28 Şubat sürecinde ordudaki cunta yapılanmasını ihbar eden, ancak kendisi yargılanmak durumunda kalan emekli Kurmay Yarbay Yavuz Yıldar`ın mektubu gün yüzüne çıktı.

Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e gönderilen; ancak Demirel`in hiçbir işlem yapmadan Genelkurmay Başkanlığı`na gönderdiği mektupta ordudaki cuntalaşmaya dikkat çekiliyor. Mektupta, "Sayın Çevik Bir`in Genelkurmay Başkanı olması için ya Sn. H. Kıvrıkoğlu ortadan kaldırılacak ya da Sn. Genelkurmay başkanımızın görev süresi bir yıl uzatılacak" uyarısı yapılıyor. Ve "güzel Türkiye`miz Suriye olmasın" deniliyor.

Çevik Bir merkezli senaryolar

Yavuz Yıldar, "kurmay yarbay" rütbesiyle görev yaparken 28 Şubat sürecinde maruz kaldığı baskılara dayanamayarak emekli oldu. Yıldar, emekli olduktan sonra dönemin Cumhurbaşkanı Demirel`e orduda yaşananlarla ilgili bir mektup kaleme aldı. Çevik Bir`in merkezinde olduğu bazı senaryo, plan ve iddiaların yer aldığı 12 Mart 1998 tarihli mektubun en dikkat çeken kısmı dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Hüseyin Kıvrıkoğlu`na yönelik olduğu iddia edilen suikastle ilgili.

Lütfen bu senaryoyu engelleyin

Mektubun o kısmı şöyle: "Sn. Or. H. Kıvrıkoğlu`na Kıbrıs`ta düzenlenen suiakst Allah`ın lütfu ile atlatıldı. Sayın Çevik Bir`in Genelkurmay Başkanı olması için ya Sn. H. Kıvrıkoğlu (Kara Kuvvetleri Komutanı) ortadan kaldırılacak ya da Sn. Genelkurmay başkanımızın (İsmail Hakkı Karadayı) görev süresi bir yıl uzatılacak. Millet olarak bu duamız her iki teşebbüsün de başarısızlıkla sonuçlanmasıdır. Özellikle ikinci teşebbüs Zat-ı alinizin de katkısını gerektiriyor. Lütfen Sayın Cumhurbaşkanım, bu senaryoyu engelleyin." Mektupta asker içindeki mezhepsel örgütlenmeye de dikkat çekiliyor ve Demirel`e "Güzel Türkiye`miz Suriye olmasın" çağrısı yapılıyor.

Demirel aynen askere gönderdi

Fakat `kişiye özel mektup` ile ilgili herhangi bir işlem yapılmadan Cumhurbaşkanlığı tarafından doğrudan Genelkurmay`a gönderildi. Bunun üzerine Genelkurmay Askeri Mahkemesi, Yıldar hakkında tutuklanma kararı çıkardı. Girasun`da çalıştığı şirketten apar topar alınan Yıldar, 12 Eylül`ün ünlü Mamak Askeri Cezaevi`nde bir süre yattı. Yıldar, tutukluluğuna ilişkin Deniz Kuvvetleri Askeri Mahkemesi`ne itirazda bulundu. Mahkeme, tahliye kararı verdi. Ancak kararı veren üç hakim önce sürgün edildiler sonra YAŞ kararı ile ordudan atıldılar.

DEMİREL`İN İKİNCİ VUKUATI

28 Şubat`ta Emniyet İstihbarat Dairesi, Deniz Kuvvetleri`nde vatani görevini yapan polis memuru Kadir Sarmusak üzerinden cunta yapılanmasını tespit etmiş BÇG`yle ilgili belgeleri buradan çıkarmıştı. Emniyet İstihbarat, belgelerle bir dosya hazırlamış ve İçişleri Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı`na iletmişti. Ancak Demirel, dosyayı Genelkurmay`a göndermiş ve bu hamle sonrası dönemin Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Bülent Orakoğlu ve Kadir Sarmusak tutuklanıp Askeri Cezaevine atıldılar.

KIVRIKOĞLU KIL PAYI ATLATMIŞTI

TSK`NIN Ege tatbikatları çerçevesinde Kıbrıs`ta 5 Kasım 1997 günü yapılan seçkin gözlemci gününde Özel Kuvvetler`den seken kurşun, Komutan çadırında tatbikatı izleyen Albay Vural Berkay`a isabet ederek şehit etti. Albay Berkay`ın hemen önünde bulunan dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu ise o anda eğilip başkası ile konuştuğu için kıl payı ölümden kurtulmuştu. Kurşunun hedefinin Kıvrıkoğlu olduğu iddia edilmişti. Star Gazetesi