Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanlığı'nın birçok ilde başlattığı Diyanet personeline yönelik "Aile Okulları" projesi Adıyaman'da gerçekleşti.

Bir konferans salonunda gerçekleştirilen seminerin açılış konuşmasını yapan İl Müftüsü Mehmet Taşçı yaptı.

Aile Okulu Semineri'ne konuşmacı olarak katılan Aile ve Dini Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut'un "Aile İçi İletişim" konulu seminerinin ardından DİB uzmanlarından Dr. Fatma Bayraktar Karahan "Ailede Mahremiyet" konusunu anlattı.

Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çolak, ailede eşler arası iletişimin nasıl olması gerektiği yönünde katılımcıları bilgilendirdi.

Çolak, katılımcılara iffetli olmanın aile olma için çok önemli olduğuna değindikten sonra "Erkeğin iffetlisi güzeldir ama hanımefendi olanların da iffetli olanı güzeldir. Fakat, 'Hanımefendi iffetli olsun, erkek iffetli olmasa da çok önemli değil!' Böyle bir şey asla doğru değildir." dedi.

"Güven duygusu vermek çok önemli"

Eşler arasında güvenin çok önemli olduğuna değinen Çolak, çok basit gerekçeler ile ayrılan ailelerin varlığına işaret ederek şu ifadeleri kullandı: "Sadece telefonda yabancı bir bayan yanlışlıkla telefon etti diye eşinden ayrılanlar var. Bunu da eşi bildiği halde yine de boşanmaktan vazgeçmiyor. Bu psikolojik bir rahatsızlık olabilir ama güven duygusu vermek de çok önemlidir bu noktada."

Eşler arasında kıskançlık olabileceğini, bunun aşırıya kaçmayacak şekilde kontrol altında tutulabilmesinin güzel olduğunu dile getiren Çolak, "Çünkü kimse sevdiğini başkası ile paylaşmak istemez. Kıskançlık iyi bir şeydir. Hanımlarda daha kıskanç olur. Kıskançlık kötü değildir. Çünkü kimse sevdiğini başkası ile paylaşmak istemiyor." şeklinde konuştu.

Çolak, "Ailelere hitap eden ayetlerde erkeğin eşi ile iyi geçinmesi vurgulanır iken, 'kadının eşi ile iyi geçinmesi dile getirilmez, bu kadın iyi geçinmeyecek' demek değildir. Ayette, hanımlar ile güzel geçinin, diyor ama hanımlara, sizler de beyleriniz ile iyi geçinin, demiyor. Burada ayettin bir kısmı erkeklere hitap eder iken söylenmeyen kısımda kadınlara sesleniyor. Eskilerin güzel bir lafı vardır: Lafın tamamı deliye söylenir; yarısını söylesen akıllı olan anlar. Rabbimiz burada yarısını söylüyor." ifadelerini kullandı.

"Eşlerin birbirlerine tahammül etmeleri ibadettir"

Annelere seslenen Çolak, "Yavrularımızı okuturken şöyle bir cümle kurmayın: Ey kızım! Bak, cüzdanında paran olsun. Kocan, azıcık öteye git, dediğinde hemen parana güvenerek ayrılıp gidersin! Sakın ha böyle bir şey demeyin. Parası olsun. Hanımlar da çalışsın bu dünyada. Onların da hakları, ihtiyaçları var ama maalesef Müslüman aileler, bu şekilde yetiştiriyoruz çocuklarımızı. Öncelikle unuttuğumuz şeyler ahlaki erdemlerdir. Eşlerin birbirlerine tahammül etmeleri ibadettir." ifadelerini kullandı. (Cemil Özdaş - İLKHA)