Sivas, Hizbullah, Hizb-ut Tahrir, Vasat, İBDA-C ve Umut davaları gibi Müslümanların hedef alındığı ve yıllarca hapis cezası verildiği kumpas davalarında, hapis kararlarını veren kişilerin FETÖ'cü hâkim ve savcılar olduğu ortaya çıktı. Mütedeyyin kişilere yönelik hukuksuz yargı kararlarına imza atan hâkim ve savcılardan çoğunun FETÖ ile bağlantısı tespit edilirken, bunlardan çoğu cezaevinde, çoğu da firari durumda.
HÜDA PAR Adana İl Başkanı Veysel Yavuz, konu ile ilgili İLKHA'ya yaptığı değerlendirmede, bu konuda her hangi bir adımın atılmamasının düşündürücü olduğuna dikkat çekerek, 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurlarının yeniden yargılanma taleplerinin dahi karşılanmamasının bir izahının olmadığını söyledi.
"Devletin yapılan hukuksuzluğu gidermesi hususunda üzerine düşeni yerine getirmesi lazım"
Devletin yapılan hukuksuzlukların giderilmesi hususunda üzerine düşeni yerine getirmesi gerektiğini belirten Yavuz, "Öncelikle adaletin yerine gelmesi için devlet erkânının ne yapması gerekiyorsa bunu yapması gerekiyor. Mahkemelerin vermiş olduğu kararların mutlak manada doğru olduğunu, adaletli olduğunu söyleyemeyiz. Bununla beraber Türkiye'de yargı sisteminin durumu ortadadır ve bu herkes tarafından bilinen bir durumdur. Bu konuda varsa bir haksızlık ve hukuksuzluk bunların takip edilmesi lazım. Devletin yapılan hukuksuzluğu giderilmesi hususunda üzerine düşeni yerine getirmesi lazım. Bu ilke olarak olması gereken bir şeydir. Fakat bunun yanında insanları mağdur etmiş, insanların malına canına ve namusuna kast etmiş yani adli suçlar kapsamında insanlara zarar vermiş olan insanların af edilmesinin gündeme getirilmesi de kamuoyunun vicdanını yaralıyor." dedi.
"28 Şubat sürecinde brifing alınarak yargı kararları oluşturuldu"
Devletin ancak kendisine karşı işlenmiş suçları affetme yetkisine sahip olduğunun altını çizen Yavuz, "Bu zaten böyledir. Bunun gündeme getirilmesi lazım. Gerçekten bu suçlardan yargılanan insanlar suç işlemişler mi yoksa bu insanlar mağdur mu edilmiş? Asıl bunların ortaya çıkması lazım. Malumunuz 28 Şubat sürecinde brifing alarak yargı kararları oluşturuldu. Binlerce insan o dönem mağdur edildi. Belki bu mağdur olan insanların çoğu dışarı çıktı ama halen cezaevinde olan insanlar var. Bu sayı 600 olarak ifade ediliyor. 28 Şubat mağdurları ile ilgili bir şeyin yapılmaması özellikle de bu FETÖ meselesinin 15 Temmuz darbe girişimi gecesinden sonra net olarak ortaya çıkması cumhurbaşkanı dahil bütün devlet erkanında bunların insanlara karşı komplo kurduğunu, mağdur ettiğini, bulundukları makamı kötüye kullanarak insanlara zarar verdiklerini dile getirmelerine rağmen bir adım atılmaması bizi üzüyor." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 15 Temmuz darbe girişiminin ardından "Böyle bir adalet olmaz. Onun için, binlerce, on binlerce insan yandı ve bu insanlar ne yazık ki 5 yıl, 10 yıl, 15 yıl hapishanelerde çürüyen vatandaşlarımız var.' sözünü hatırlatan Yavuz, buna rağmen bu konuda bir adımın atılmamasının ise düşündürücü olduğuna dikkat çekti.
"Bu masum insanların yeniden yargılanma talebinin karşılanmamasının bir izahı yok"
Yavuz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın söz konusu açıklamasıyla kamuoyunun büyük bir beklenti içerisine girdiğini, ancak bu konuda halen bir adım atılmadığını belirterek, şunları söyledi:
"Doğrusu bunun bu şekilde muallâkta kalması, bu adli mahkûmlarla yönelik yapılacak af ile gündeme gelmesi şahsen benim vicdanımı rahatsız ediyor. Çünkü adli suç ayrı bir meseledir. Fakat diğer suçlar ise ayrı bir meseledir. Bunun bu şekilde değerlendirilmesi lazım. Kendilerini Yusufi olarak kamuoyuna tanıtan, bu mağduriyetin giderilmesi için sesini yükselten insanların, 'Biz kesinlikle af istemiyoruz. Biz yeniden yargılanmak istiyoruz' şeklinde bir talepleri var. Şu anda bu FETÖ'nün onlara vermiş olduğu ve FETÖ'nün hâkimleri, savcıları ve emniyet güçleri her kimse bunların hepsi ceza yediler, cezaevine girdiler. Bu durumda hukuken bu insanların mağduriyeti netleşti. Ama buna rağmen halen bu insanların masum bir talebinin dahi karşılanmamasının bir izahı yoktur. Bunun acil bir şekilde çözülmesi gerekiyor."
