Diyarbakır'ın Ergani ilçesine bağlı 100 haneli Kavaklı köyünün deresi, yağışlı günlerde taşarak, karşıdan karşıya geçişleri zorlu hale getiriyor. Derenin ikiye böldüğü köyde veliler, okula gidebilmeleri için çocuklarını sırtlayıp, karşıya geçirmek zorunda kalıyorlar.
Her yağış zamanında bu tür sıkıntıları yaşadıklarını anlatan köylüler, acil durumlarda hastalarını hastaneye götüremediklerini söylediler.
Bir gözü görmeyen oğlunu her sabah sırtına alarak dereden geçiren Enver Aylar, bu sıkıntılarının bir an önce çözüme kavuşturulmasını istedi.
Aylar, "Kış aylarında çocuklarımızı okula gönderemiyoruz. Hastalık durumunda ambulans gelmediği için hastalarımızı da hastaneye gönderemiyoruz. İki senedir defalarca dilekçe verdim, devlet dairelerine gittim. Buna rağmen netice alamadım. Bir köprü istiyoruz. Bize köprü ve yol yapsınlar. Kış aylarında dereden geçemiyoruz. Çok sıkıntı yaşıyoruz. Çocuklarımızı okula gönderemiyoruz. Çocuklar tek başına karşıya geçemiyor. Kucaklayıp karşıya geçiriyoruz. Akşam tekrar kucaklayıp eve götürüyoruz. Ergani Belediyesi, 'Bu işe Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bakıyor.', Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ise 'Ergani Belediyesi bakıyor.' diyor. Birbirlerine aktarıyorlar. Bütün Türkiye'ye, sayın cumhurbaşkanımıza, büyükşehir belediye başkanımıza, kaymakamlığımıza ricada bulunuyoruz. Bize köprü yapsınlar. Çocuklarımız okusun. Servis dereden geçemiyor. Çocukları kış aylarında bazen gönderiyoruz, bazen göndermiyoruz. Eğitimden mahrum kalıyorlar." dedi.
"Köyde mahsur kalıyoruz, hiçbir yere gidemiyoruz"
Böbreğinde taş olduğu için hastaneden randevu aldığını ancak derenin taşması nedeniyle gidemediğini anlatan Mehmet Ali Aylar, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımızdan yardım istiyoruz. Yolumuzu yapsınlar. Köprü yapsınlar. Kışın halimiz gördüğünüz gibidir. Köyde mahsur kalıyoruz, hiçbir yere gidemiyoruz. Eşim dün hastaydı, hastaneye götürdüm. Bugün bir daha götürmem lazımdı ama götüremedim. Evde yatıyor. Ambulansı çağırmak istedik ama evin önüne gelemedi. Onun için bu şekilde bekliyoruz. Bir çocuğum okula gidiyordu ama yağmur ve bu durum nedeniyle gidemiyor. Halimiz böyledir."
"Oy zamanında yanımıza geliyorlar, gittiklerinde bizi unutuyorlar"
Sorunlarını çözmek için söz veren yetkililerin, daha sonra kendilerini unuttuğunu dile getiren Aylar, "10 yıldır oy zamanında yanımıza geliyorlar. 'Tamam, size namus sözü veriyoruz. Yolunuzu yapacağız.' diyorlar. Gittikleri zaman bizi unutuyorlar. Belediye, milletvekilleri, encümenleri buraya gelip, 'Yolunuzu yapacağız, işinizi halledeceğiz.' diyorlar. İşleri bittikten sonra gidiş o gidiş. Artık kimse yanımıza gelmiyor. 10-15 senedir halimiz böyledir. Bir hayvanımız yaralansa şehre götüremiyoruz. Hayvanlarımız aç kalınca yem getiremiyoruz." ifadelerini kullandı.
"Yağmur yağdığında bu çocuklar mağdur oluyor"
10 yıldır köy öğrencilerini okula götürüp getiren servis şoförü İsmail Aylar, "Yağmur yağdığında bu çocuklar mağdur oluyor. Okula geç kalıyorlar. Eğitim ve öğretimleri aksıyor. Bu sene sayıları azalmış. Çocuklar bir hafta devamsızlık yaptı mı okula gelmiyorlar. Böyle başıboş kalan çocuklar yarın öbür gün ne olacak? Bir köprüdür ama yapmıyorlar. Sabah kapıya gidip çocukları aldım, saat 14.30 gibi geldiğimde derenin deniz gibi olduğunu gördüm. Veliler sırtlarında götürüp getiriyorlar. Bu sabah 2-3 öğrenci gelmedi. Biz hangi çağda yaşıyoruz? 2019 yılına giriyoruz. Bu mahalleden 2 servisle 20 öğrenci götürmemiz lazım ama şu anda tek servis götürüyorum. Bazen 10, bazen 9 öğrenci götürüyorum. Daima 5 öğrenci okula gelemiyor." şeklinde konuştu.
"Artık rahat bir şekilde okulumuza gidelim"
Enver Aylar'ın tek gözü görmeyen oğlu Çınar Aylar, "İkinci sınıfa gidiyorum. Benim bir gözüm görmüyor, engelliyim. Okuluma rahat gitmem için köprü yapsınlar. Sabah yürüyorum ama dereden geçemiyorum. Babam beni kucağına alıyor ve götürüyor. Babam ıslandığı için üzülüyorum. Hasta olmuşuz, konuşamıyoruz. Rahat bir şekilde ders yapamıyorum çünkü çok soğuktur. Cumhurbaşkanımıza, belediye başkanımıza sesleniyorum. Bize yol ve köprü yapsınlar. Artık rahat bir şekilde okulumuza gidelim." dedi.
"Okuluma rahat gitmek için köprü istiyorum"
Kavaklı İlkokulu dördüncü sınıf öğrencilerinden Yakup Aylar da "Babam beni kucaklayıp, dereden karşıya geçiriyor. Köprü istiyoruz. Okuluma rahat gitmek için köprü istiyorum, başka da bir şey istemiyorum." dedi.
"Eğitimim aksıyor, devamsızlığım artıyor"
7'nci sınıf öğrencilerinden Yusuf Aylar ise şunları anlattı: "Her yağmur yağdığında nehir taşıyor ve biz okula gidemiyoruz. Yolun yapılmasını istiyorum. Eğitimim aksıyor, devamsızlığım artıyor. Bazen gidiyoruz, bazen de gitmiyoruz. Öğretmenler niye gelmediğimizi sorduğunda biz, 'Yağmur yağıyor. Nehir taştığı için gelemiyoruz.' diyoruz." (Hamza Adiyaman - İLKHA)