ANKARA

"Stars and Stripes"in haberine göre, ABD Merkez Hava Kuvvetleri Komutanlığı (AFCENT) tarafından Afganistan'a yönelik düzenlenen saldırıları içeren aylık rapor hazırlandı.

Rapor, ABD`nin Afganistan`a yılın başından ekim ayı sonuna kadar düzenlediği saldırılarda, 5 bin 982 bomba ve diğer mühimmat kullandığını gözler önüne serdi.

Bunun, ABD'nin 2011 yılında gerçekleştirdiği askeri harekatta kaydedilen 5 bin 400 rakamının üzerinde olduğuna dikkat çekildi.

Saldırılarda kullanılan mühimmat ve bombalar ile ilgili 2006 yılından itibaren düzenli veri yayınlayan AFCENT'in rakamlarına göre, ABD öncülüğündeki koalisyon uçakları, 2018'in başından ekim ayı sonuna kadar yaklaşık 6 bin 600 sorti gerçekleştirdi.

Düzenlenen hava saldırıları sonucu kaydedilen sivil ölümleri ve yaralanmaları ile ilgili de raporda değerlendirmeler yer aldı. Buna göre, BM tarafından 2009 yılından bu yana kayıt altına alınan ülkedeki sivil ölümleri, söz konusu dönemde önceki yıllara göre en yüksek seviyeye ulaştı.

AFCENT`in verilerindeki rakamların, ABD'nin bu ülkeye karşı kullandığı bomba ve füze saldırılarını kapsadığı bildirildi.

New York şehrindeki İkiz Kulelere 11 Eylül 2001`de düzenlenen terör saldırılarından kısa bir süre sonra Afganistan'a askeri güç gönderen ABD, bu zamana kadar yaklaşık bir trilyon dolar harcama yaptı. Bu ülkenin tarihinin en uzun savaşında binlerce insan da yaşamını yitirdi.

Barrack Obama'nın ABD başkanlığı döneminde, 2014 sonrasında, yaklaşık 10 bin Amerikan askerinin Afganistan'da kalmasına olanak sağlayan İkili Güvenlik Anlaşması'na rağmen ülkedeki savaş ortamının ABD Başkanı Donald Trump döneminde de hızını artırarak devam etmesi dikkati çekiyor.

Afganistan'daki Birleşmiş Milletler Yardım Heyeti'nin (UNAMA) ekim ayında yayımladığı rapora göre savaşan taraflardan ziyade yaşamını yitiren Afgan sivillerin sayısındaki artış öne çıktı.

Rapora göre, bu yıl 30 Haziran'a kadar olan 6 aylık dönemde bin 692 sivil hayatını kaybetti. Bu rakamın son 10 yıla göre kıyaslanamayacak kadar yüksek olduğu ifade edildi.

Afganistan`da savaş “çıkmaza girdi”

Yeni Afganistan stratejisinin Taliban`ın ilerleyişine engel olamayışı ve bölgesel rekabetin kızışması, ABD yönetimini Afganistan stratejisinde radikal bir değişiklik yaparak Taliban`la masaya oturmaya zorladı. ABD`nin 2001`den bu yana yürüttüğü savaştan Taliban güçlenerek çıktı. ABD ve NATO`nun desteğini alan Afgan güvenlik güçleri savaşta ağır kayıplar verirken Taliban, Afganistan`da alan kazanmaya devam ediyor. Örgüt bugün Afganistan`ın yaklaşık yüzde 20`sini kontrol ediyor ve ülkenin yüzde 30`dan fazlasında da istikrarsızlık hakim. Kabil yönetimi ülkenin yüzde 50`sinde ancak kontrol sağlayabiliyor.

ABD`nin Afganistan savaşı her iki taraf açısından da büyük bir çıkmaza girmiş durumda. Taliban`ın art arda gerçekleştirdiği saldırılar karşısında Afgan güvenlik güçleri ağır zayiatlar veriyor. New York Times`ta yayınlanan bir rapora göre, ABD`li komutanların Afganistan Savunma Bakanlığı görevlilerine “can kaybı ve maliyeti azaltmak için kırsal bölgelerden çekilmelerini, kırsal alanlardan ziyade büyük şehirler ve stratejik noktaları kontrol etmeye yoğunlaşmalarını” tavsiye ettikleri söyleniyor.

Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, geçen ay yaptığı bir açıklamada, Taliban'a karşı yürütülen operasyonlarda verilen kayıplara değinmiş ve "Taliban kazanan bir konumda değil." demişti.

Afgan ordusunun, Taliban'la yaşanan çatışmalarda 2015 yılından bu yana 28 bin 529 asker kaybı verdiği bilgisini paylaşan Gani, bu kayıpların çoğunun sabit mevzilere yönelik saldırılarda verildiğini, Afgan Hava Kuvvetleri ile komandolarının Taliban'ın elinden toprak almayı sürdüreceğini ileri sürmüştü.

Diğer yandan, Afganistan'da 17 yılı geride bırakan savaşın sona erdirilmesi çabaları sürerken, son olarak Yüksek Barış Şurası Başkan Yardımcısı Din Muhammed, ABD'nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad'ın Taliban yetkilileriyle ikinci kez görüşmüş ve ülkedeki yabancı güçlerin çekilmesi konusunda uzlaşma sağladığını açıklamıştı.

Gani, Taliban ile barış görüşmelerinin başlaması için kurulacak uzlaşı komisyonunun üyelerini belirlemek amacıyla parti liderleri ve siyasilerle görüşmeye başlamıştı.

AA