Okulların açılmasıyla birlikte özellikle eğitim hayatına yeni başlayacak olan çocukların aileleri, en çok "Çocuğum okula hazır mı?" endişesini taşıyor. Çocukların sağlıklı bir eğitim ve öğretim yılı geçirebilmeleri için bazı önerilerin dikkate alınması, küçük öğrencilerin hem okula adaptasyon sürecini kısaltıyor hem de hastalıklardan korunmaya yardımcı oluyor.

Memorial Diyarbakır Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. Ünal Uluca, okula yeni başlayan çocukların ailelerine uyarılarda bulundu.

Uluca, "Çocuğunuz okula başlayacaksa ve yakın dönemde göz muayenesi olmamışsa göz doktorunun kontrolünden geçmesi gereklidir. Özellikle ailede görme bozukluğu varsa okul öncesinde bu taramanın yaptırılması daha önemli hale gelir. Çocuklarda görme bozukluklarına yol açan en sık rahatsızlık, görme tembelliği ve şaşılıktır. Bunun yanında diğer görme kusurları da ortaya çıkabilir. Hemen her rahatsızlıkta olduğu gibi görme kusurlarının da erken saptanması tedavinin olumlu sonuçlanması açısından önemlidir. Okul döneminde en sık karşılaşılan rahatsızlıklar daha çok virüs kökenli enfeksiyon hastalıklarıdır. Bunlar arasında; suçiçeği, kabakulak, kızamık, kızamıkçık yer alır. Bu hastalıklar düzenli aşılama ile önlenebilir ya da ortaya çıktığında bile çocukta çok hafif seyirli olarak geçirilir. Diğer viral enfeksiyonlarda ise tedavi sürecinde; çocuğun istirahat etmesine, vitamin ve bol sıvı almasına, bulaşma riskini önlemek açısından çocuğun aktif hastalık döneminde diğer sağlıklı arkadaşlarından uzak kalmasına dikkat etmelidir." dedi.

"Çocukların uyku alışkanlığı kazanmasına yardımcı olunmalı"

Çocuklara düzenli uyku alışkanlığının kazandırılmasının önemine değinen Uluca, şunları kaydetti: "Çocukların okulda uyku problemi yaşamaması için uyku alışkanlığı kazanmasına yardımcı olunmalıdır. Mümkünse çocuk ayrı bir odada ve yatağında uyutulmalı, odanın sessiz ve loş olması, çocuğun dikkatini çekebilecek ses ile görüntü olmamasına dikkat edilmeli, uyuma ve uyanma zamanı haftanın yedi günü mümkünse sabit veya bu saatlere yakın olmalıdır. Çocuğun uyku saatlerinin düzenli olması, uykuya dalmayı da kolaylaştıracaktır. Kahvaltı, günün en önemli öğünüdür ve çocuğun sabah okula gitmeden önce mutlaka kahvaltı etmesi sağlanmalıdır. Vücudun ihtiyaç duyduğu besinler ile kahvaltı sofrası hazırlanmalıdır. Menüde süt, yumurta, peynir ve zeytin gibi besinlerin olmasına dikkat edilmelidir. Yağ içeriği yüksek poğaça, simit, tost gibi besinlerden uzak durulmalıdır. Çocuğun beslenme çantasında ise taze sebze ve meyveler, ceviz, badem gibi kuru yemişler konulabilir."

"Doktor önerisi olmadan çocuklara antibiyotik verilmemeli"

Doktor önermedikçe antibiyotik kullanılmamasını bildiren Uluca, "Çocukların okula başlayacakları zamanlarda en sık rastlanan bir başka hastalık grubu da üst solunum yolları olarak nitelendirilen kulak burun boğaz hastalıklarıdır. Bunlar çoğunlukla enfeksiyon kaynaklıdır. Okulların açılmasıyla birlikte çocukların kalabalık ve kapalı ortamlarda bir arada bulunması, sınıflarda havalandırmanın yetersiz oluşu ve havaların soğumasının etkisiyle üst solunum yolu enfeksiyonları oluşur. Hastalık, damlacık yolu ile çok kolay bir şekilde diğer çocuklara da bulaşabilir. Enfeksiyon hastalıklarının yayılımını önlemede el yıkama çok önemli bir yere sahiptir. Düzenli el yıkama alışkanlığının edinilmesi enfeksiyon hastalıklarının önlenmesinde oldukça etkili ve basit bir yöntemdir. Virüslere bağlı enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımının herhangi bir faydası yoktur. Ancak bakteriyel etkenlere bağlı daha az sayıdaki üst solunum yolu enfeksiyonlarında bir hekimin uygun göreceği antibiyotiği kullanmak yararlı olabilir. Dolayısıyla anne ve babalar, doktor önerisi olmadan çocuklarına antibiyotik vermemelidir." ifadelerini kullandı. (Hamza Adiyaman - İLKHA)