Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, yaptığı açıklamada, ABD'nin Yüzyılın Anlaşması planı, Arap ülkelerinin İsrail'le normalleşme adımları, Gazze'deki durumlar ve Filistin uzlaşısına dair değerlendirmelerde bulundu.

Ebu Zuhri, "ABD ve İsrail, Yüzyılın Anlaşması planıyla Arap ülkelerinin İsrail'le normalleşmesini sağlamaya ve İsrail'i bölgede temel meşru bir oluşum haline getirmeye çalışıyor." dedi.

Yüzyılın Anlaşması planının Filistin davasıyla ilgili olmaktan çok bölgesel bir plan olduğunu söyleyen Ebu Zuhri, "ABD ve İsrail, İsrail'in bölge ülkeleriyle ilişkilerinin normalleşmesini ve İran gibi diğer kesimlerle mücadelede makbul ve tabii bir taraf olmasını istiyor. Bizim gerçek düşmanımız İsrail. Buradan hareketle işgalcileri bölgede temel taraflardan biri haline getirmeye çalışan bu planı reddediyoruz." diye konuştu.

Planın ayrıca Kudüs ve mülteciler dosyasının kapatılarak Filistin davasının tasfiye edilmesini, nihai olarak ortadan kalkmasını amaçladığını belirten Ebu Zuhri, "ABD'nin bu planının özü, Filistin devletini Gazze ile sınırlandırmak. Batı Şeria'daki halkın haklarını yok saymak." ifadelerini kullandı.

Ebu Zuhri, "Biz bu davanın sahipleriyiz. Bu dava işgalden kurtulma davası, şu aşamada Gazze'de ya da başka bir yerde devlet kurmak değil. Filistin özgürlüğüne kavuştuğunda devleti nasıl kuracağımızı biz seçeriz." dedi.

İsrail'le normalleşme

Hamas'ın İslam ülkeleri ile İsrail arasında normalleşme yolunda atılan her türlü adıma karşı olduğunu vurgulayan Ebu Zuhri, işgalci İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Arap ülkeleriyle ilişkilerde gelişme yaşandığına dair açıklamalarına işaret ederek, şöyle devam etti:

"Netanyahu, Arap ülkelerinin kendisine boyun eğdiği ve bölgenin liderinin kendisi olduğu yönünde izlenim oluşturmaya çalışıyor. Hayali zaferler ilan ederek ülke içindeki krizlerin üstünü kapatmaya çalışıyor."

Ebu Zuhri, bunların çok sınırlı "başarılar" olduğunu, işgalci Netanyahu'nun göstermeye çalıştığı kadar bir başarı olmadığını belirterek, "İşgalcilerle her türlü normalleşmeyi reddediyoruz. Herhangi bir Arap ya da İslam ülkesinde konuk edilmelerini reddediyoruz. İşgalci bakanların konuk edilmesini Filistin davasına karşı işlenmiş bir suç olarak görüyoruz." görüşünü dile getirdi.

Hamas lideri Heniyye'nin muhtemel yurt dışı temasları

Hamas lideri İsmail Heniyye'nin yakında yurt dışı turuna başlayacağını söyleyen Ebu Zuhri, bu tur kapsamındaki en önemli duraklarından birini, Rusya Dışişleri Bakanlığının resmi daveti üzerine Moskova'ya yapacağı ziyaretin teşkil edeceğini dile getirdi.

Rusya'nın ikili ilişkilere ve Filistin meselesiyle ilgili son gelişmelere odaklanan davetini memnuniyetle karşıladıklarını ifade eden Ebu Zuhri, Heniyye'nin Rusya dışında ziyaret edeceği ülkelere ilişkin ise bilgi vermedi.

İşgalci İsrail ile Gazze'deki Filistinli gruplar arasındaki ateşkes müzakerelerine değinen Ebu Zuhri, bu sürecin devam ettiğini aktardı.

Ebu Zuhri, Gazze sınırında yapılan Büyük Dönüş Yürüyüşü gösterilerinin işgal ablukasının kalkması başta olmak üzere hedefleri gerçekleşene kadar süreceğini de söyledi.

Filistin uzlaşısı

Filistin'de ulusal uzlaşının tesis edilmesinin gerekliliğini vurgulayan Ebu Zuhri, Hamas'ın uzlaşının sağlanması için elinden geleni yaptığını ifade etti.

Ebu, Zuhri konuya ilişkin sözlerine şöyle devam etti:

"Hükümetimiz vardı. Ancak feshettik ve çoğunluğu Fetih üyelerinden oluşan bir hükümet kurulmasını kabul ettik. 2017'de uzlaşı anlaşması imzalanmasının ardından elimizdeki her şeyi sunduk. Bakanlıkları, sınır kapılarını, gümrükleri teslim ettik. Bunlara rağmen Batı Şeria'daki hükümet, memur maaşları gibi bazı konularda üstüne düşeni yerine getirmedi. Bunlarla yetinmedi son olarak emniyetin teslim edilmesi gibi anlaşmada yer almayan yeni şartlar öne sürmeye başladı. Anlaşma güvenlik meselesiyle ilgili bir komite kurulmasını içeriyordu."

Ebu Zuhri, uzlaşının tam anlamda tesis edilememesinin Fetih Hareketi'nde gerekli iradenin bulunmamasından ve işgalci İsrail ile yabancı ülkelerin diktelerine boyun eğmesinden kaynaklandığını savundu.

Son olarak, ABD'nin Hamas'ın kınanmasını isteyen karar tasarısının Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda oylanmasını ve reddedilmesini değerlendiren Ebu Zuhri, ABD'nin tasarının onaylanması için üye ülkelere büyük baskılar yaptığını ancak ABD'nin baskılarına ve tehditlerine rağmen başarısız olduğunu sözlerine ekledi.