Riyad Makaev – Doğruhaber/ Analiz
Türkiye ve Rusya arasındaki ilişkiler çok eskiye dayanmaktadır. Biz inşallah eskiye değil son 20 yıl içinde Türkiye ve Rusya arasında yapılan önemli anlaşmalara ve görüşmelere bir göz atalım. Aslında son söyleyeceğimi burada söylemek daha doğru olacaktır. Türkiye ve Rusya arasında çok anlaşmalar imzanlandı. Ekonomik, askeri, siyasi vs. Fakat ne yazık ki bu anlaşmalara rağmen pek bir şey değişmedi. Net olarak söylenebilir şey “Mavi akım” ve Kuzey- Kafkasya`daki terör mücadelesi ile olan anlaşmalardır. Türkiye “Mavi Akım” projesini gerçekleştirdi, Kıbrıs meselesinde Rusya`dan herhangi destek göremedi. Rusya, Kuzey-Kafkasya`daki bağımsızlık mücadelesini bastırdı ve nihayete erdirdi. Şimdi Türkiye ve Rusya arasında yapılan eski görüşmeleri bugünkü görüşmelerle karşılaştırarak bir analiz yapalım.
1998`de Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı Türk-Rus Generaller Zirvesi için Moskova`ya gitti. Karadayı, Rusya Savunma Bakanı Mareşal İgor Sergeev, Genelkurmay Başkanı Anatoliy Kvaşnin ve Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Andrey Kokoşin ile bir araya geldi. Görüşmelerde Türkiye`nin Rus silahlarına ilgisi, PKK sorunu, iki ülke arasında askerî işbirliği, NATO`nun genişlemesi, Kıbrıs ve S-300 füzeleri ile ilgili konular ele alındı. Bugün ise Rusya ile aynı konular görüşülüyor sadece gündemde S-300 değil, S-400`ler var, Kıbrıs`ın yerini Suriye aldı ve NATO konusu gündemini korudu. PKK konusu Rusya ile hala görüşülüyor.
2001`de Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı İ.S. İvanov Türkiye`ye yaptığı resmî ziyaret çerçevesinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Başbakanı ve Dışişleri Bakanı ile görüşmelerde bulundu. Moskova-Ankara-Orta Asya arasında siyasal ve ekonomik alanlarda işbirliği yapılması ve bu alanların belirlenmesi amacıyla bir çalışma grubunun oluşturulması kararlaştırıldı. Bu karara kimse uymadığı gibi Rusya ve Türkiye Orta Asya`da karşı karşıya durmaktadır. Her ikisi kendi kontrolünü sağlamak için çaba gösteriyor.
2001`de Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Arasında Avrasya`da İşbirliği Eylem Planı: İkili İşbirliğinden Çok Boyutlu Ortaklığa” adlı belge Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı İgor İvanov ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı İsmail Cem tarafından imzalandı. Bu anlaşma bugün yeniden gündeme getirilmeye çalışılıyor. ABD`nin Türkiye ve Rusya`ya yönelik dolar oyunları Avrasya`da İşbirliği konusunu yeniden gündeme getirdi.
2003`de Rusya Dışişleri Bakanı İgor İvanov, Moskova`da Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile görüştü. Görüşmede Avrupa ve Asya bölgelerinde güvenlik ve istikrara ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu ve Kuzey Kafkasya`daki durum da dâhil olmak üzere uluslararası terörizmle mücadelede Rus-Türk işbirliği kararlaştırıldı. Bakanlar ayrıca, Irak`ın yeniden yapılandırılması ve Orta Doğu`da barış sürecinin sağlanması gibi uluslararası problemleri de görüştüler. Bu görüşmelerden sonra Rusya, Kuzey-Kafkasya`daki gruplara karşı ciddi bir başarı elde etti. Türkiye, Rusya ile yapılan anlaşma gereği Kuzey-Kafkasya`da yapılan bağımsızlık mücadelesine Türkiye`den sağlanan desteğini kesti. Fakat, Rusya PKK`ya destek vermekten ve Ortadoğu`daki girişimlerinden asla vazgeçmedi. Ayrıca, Kuzey Kafkasya`daki mücadele sekteye uğratıldığı için Rusya Türkiye sınırına kadar geldi.
