Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından organize edilen 27'inci Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi 'Değişim ve Dönüşümleriyle Yeni Dönem ve İslam Birliği' temasıyla 2-3 Aralık tarihlerinde İstanbul'da yapılacak olan kongre bugün itibarıyla başladı.
İslam ülkelerinin yanı sıra dünyanın muhtelif yerlerinden hareket önderleri, siyasi temsilciler, ilim ve fikir adamları ile sivil toplum kuruluşları yöneticilerinin iştiraki ile başlayan kongreye HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu da katıldı.
Kongre açılışında konuşan ESAM Genel Başkanı Prof. Dr. Recai Kutan, "Dünyada başka hiçbir medeniyet döneminde bu kadar insan zulümden ve açlıktan ölmedi. Savaşlar bu kadar acımasız olmadı. Bu yüzden dünya nüfusunun altıda beşi batılıların yüzünden yoksulluğa mahkûm edildi. Savaş, yoksulluk, açlık, sefalet ve ölüm, Batı medeniyetinin ürettiği küresel sorunlardır." dedi.
2001 yılında 11 Eylül hadiselerinin dünyayı bir kaosa sürükleyen yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu belirten Kutan, dönemin ABD Başkanı Bush'un 11 Eylül'ü bahane ederek İslam'a ve Müslümanlara karşı haçlı savaşı başlattığını ifade etti.
Kutan, "Hazırladıkları Büyük Ortadoğu Projesinde bu savaş alanı Fas'tan Endonezya'ya kadar uzanıyordu. Bu savaşın hedefi bölgede sınırların yeniden belirlenmesi, İslam inanç ve anlayışının ise değiştirilmesiydi. Bu anlayışın bir sonucu olarak İslam dini değiştirilerek modernize edilecekmiş, İslam inanç ve kuralları batılılara göre belirlenecekmiş. Bu maksatla ılımlı İslam projeleri gerçekleştirdiler. Hedef İslam'ın protestanlaşması ve İslami görüşlerin sekülerleşmesiydi." dedi.
"Batı İslam'ı barışı tehdit eden bir din olarak göstermeye çalıştı"
İslamafobinin planlı bir şekilde arttırıldığına dikkat çeken Kutan, şunları kaydetti:
"Batılıların en çok rahatsız oldukları şey Müslümanların haksızlıklara karşı bir türlü sindirilemeyen mücadele azmidir. Bu yüzden Siyonistler İslam'ı yanlış tanıtmak için yıllarca çalışma yaptılar. İslam'ı barışı tehdit eden bir din olarak göstermeye çalıştılar. Son yıllarda dünyanın her yerinde Müslümanlara zor anlar yaşatılmaktadır ve Müslümanlar potansiyel suçlu olarak ilan edilmektedir. İslamafobi batı dünyasının bilinçaltında haçlı seferlerinden kalma İslam korkusunun güncelleştirilmiş bir yansımasıdır. İslamafobi çalışmalarının diğer bir gayesi batının İslam coğrafyasında gerçekleştirmek istedikleri insanlık dışı her türlü eylem ve saldırıyı, sömürüyü terörle mücadele gerekçesiyle meşrulaştırma gayretidir. Afganistan'a, Irak'a, Suriye'ye, Mısır'a, Libya'ya neredeyse bütün Ortadoğu'ya 'terörle(!) mücadele ediyorum' diye saldırdılar. Bu ülkelerde milyonlarca insan katledildi. Yüzbinlerce insan sakat kaldı. Milyonlarcası da evlerini terk ederek göçmen olmalarına sebep oldular."
"Dünyada barış ancak Müslümanların birlik ve dayanışmasıyla gerçekleşir"
İslam âleminin insanlık için yeni bir umut ışığı olduğunu belirten Kutan, "Dünya ve insanlık emperyalistlerin bu zulüm düzeni karşısında yeni bir umut, yeni bir ışık, hak ve adalet merkezli yeni bir dünya, yeni bir medeniyet arayışı içerisindeler. Yokluk, açlık, korku ve ölümle simgeleşen batı medeniyeti, dünyanın sorunlarını çözemez. Nitekim bu güne kadar da çözemedi. Batılıların çözüm arayışı hep kriz üretti. Yeryüzüne savaş, açlık, kan ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmedi. Gittiği her yere barış götüren İslam medeniyetinin sorumluluğuyla İslam medeniyetini yeniden inşa edeceğiz. İslam âleminde ve dünyada barış ise ancak Müslümanların birlik ve dayanışmasıyla gerçekleşir. Dünyadaki bu zulüm karşısında gün, inananların birleşme günüdür. Sadece konuşma değil, ciddi ve kararlı adımların atılma günüdür. Irkçı ve tekelci mihrakların yeryüzünde çıkarmaya çalıştığı fesada karşı Müslümanlar mutlaka birleşmelidirler." ifadelerini kullandı.
"Ümitsizlik, inanmış ve adanmış hiçbir Müslümana yakışmaz"
"İslam âlemi kendi içerisinde çatışma ve kargaşaların içerisine sürüklenmiş durumdadır. Bu çatışmaların Müslümanlar arasında tam bir kardeş kavgasına dönüşmesi ve her geçen gün daha da yayılması elbette hepimizi derinden üzmektedir." diyen Kutan, sözlerini şöyle noktaladı:
"Yaşanan bu kargaşa ortamı çok büyük bir güce sahip olan İslam âlemini zayıflatmaktadır. Oluşturulmak istenen mezhep ve etnik sebepli çatışmalar, birlik ve beraberliğimizi ciddi şekilde zedelemektedir. İslam ülkeleri arasındaki bu çatışmalar sadece menfur emelleri bulunan mihraklara, özellikle siyonizme hizmet etmektedir. Bizler elhamdülillah Müslümanız ve bu gelişmeler karşısında çaresizliğe ve acizliğe mahkum olamayız. Bu duruma asla rıza gösteremeyiz. Çaresizliği hiçbir zaman kabullenmeyiz. Kudret sahibi olan cenabı haktır. Bu nedenle ümitsizlik inanmış ve adanmış hiçbir Müslümana yakışmaz." (Nizamettin Aşkın- İLKHA)