Yılbaşı kutlamalarını, ülkenin emperyalizm tarafından sömürülmesine hizmet eden vasıtalardan biri olarak gördüklerini belirten Anadolu Gençlik Derneği Silopi Temsilcisi Sıddık Akyasan, "İnsanımızı emperyalist kültürün değil, fetih ruhunun yanında durmaya çağıyoruz." diyerek, alkol müptelası haline getirilen bir neslin sağlıklı düşünme ve sömürüye karşı direnme vasfını kaybedeceğini vurguladı.

Bu coğrafyanın harcının İslam olduğuna, bu toprakları bize yurt yapan anlayışın fetih ruhu olduğuna inandıklarını belirten Akyasan, Bahis ve piyango adı altında devlet eliyle oynatılan ve bir kısım medya tarafından özendirilerek meşruymuş gibi gösterilen kumarın, toplumu ifsat eden, ailelerin dağılmasına neden olan bir olgu olarak karşılarına çıktığını söyledi.

Piyango kumarıyla birlikte Hristiyan âdeti olan yılbaşı kutlamalarının da halkı Müslüman olan bir ülkede pervasızca yapıldığını ifade eden Akyasan, özellikle okullarda öğretmenler eliyle körpe dimağlara yılbaşı kutlamalarının aşılandığını söyleyerek yaşanan duruma tepki gösterdi.

İslam'ın haram kıldığı ve insanlara zarar veren kötü alışkanlıkların alenen yapılmasına tepki gösteren Anadolu Gençlik Derneği Silopi Temsilcisi Sıddık Akyasan, 'yılbaşı gecesi' adı altında tüm dünya haklarına çirkinliklerin ve kötülüklerin dayatılmasına sebep olan, birçok insanda iffet duygusunu zedeleyen her türlü eğlence anlayışını reddettiklerini belirterek, yılbaşı kutlamalarına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın görevi olduğunu söyledi.

"Kitleleri farklı şekillerde duyarsızlaştırıp hakikati örtbas ediyorlar"

Emperyalist devletlerin sömürü ve zulüm düzenine değinen Akyasan, kitlelerin farklı şekillerde duyarsızlaştırıldığını söyledi.

Akyasan, "2018 yılını birkaç gün sonra geride bırakacağız ancak unutmamamız gereken olaylar var. Suriye'de iç savaş 8'inci yılını bitirmek üzere.  Filistin toprakları 100 yılı aşkındır işgal altında ve o topraklarda 70 yıldır işgalci İsrail var. Yemen'de acımasız bir iç savaş devam ediyor, sadece bombalar değil açlık ve salgınlar da binlerce çocuğun ölüm nedeni. Libya'da sular durulmuş değil. Doğu Türkistan Müslümanlarına yönelik baskılar devam ediyor. Nijerya'dan Somali'ye Müslümanların yaşadığı birçok Afrika ülkesinde çatışmalar nedeniyle kırsal alanlar boşalmış, yüzbinlerce insan, toplama kamplarında yaşıyor. Diğer taraftan 7 milyar 600 milyon insanın yaşadığı bu gezegenimizde her 5 saniyede bir çocuk açlık nedeniyle ölüyor. Her 4 saniyede bir insan mülteci pozisyonuna düşüyor. Son 5 yıl içerisinde onbinlerce insan Akdeniz'i aşmaya çalışırken yaşamını yitirdi. Avrupa'ya ulaşan çocuklardan on binlercesi kayıp, bir o kadarı da haz köleleri olarak kullanılıyor. Her gece 800 milyondan fazla insan aç yatıyor.  Yaklaşık 1 buçuk milyar insan sağlıklı içme suyundan mahrum ve 2 milyar insan yoksulluk sınırının altında hayatta kalma mücadelesi veriyor. Emperyalist güçler, tüm bunlar olurken, hem kendi ülkelerinde hem de sömürdükleri birçok ülkede insanları farklı şekillerde uyutup uyuşturarak kitleleri duyarsızlaştırıyorlar ve hakikati örtbas ediyorlar." dedi.

"Yılbaşı kutlamalarına karşı tepki göstermek erdem sahibi her insanın görevidir"

Emperyalizmin, eğlence sektörünün renkli ışıklarıyla geniş kitlelerin gözünü boyadığına dikkat çeken Akyasan, "İnsanlar savaşların ve çatışmaların gölgesinde yaşam mücadelesi verirken, emperyalizm eğlence sektörünün renkli ışıklarıyla geniş kitlelerin gözlerini boyuyor. Kitlesel göz boyamanın enstrümanlarından biri de hazırlıkları günler öncesinden başlayan yılbaşı gecesi eğlenceleridir. Biz yılbaşı gecesi eğlencesi adı altında tüm dünya halklarına çirkinliklerin ve kötülüklerin dayatılmasına karşı tavır almanın gerekliliğine ve doğruluğuna inanıyoruz. Milli Piyango adı verilen oyunla kitlelerin kumarla buluşturulmasını sağlayan, her türlü kötülüğe giden yolları açan, birçok gencin çeşitli bağımlılıklara yakalanmasına sebep olan, birçok insanda iffet duygusunu zedeleyen her türlü eğlence anlayışını reddediyoruz. Kalplerdeki merhameti körelten, vidan duygusunu ortadan kaldıran, insanları şehirlerin en orta yerlerinde her türlü ahlaksızlığı yapmaya sevk eden yılbaşı kutlamalarına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın görevi olduğunu düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.