"Adalet herkese lazımdır"
Yavuz, adaletin herkese lazım olduğunu, adaletin olmadığı yerde huzurun olmayacağını ve insanların güvenliğinin söz konusu olamayacağının altını çizerek, "28 Şubat sürecinde bu insanları mağdur eden kişiler Ergenekon ve Balyoz davaları ile buna benzer davalarda mahkûm oldular ve bu insanlara karşı operasyon yapan güvenlik güçleri veya bunlara ceza veren hakimler şu anda FETÖ'cü olarak bildiğimiz kişiler. Bu insanlar 28 Şubat sürecinde 'Yusufi' dediğimiz kardeşlerimizi mağdur ettiği zaman onların tek bir talebi adaletti, adalet istiyordular. Fakat bu adalet bile çok görüldü. Sonuçta adalet, herkese lazımdır. Adalet insan olan herkes içindir. Onun için eğer bu adalet tesis edilmezse hiçbir zaman için o ortamda ve o diyarda huzur olmaz. İnsanların güvenliği söz konusu olmaz." ifadelerini kullandı.
Devletin güvenliğini tehdit, ajanlık gibi suçlamalarla ağır ceza alan kişilerin daha sonra da bu cezaları minimize edilerek ve nihayetinde tahliye edildiğini, ancak 28 Şubat ve FETÖ yargısı tarafından mağdur edilen insanların ise halen cezaevinde tutuklu olmalarının çifte standart, hukuksuzluk ve adaletsizlik olduğunu belirten Yavuz, adaletin herkes olması için gerektiğini yineledi.
"Bu konuda bir adım atılmaması için bir gerekçe yok"
Yavuz, "Bu kadar süre geçtikten sonra ne yapılırsa yapılsın mutlak manada adaletin sağlanabileceğini hiç kimse söyleyemez. Böyle bir durum olmayacaktır. Fakat en azından bu mağdur edilen insanların gönüllerinin alınması, mağduriyetlerin kısmi olarak da olsa giderilmesi açısından yapılması gerekeni de kendileri tarafından söylenmişti. 'Bizim bu mağduriyetleri gidermemiz lazım' şeklinde bunu en üst makamda bulunan Cumhurbaşkanı ilan etmiştir. Fakat buna rağmen bir şeyin yapılmaması ise insanı düşündürüyor. Şu anda bu konuda bir adım atılmaması için bir gerekçe yok. Madem mağduriyet dile getirildi ve bu hak olarak teslim edildi, o zaman gereği neden yapılmıyor? O zaman 'Biz kamuoyunun gönlüne hitap ediyoruz. Fakat hakiki manada adaletin tecelli etmesi için hiçbir şey yapmıyoruz. Bizler tamamen topluma görsel olarak oy anlamında konuşma yapıyoruz. Fakat hakikate geldiği zaman ise böyle bir irademiz yok' şeklinde bir durum ortaya çıkıyor. Bu da gerçekten de hafızamızın almadığı bir durumdur." değerlendirmesinde bulundu.
"28 Şubat mağdurları için artık bir şeylerin yapılması lazım"
Çeşitli kumpaslar sonucu cezaevine konulan 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurları için adaletin tecelli etmesi gerektiğini belirten Yavuz, "Bizim bunu acil bir şekilde düzeltmemiz gerekiyor. Şu anda af gündeme gelmiş. Ama bunu bir şekilde düzenleyerek gerçekten de mağdur olmuş olan insanlar, adli suçlardan da olabilir diğer farklı suçlardan da olabilir, fark etmez. Bu konuda varsa bir mağduriyet devletin bunu gidermesi için artık bir şeyler yapması lazım. Bunun hiçbir şekilde tolere edilecek bir yanı yok. Özellikle 28 Şubat mağdurları için bir şeylerin yapılması lazım. Bir anlamda yapılacak bir şey varsa bununda artık yapılması lazım. 28 Şubat mağdurlarının bu zulümden kurtulmaları için ve cezaevinden çıkarttırılmaları için gerekli adımların atılması gerekir." ifadelerini kullandı. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)