2003`te Moskova`da Rus-Türk Yüksek Seviyeli Ortak Çalışma Grubu Toplantısı düzenlendi. Toplantıda ikili ilişkilerin yanı sıra her iki ülkenin Avrasya bölgesindeki çıkarlarını ilgilendiren sorunlar başta olmak üzere, güncel uluslararası ve bölgesel konularda fikir teatisinde bulunuldu. İki bakanlık arasında yapılmakta olan uluslararası terörizm ile mücadelede işbirliği istişarelerinin ve Rus-Türk ilişkilerinin hukuksal temelinin iyileştirilmesi çalışmalarının devamı hususunda görüş birliğine varıldı. Bu konuda iki ülke arasındaki görüşmeler halen devam ediyor.
2004`te İstanbul`da gerçekleşen İslam Konferansı Örgütü Dışişleri Bakanları Konferansı`na katılan Rusya Dışişleri Bakanı S.V. Lavrov, Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı A. Gül ile görüştü. İki bakan ikili ilişkileri ve bölgesel bazı problemleri ele aldılar. Görüşmede bakanlar Kıbrıs sorununun çözümü konusunu da görüştü. Bu görüşme Türkiye`ye herhangi bir fayda vermediği gibi, Kıbrıs konusunda da Rusya tarafından beklenen desteği sağlayamadı. Rusya ise İslam dünaysına açılmak için bir platform elde etti ve hala bunu devam ettiriyor.
2004`te yine Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı S.V. Lavrov ile Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı A. Gül görüştü. Görüşmede Orta Doğu`daki yerleşim yerleri problemleri ele alındı. Bu görüşmeler Türkiye-Rusya ilişkilerini üst düzeye çıkarırken Rusya yavaş yavaş çıkarlar doğrultusunda Türkiye`ye yaklaşıyordu. Fakat, Türkiye sadece ve sadece ekonomik alanlarını genişletmek için uğraşıyordu. Türkiye için önemli konular turizmin genişlemesi, Rusya pazarına mal vermesi idi. Rusya ise buna tamamen destek vererek Türkiye ile Kuzey-Kafkasya sorunu üzerine çalışma yürütüyordu.
2004`te Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye`ye resmî ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret kapsamında “Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti Arasında Dostluğun ve Çok Boyutlu Ortaklığın Derinleştirilmesine İlişkin Ortak Deklarasyon” metninin yanı sıra ekonomik ve askerî-savunma alanlarında 6 ayrı anlaşma imzalandı. Bu ziyaretinden sonra Türkiye-Rusya ilişkileri en üst seviyeye ulaştı. Kuzey-Kafkasya`da bağımsızlık mücadelesi veren direnişçiler bir terör örgütü olarak görünmeye başlandı. Türkiye`de artık Kafkasyalılar bir tehdit olarak algılanmaya başlandı.
2005`te Rusya Federasyonu Devlet Başkanı V. Putin, Soçi`de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüştü. Görüşmede ikili ilişkilerin geniş yelpazesi ve Aralık 2004`te Ankara`da hayata geçirilen ortak siyasi meseleler konusunda kapsamlı fikir alışverişinde bulunulmasının yanı sıra Karadeniz ve Kafkasya bölgesindeki güvenlik konuları ele alındı.
Türkiye ve Rusya arasında yapılan görüşmelerin ve anlaşmaların kronolojisinin tümünü burada veremeyiz. Fakat, şunu görüyoruz ki Rusya yavaş yavaş Türkiye`nin sınırına kadar gelmiş ve Suriye`de ‘bu yer benim, şu benim` demeye başladı. Ayrıca, yukarıda anlattığımız anlaşmaların tümü malum uçak krizinde fesh edildi. Uluslararası terörle mücadele adı altında ortak olarak yürütülen işbirliği çerçevesinde Rusya, Kuzey-Kafkasya konusunda ciddi başarı elde ederken, Türkiye`nin PKK sorunu hala eskisi gibi devam etmektedir. Rusya, Türkiye ile iyi ilişkiler kurarak, her türlü anlaşma imzalayarak ve imzaladığı anlaşmalara uymayarak, kendi çıkarları doğrultusunda ilerliyor. Türkiye ise Rusya`ya karşı sert bir eleştiri bile yapamıyor. Astana`da varılan mutabakata Rusya uymuyor. İran zirvesinden bir şey elde edilemedi. Şimdi iki devlet liderleri Soçi`de bir araya geldi. Bu zirvede tüm meseleler görüşüldü. Fakat, Rusya yine sadece kendi çıkarları doğrultusunda hareket edecek. Türkiye`nin Rusya`ya karşı kullanacak herhangi bir kartı da kalmadı. Türkiye mi Rusya`ya muhtaç, yoksa Rusya mı Türkiye`ye? Anlamak çok güç!