"Körpe dimağlara yılbaşı kutlamalarının aşılanmasını kabul etmiyoruz"

Devlet eliyle kumarın yapılmasını ve okullarda öğretmenler vasıtasıyla yılbaşı kutlamalarının kabul edilemez olduğunu dile getiren Akyasan, şunları söyledi: "Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda İstanbul'a gelip Boğaz'a demirleyen İngiliz savaş gemilerinden İstanbul ahalisine bedava dağıtılan alkol, yeni dönemde işgalin ve sömürünün nasıl sürdürüleceğinin bir göstergesi olmuştur. Biz yılbaşı kutlamalarının bu ülkenin emperyalizm tarafından sömürülmesine hizmet eden vasıtalardan biri olarak görüyoruz. Alkol müptelası haline getirilen bir nesil sağlıklı düşünme ve sömürüye karşı direnme vasfını kaybediyor. Bu gecenin yılbaşı çekilişi gibi değişik organizasyonlarla Milli Eğitim Bakanlığına ait okullarda öğretmenler vasıtasıyla körpe dimağlara aşılanmasını ise kabul edilemez buluyoruz. Aynı şekilde devlet eliyle yürütülen şans oyunlarının toplumda telafisi mümkün olmayan bir yozlaşmaya yol açtığını görüyoruz. Bizler, Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak 31 Aralık Pazartesi gününü 1 Ocak Salı gününe bağlayan gece 81 şubemizde yaklaşık 600 kadar noktada Mekke'nin Fethi Programı düzenleyeceğiz." dedi.

"Dünyamızın fetih ruhu ve anlayışına ihtiyacı var"

Kaosun, sömürünün, çatışma ve savaşların yaşandığı dünyamızda her zamankinden daha fazla fetih ruhu ve anlayışına ihtiyaç olduğunu vurgulayan Akyasan," konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bilindiği üzere yeryüzünün ilk binası Kâbe'nin bulunduğu şehir olan Mekke, İslam ordularınca 1 Ocak 630 tarihinde fethedilmiştir. Biz bu programları düzenlerken fethin hicri ya da miladi yıldönümünü ya da fethin kronolojisini konuşmadan ziyade fetih ruhunu kuşanmanın derdindeyiz. Ayrıca biz, İstanbul'un Fethini Diyarbakır'a, Diyarbakır'ın Fethini Kudüs'e, Kudüs'ün Fethini Mekke'ye ve Mekke'nin Fethi'ni de vahyin insanlığa olan çağrısına bağlamayan her anlayışın eksik olduğunu düşünüyoruz. Kaosun, sömürünün, çatışma ve savaşların yaşandığı dünyamızın her zamankinden daha fazla fetih ruhuna ve anlayışına ihtiyacı vardır. Fetih kavramı da anlamından saptırılmaya çalışılsa da biz hem kavramlarımıza hem de bu kavramların bize yüklediği sorumluluklara sahip çıkmaya devam edeceğiz."

"Fetih, insan hak ve özgürlüklerini gasp eden zulüm düzeninden adil düzene geçen yoldur"

"Fetih, bir beldenin ve o beldede yaşayan insanların dimağlarının İslam'a açılmasıdır. Fetih, küfrün karanlığının Kelam-ı Kadim'in berraklığıyla silinmesidir." diyen Akyasan, "Fetih, sonradan olma ilahlara reddiyedir. Fetih, insanların temel hak ve özgürlüklerini gasp eden zulüm düzeninden adil bir düzene geçen yolun açılmasıdır. Fetih; insanın, toplumun ve doğanın, sevgiyle, merhametle ve adaletle buluşmasıdır. Fetih insan olmanın, halife kılınmanın, dağların yüklenmekten çekindiği bir yükü omuzlamanın ve kulluk sözü vermenin gereğidir. Fetih sadece hakkın hâkimiyeti için çıkılan bir seferin sonucu değil; bilakis o sefere çıkabilme dirayetidir. Fetih işgal değildir. Fetih bir ırkın diğer ırkı tarumar etmesi değildir, bir bölgenin halkının diğer bölge halkını sömürmesi değildir, insanların inanç ve düşüncülerini zorla değiştirme değildir. Enerji kaynaklarını, yer altı yer üstü zenginliklerin ele geçirmek için savaşanlar, insanları imha etmek için savaşanlar bunu anlayamaz. Biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak bu coğrafyanın harcının İslam olduğuna, bu toprakları bize yurt yapan anlayışın fetih ruhu olduğuna inanıyoruz. İnsanımızı kültür emperyalizminin yanında değil fetih ruhunun yanında durmaya çağıyoruz." şeklinde konuştu.

Son olarak Akyasan, 31 Aralık pazartesi günü saat 18.30'da Silopi Koç İlköğretim Okulunun konferans salonunda gerçekleştirecekleri Mekke'nin fethi programına tüm Silopi halkını davet etti. (Ahmet Uçar - İLKHA)