Nargile de tıpkı sigara gibi bir zehir. Öldürücü olan bu zehrin yarattığı tehlikelerin farkında olmak ve gençlerimizi korumak hepimizin görevi. Tütün endüstrisi artık nargileyi kullanarak özellikle üniversitelileri hedef alıyor ve tütün bağımlılığı yaratıp sigaraya geçişi kolaylaştırmak için her şeyi yapıyor. Uzmanlar, sigara kaynaklı hastalıkların tümüne davetiye çıkartan nargileye ve köşe başlarını parselleyen nargile kafelere “Dur!” demenin zamanının geldiğini söylüyor. Tütüne bağlı ürünlerin dünyada yılda 6 milyon kişinin ölümüne neden olması bunun en önemli nedeni... Yine aynı uzmanlar zehir solumamızı isteyenlere bilimsel verilerle yanıt verip “Nargile öldürür!” diyor. Habertürk yazarı Ceyda Erenoğlu nargileyle ilgili gerçekleri, uzmanların ve kurumların görüşleri ile alınması gereken önlemleri sizin için derledi.
ARTIŞA DİKKAT!
Nargile kullanımı bazı toplumlarda 500 yıllık bir gelenek olup günümüzde Orta Doğu, İngiltere, Fransa, Rusya ve ABD gibi ülkeler de dahil olmak üzere özellikle genç nüfusta popüler hale geldi. Peki nedir nargile? Rüle, Ser, Şişe, Marpuç ve Lüle bölümlerinden oluşan, Massel, Ajami, Jurak ve Tömbeki denilen tütünün dumanının sudan geçirilip içilmesine yardımcı olan bir tütün içme aracı olarak tanımlanabilir. Elma, nane, çikolata, Hindistan cevizi, meyan kökü ve karpuz gibi farklı tatlarda üretilerek, içimi aromatik katkılarla daha da keyifli hale getiriliyor. Son yıllarda tüketimindeki dikkat çekici artışı anlamak için çevrenize dikkatlice bakmanız yeterli. Her köşe başında görmeye alıştığımız nargile kafeler bu artışın, daha doğrusu bu tehlikenin en belirgin işareti.
EN ÇOK ÜNİVERSİTELİLER İÇİYOR
2010 yılında yapılan, “Geleceği İzleme Anketi” Amerika Birleşik Devletleri`nde, lise dönemindeki gençler arasında yaklaşık 5 erkek ve 6 kızdan birinin son bir yıl içinde en az bir kez nargile kullandığını ortaya koydu. Yine ABD`de kolej öğrencileri arasında yapılan çalışmalar gençlerde kullanım oranının yüzde 22- 40 arasında çıktığını gösteriyor. Bu noktada “Acaba Türkiye`de durum ne” sorusu geliyor akla. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi`nden Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, “Türkiye`de nargile kullanımı en çok gençler ve üniversiteliler arasında yaygın. Ülkemizde nargile içicilerinin yüzde 41`i 18 – 21 yaş arasında. Araştırmalar nargile tüketiminin özellikle merak duygusu ile arkadaş edinme isteğinden kaynaklandığını vurguluyor. Diğer nedenler arasında keyif alma, diğer içicilere özenme, aileden içenlerden etkilenme ve sigarayı bırakmak için bir alternatif olduğu düşüncesi geliyor. Nargilenin cinsiyet ayırt etmeksizin hem kadın hem de erkek içiciler tarafından eşit şekilde tercih edilmesi de önemli. Daha önemlisi ise nargile kullanıcılarının yüzde 76`sının, nargilenin sigaradan daha az zararlı ya da zararsız olduğunu düşünmeleri” diyor. Peki ülkemizde bu alanda söz sahibi kişi ve kurumlar konuya ilişkin neler söylüyor? İlk yorum Türkiye`ye dumansız hava sahasını kazandıran Prof. Dr. Cevdet Erdöl`den. İşte konunun uzmanlarından nargileye dair bilimsel açıklamalar.
