1827 yılında sömürgeci Fransa tarafından işgal edilen Cezayir, 10 milyonluk ülke nüfusunun Fransız ordusu tarafından yüzde 15'i yok edilirken, bir buçuk milyon insan ise bağımsızlık yolunda katledildi.
İnsanlığa karşı suç işleyen Fransa tarafından işgal süresi boyunca ağır işkencelerin uygulanıp kadınların toplu tecavüzlere maruz kaldığı Cezayir'de, binlerce insan kayboldu. 132 yıl süren sömürge döneminin ardından 1962 yılında bağımsızlığını kazanan Cezayir'de yaşanan acılar ise ilk günkü gibi tazeliğini koruyor.
Yarın, Müslüman katliamlarıyla dolu bir tarihe sahip Fransa'nın sömürüsü altındaki Cezayir'in 1 Kasım 1954'te bağımsızlığını ilan etmesinin 64'üncü yıl dönümü.
Tarihçi Mehmet Nuri Çelik, İLKHA muhabirine Cezayir'in bağımsızlığının 64'üncü yıl dönümü dolayısıyla açıklamalarda bulundu.
Cezayir halkının 8 yıl boyunca Fransa'ya karşı bağımsızlık mücadelesi verdiğini ve bu mücadele sırasında 2 milyona yakın insanın katliama maruz kaldığını belirten Çelik, Cezayir Kurtuluş Savaşının tarihin en kanlı savaşlardan biri olduğunu söyledi.
Diğer Batılı ülkeleriyle beraber sömürgecilik tarihi boyunca Fransa'nın birçok katliama, soykırıma imza attığına vurgu yapan Çelik, bağımsızlık mücadelesinin sürekli akıllarda tutulması gerektiğini kaydetti.
Fransa'nın, Cezayir'in yeraltı ve yerüstü tüm kaynaklarını sömürdüğünü söyleyen Çelik, "300 yıl süreyle Osmanlı'nın Afrika'da en önemli eyaletlerinden birisi olan Cezayir 1830 yılından itibaren Fransa'nın sömürgesine uğramıştır. Fransa bir buçuk asırdan fazla Cezayir'de kalarak Cezayir'in yeraltı yerüstü kaynaklarını harap etmiş, insanlarını sürgün ettirmiştir ve buraya Fransa'dan milyonlarca Fransız asıllı vatandaşını getirilip yerleştirmiştir. Fransa'nın nüfusu 6-7 milyonken bir milyondan fazlada Fransız asıllı Cezayirli vatandaş buraya yerleşmiş." dedi.
"Bağımsızlık mücadelesi 8 yıl sürdü"
Cezayir halkının 8 yıl boyunca Fransa'ya karşı bağımsızlık mücadelesi verdiğini vurgulayan Çelik, "İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra dünyanın birçok bölgesinde başlayan bağımsızlık hareketleri Cezayir'i de etkilemiş ve Cezayir'de kurulan Ulusal Kurtuluş Cephesi, 1954'te Fransa'ya karşı 8 yıl sürecek bir bağımsızlık mücadelesi başlatmıştır. 1 Kasım 1954'te Cezayirliler, Fransa'ya karşı büyük bir bağımsızlık mücadelesi başlatmışlardır. Cezayir'in bağımsızlık mücadelesi, diğer ülkelerin bağımsızlık mücadelesinden biraz farklıdır." diye konuştu.
"Soykırıma uğratılıp dilleri, inançları ve kültürleri yok edilmeye çalışılmış"
Bağımsızlık mücadelesinde, 2 milyona yakın Müslüman Cezayir halkının katledildiğine dikkat çeken Çelik, "Cezayir'in kurtuluşunu isteyen Cezayir Müslüman halkı, hem Fransa'ya karşı savaşmıştır hem de Cezayir'e yerleştirilmiş Fransız asıllı Cezayirlilerle savaşmıştır. Koloniyer dediğimiz uzun bir mücadele verilmiş, bu savaşın sonucunda 2 milyona yakın insan öldü, 2 milyon insan mülteci durumuna düşmüş, toplama kaplarında soykırıma uğratılmış; dilleri, inançları ve kültürleri yok edilmeye çalışılmış ve tarihte eşi benzeri olmayan bir savaş yaşanmıştır." ifadelerini kullandı.
"Tarihin en kanlı savaşlardan biri"
Cezayir Kurtuluş Savaşının tarihin en kanlı savaşlardan biri olduğuna işaret eden Çelik, konuşmasına şöyle devam etti: "Fransız asıllı Cezayirli yazar Benjamin Stora'ya göre Cezayir Kurtuluş Savaşı, tarihin en kanlı savaşlarından biridir. Nihayetinde 8 yıl gibi uzun bir süreden sonra 3 Temmuz 1962'de Cezayir bağımsızlığına kavuşmuştur. Birleşmiş Milletlerin 1958'de yaptığı bağımsızlık oylamasında Türkiye çekimser kalmıştır. Fakat 1962'de İkinci Dünya Savaşı'nın meşhur Fransız Komutanı Charles de Gaulle'nin onay vermesiyle Fransa Cezayir'in bağımsızlığını tanımıştır ve günümüze kadar bağımsız bir ülke olarak kalmaya devam etmiştir."
"Bağımsızlık mücadelesini akıllarda tutmamız gerekiyor"
Fransa'nın tarihi boyunca birçok katliama, soykırıma imza attığını belirten Çelik, "Fransa özelde ve Batının diğer ülkeleriyle beraber sömürgecilik tarihi boyunca birçok katliama, soykırıma ve vahşete imza atmışlardır. Cezayir'in bayrağı Türkiye ile birebir aynıdır. Bu da Cezayir'in Türkiye halkıyla kardeş olduğunu, tarihi bağları olduğunu, Cezayir'i unutmamamız gerektiğini ve Cezayir'in Fransa'ya karşı verdiği bağımsızlık mücadelesini sürekli akılda tutmamız gerektiğini gösteriyor. Cezayir'in Müslüman Arap halkı, tarihte eşi benzeri olmamış bir şekilde Fransa'dan ve Batılı ülkelerden zulüm, hakaret, soykırım ve katliam görmüştür." açıklamasında bulundu.
"Batı ikiyüzlü olduğunu ortaya koymuştur"
Çelik son olarak şunları söyledi: "1990'lı yıllarda kurulan İslami Cephe Partisi yüzde 90'a yakın oy almasına rağmen, Batılı devletlerinin desteğiyle yapılan darbe sonucunda, Müslüman partiler yönetimden uzaklaştırılmıştır ve seçimin sonuçları hiçbir şekilde Batı tarafından tanınmamıştır. Bu da Batı demokrasisinin ne kadar ikiyüzlü olduğunu gösteren çok çarpıcı tarihi bir örnektir." (Mehmet Fatih Akgül, Mehmet Sait Çelik-İLKHA)