİŞTİRİRSENİZ İLİŞTİRİN, İSLAM ONU KENDİ BÜNYESİNDEN DIŞARIYA ATAR”

“İslam öyle yüce bir sistemdir ki, hiçbir sistemle entegre olmaz, olamaz.” diyen Yıldırım, “Çünkü ilahidir. Ona iliştirdiğiniz her şey ise beşeridir. Bunun adı sosyalizm ya da milliyetçilik olmuş, bunun adı komünizm, liberalizm olmuş bunun adı kapitalizm olmuş, ne olursa olsun. Ne iliştirirseniz iliştirin asla İslam onu kabullenemez, onu kendi bünyesinden dışarıya atar.  Çünkü İslam`ın eksik kalan bir tarafı yoktur ki beşeri ideoloji tarafından tamamlansın. Dolayısıyla bu manada yapılacak hiçbir şeyin Allah`ın izniyle bir neticesi olmayacağına biz inanırız. Ama şöyle bir hakikat var ki özellikle şuanda Çin`de Doğu Türkistan`da ki kardeşlerimizin başta olmak üzere oradaki Uygur Müslümanlarının ve Çin Müslümanlarının biraz daha imtihanları ağır. Allah yar ve yardımcıları olsun. Onlarında oyunlarını başlarına geçirsin. Cenabı hak bir hayır kapısı açıversin. Bunların şerlerini yine onların elinden vererek def etsin diye dua ederiz İnşallah.” ifadelerini kullandı.

“İSLAM`I TEMSİL VE TEBLİĞ ETME SORUMLULUĞUMUZ VAR”

Şu anda çok daha fazla ülkede İslam`ı temsil ve tebliğ etme sorumluluğumuza vurgu yapan Yıldırım, şunları kaydetti:  “Bu mücadelede elbette ki hak batıl tarafları kendilerine düşenleri yerine getireceklerdir. Ama ne yazık ki 2 milyarlık İslam ümmeti bir türlü bu acziyeti üzerinden atamıyor. Şuanda bizim çok daha fazla ülkede İslam`ı temsil etme ve tebliğ etme sorumluluğumuz var. Mazlum coğrafyaların sesini duyma noktasında sorumluluğumuz var. Hiçbir siyasi, iktisadi kaygı bu mazlumları görmemize engel olamaz, olmamalı da. Çünkü mazlumların sesini duymadığımız zaman onun bedeli bize çok çok daha ağır bir biçimde ödetilir. Biz bunu tarih boyunca çok kez farklı örneklerle gördük. İnşallah bu sefer Doğu Türkistan imtihanını da kaybedenlerden olmayız.”