Siirt'te okul öncesi, ilkokul birinci, beşinci ve dokuzuncu sınıfa devam edecek öğrenciler için uyum haftası bugün başladı.

Okula uyum haftası, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğrencilerin okul kaygılarını gidermek ve onlara okul ortamını sevdirmek, öğrenme ortamını, öğretmenleri ve arkadaşlarını tanımalarına yardımcı olmak için 2006-2007 eğitim-öğretim yılından bu yana uygulanıyor

Hafta boyunca öğrencilerin okula daha kolay uyum sağlamaları amacıyla "çocuk-aile-öğretmen tanışma programları", "okul ve eğitim ortamını tanıma", "arkadaşlarla oyun oynayarak kaynaşma" gibi etkinlikler düzenlenecek

Siirt Merkez Kooperatif Mahallesinde bulunan Şehid Orgeneral Eşref Bitlis İlkokulunda bugün başlayan "Okullarda Uyum Haftası Projesi" kapsamında eğitime başlayan öğrencilerin çoğunluğu okul ortamına alışırken, öğrencilerin oldukça heyecanlı ve mutlu oldukları görüldü.

Rehberlik Öğretmeni ve Psikiyatri Danışmanı Hüseyin Gökhan, uyum haftası uygulamasının öğrencilerin okula alışması, okulun fiziki şartlarını tanıması, lavabo, tuvalet, öğretmenler ve idarecilerin kaldıkları bölümleri tanımaları ve diğer öğrenciler geldikten sonra daha rahat uyum sağlamaları için güzel bir uygulama olduğunu söyledi.

Uyum haftası süresince velilerden bazı beklentilerinin olduğunu söyleyen Gökhan, "Öğrencilerimizin okula gelmeden önce çocuklarını psikolojik olarak hazırlamalarını istiyoruz. Akşamdan öğrenci ile beraber, 'hadi kızım, hadi oğlum yarın güzel güzel okula gidiyoruz. Hadi gel, çantanı beraber hazırlayalım' diyerek, okulu cezalandırıcı değil tamamen ödüllendirici bir konuma getirecek olurlarsa bu süreci daha rahat atlatacaklarına inanıyorum. Velilerin yaptıkları en temel yanlışlardan biri, çocuk bir hata yaptığında 'bak yaramazlık yaparsan seni öğretmene söylerim', ya da 'seninle okula gelmem' gibi çocuğun korkularını pekiştirecek şeyler söylendiği zaman çocuk ister istemez kafasında okulun korkunç bir yer olduğu kanısına varıyor." ifadelerini kulandı

"Okulun cezalandırıcı değil ödüllendirici bir yer olduğunu anlatılmalı"

Gökhan, "Öğretmenler üzerinde cezalandırıcı imajlar oluşturulduğu zaman çocuklar bu sefer okuldan korkuyor. Sabahları kalktığı zaman eğer bir çocuk benim karnım ağrıyor, midem bulanıyor tarzı şeyler söylüyor ise ve okula gelmiyorsa bunun altında yatan gerçek nedeni bilmek gerekiyor. Bu süreçte okul psikolojik danışmanı olarak biz çocuklarımıza destek vermeye hazırız ama velilerin de bizlere yardımcı olmaları lazım, okulun cezalandırıcı değil ödüllendirici bir yer olduğunu ve okulda yapacakları güzel etkinlikleri anlatmaları gerekir." şeklinde konuştu.

"Çocukların kendilerini bu sınıfa ait oldukları his ettireceğiz"

4 yıllık bir süreçten sonra tekrar birinci sınıf öğrencilerine eğitim vermenin mutluluğunu yaşayacağını belirten Sınıf Öğretmeni Yener Yaşa, kendisinin de en az öğrenciler kadar heyecanlı olduğunu söyledi.

Yaşa, "Yeni öğrenciler, yeni simalar görmek benim için tarif edilmez bir durum. İnşallah sene boyunca çocuklarımıza öncelikle ahlaki ve milli değerleri aşılayarak bu işe koyulacağız. Ondan sonra gereken temel akademik eğitimleri ve diğer eğitimleri vermeye çalışacağız. Bugün öncelikle velilerimizi içeri aldık. Kendileri ile tanıştıktan sonra velileri dışarı aldık çünkü öğrencilerin sınıfa adapte olmaları çok önemli. Daha sonra çocuklar için hazırlamış olduğum isimlikleri dağıttık. Bu, çocuklar için çok önemli çünkü kendini bu sınıfa ait hissetmesini sağlıyor. Çocuklarla iyi gün etkinlikleri yapacağız ve çocukların kendilerini bu sınıfa ait oldukları hissettireceğiz." ifadelerini kullandı.

Okula gelerek çocuklarının okula ilk başlama sevincini paylaşmak istediklerini belirten velilerden Murat Coşar ve Fatih Dirikolu, yeni öğretim yılının çocuklar için hayırlı olması temennisinde bulundular. (Murat Orhan-İLKHA)