Ürdün Vakıflar ve İslami İşler Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi Sözcüsü Firas Dibs yaptığı yazılı açıklamada, işgal polisinin Mescid-i Aksa'nın güneybatı bölgesindeki Fas (El-Meğaribe) Kapısı'nı Yahudilerin girişi için açtığını belirtti.
Dibs, Aksa'ya baskın düzenleyen fanatik Yahudilerin kışkırtıcı eylemlerine dikkati çekerek, "Bir grup Fanatik Yahudi, Harem-i Şerif'in içinde Talmudik ayinler düzenledi ve provokatif eylemlerde bulundu." ifadelerini kullandı.
Fanatik Yahudilerin Harem-i Şerif'in hürmetini ihlal ettiğini vurgulayan Dibs, 114 Yahudi'nin işgal rejimi polisi eşliğinde sabah saatlerinde kutsal mabede girdiğini aktardı.
Kudüs İslami Vakıflar İdaresi daha önce yaptığı açıklamada, polisin, Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyen fanatik Yahudilerin Harem-i Şerif'teki eylemlerine ve Talmudik ayinlerine göz yumduğu uyarısında bulunmuştu.
Çarşamba günü başlayacak olan Yahudilerin en kutsal günü Yom Kippur (Kefaret günü) ve ardından bir hafta sürecek olan Sukot Bayramı (Çardaklar Bayramı) münasebetiyle fanatik Yahudiler, sık sık "Tapınak Tepesi" olarak isimlendirdikleri Mescid-i Aksa'ya yönelik baskın çağrıları yapıyor.
Yahudilerin baskınları 2003'te başladı
Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlemesi, işgal polisinin tek taraflı aldığı kararla 2003'te başladı.
Ürdün Vakıflar ve İslami İşler Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresi'nin tüm baskılarına rağmen, işgal rejimi makamları baskınları sürdürmekte ısrar ediyor.
Fanatik Yahudiler, Siyonist rejim polisi eşliğinde, sabah ve öğleden sonra olmak üzere günde iki kere Mescid-i Aksa`nın güneybatı duvarında bulunan El-Meğaribe Kapısı'ndan Harem-i Şerif'in avlusuna giriyor.
İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesinde bulunan Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi olma özelliğini taşıyor.
Yahudiler, içinde Kıble Mescidi ile Kubbetu's Sahra Camisi'nin yanı sıra müze, medreseler ve büyük avlunun yer aldığı Mescid-i Aksa Külliyesi altında, "Süleyman Mabedi kalıntılarının bulunduğu" iddiasıyla kazı çalışmaları yapıyor, Mescid-i Aksa'da kendilerinin de ibadet etme hakları olduğunu savunuyor.