"BİR NARGİLE 2.5 PAKET SİGARANIN ZEHRİNE EŞİT"
2008 yılında Çıkarılan ve “Dumansız Hava Sahası” yasası olarak değerlendirilen "Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü Hakkında Kanun"un mimarı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cevdet Erdöl
“Nargile içenlerin yüzde 41`i 18-21 yaş arasında. Gençlerin yüzde 90`ı ise aromalı çeşitleri tercih ediyor. Nargile içilen kafelerin müdavimlerinin yarısının üniversite öğrencisi olması dikkat çekici. Yüzde 18`i lise, yüzde 16`sı ise üniversite mezunu. Toplumda nargilenin sigaradan az zararlı olduğu kanısına gelince… Sigara içenlerin yüzde 62.2`si bile nargilenin sigaraya oranla daha az zararlı olduğuna inanıyor. Bu inanış gerçeği yansıtmıyor ve tam tersine bir nargilenin 2.5 paket sigara zehrine eşit olduğunun bilinmesi gerekiyor. Nargile şişesine konan sıvının dumanın soğutulması ve nemlendirilmesi gibi iki önemli rolü bulunuyor. Nemlenen ve soğuyan dumanın daha rahat şekilde akciğerlerin daha derinlerine çekilmesi vereceği zararı artırıyor. Genel kabul gören bir bilgiye göre nargile içiminde oluşan karbonmonoksit etkisi yaklaşık yarım saat sürüyor. Bu nedenle nargile sunulan mekanların yakınlarındaki gençlerde görülen bayılma ve şuur kayıplarında mutlaka nargileye bağlı karbonmonoksit zehirlenmesinin akla gelmesi gerekiyor. Bu yerlerin yakınlarındaki trafik kazalarında bile bu konu özellikle dikkate alınmalıdır.
Nargile içiminde bir diğer tehlike ise ortak ağızlık kullanılmasıdır. Bu durumda özellikle tüberküloz, hepatit, herpes gibi hastalıklar kolaylıkla birinden diğerine bulaşabiliyor. (AIDS'in de bulaşabildiği düşünülmekle birlikte henüz buna ait yeterli bilimsel veriye sahip değiliz) Ağızlığın değişmesi hortum yoluyla oluşacak olan bulaşmayı ortadan kaldırmıyor. Bunların dışında nargile sigaraya göre en az 10 kat daha fazla zaman harcatıyor. İçiminde ortalama 60-90 dakikaya ihtiyaç vardır. Nargile tütün ihtiva etmese ve tamamen meyveden ibaret olsa bile en az sigara kadar hatta sigaradan daha zararlı olduğu unutulmamalıdır. Muhtevasına ilave edilebilen (uyuşturucu dahil) pek çok katkı maddesi bakımından daha tehlikeli, hastalık bulaştırma riski ve zaman israfı açısından ise son derece ürkütücüdür. Nargilenin sudan geçerek temizlendiğine ve zararsız hale geldiğine inanmak tamamen yanlıştır. ‘Melek yüzlü şeytan` nargile için kullanılabilecek en doğru benzetmedir.”
"HEDEFİMİZ KUSURSUZ DENETİM YAPILMASI"
Doç. Dr. Toker Ergüder – Dünya Sağlık Örgütü Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar İle Mücadele ve Yaşam Boyu Sağlık Programı Koordinatörü
“Nargile kullanımı, bilinenin aksine kanser ve başka birçok hastalığa yol açan yüzlerce zehirli madde içerir. Her nargile içiminde yaklaşık 10 gr tütün ve 1.5 parça kömür kullanılır. Tütünün kömür ile yakılması sonucunda akciğerlere 2.94 mg nikotin,802 mg katran ve 145 mg karbon monoksit çekilir. Bu miktar yaklaşık 80-100 adet sigaraya eşdeğerdir. Ayrıca içe çekilen nargile dumanı birinci dereceden yüksek miktar kanserojen madde olarak tanımlanan; arsenik, berilyum ve kromium gibi ağır metaller içermektedir. Bu kanserojen maddeler özellikle akciğer kanseri, diş eti hastalıkları, düşük doğum ağırlıklı bebek doğumları ve lösemiye neden olur. Nargile kullanımının bir diğer zararlı etkisi de ağızlıkların ve hortumların birden fazla kişi tarafından kullanılıp paylaşılması nedeniyle başta verem olmak üzere çok sayıda hastalığın bulaşmasına yol açmasıdır. Türkiye, kapalı alanlarda ve 18 yaş altı gençlere nargile ürünleri sunulmasını yasaklamış ve dünyada nargile şişelerine resimli sağlık uyarılarının konulmasıyla ilgili yasal düzenleme yapan ilk ülke olmuştur. Ancak başta büyük şehirler olmak üzere uygulamada hala ciddi sıkıntılar var. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) olarak hedefimiz 4207 sayılı kanunun nargile ile ilgili maddelerinin tam olarak uygulanması, kapalı alanlarda nargile sunumunun yasaklanması, 18 yaş altına verilmemesi, resimli sağlık uyarılarının nargile şişelerine konulması ve iyi bir denetim mekanizmasıdır. 2017 yılında 3 büyük ilde yaptığımız bir araştırmada, nargile kafelerin yüzde 94.7` sinin kapalı alanlarında sigara, yüzde 89.3`ünde nargile içildiğini saptadık. Aynı araştırmada kapalı nargile mekanlarının sadece yüzde 28`inde “Burada sigara veya nargile içilmez!” uyarısının olduğunu gördük. Oysa adı nargile kafe bile olsa kapalı bir mekanda sigara ve nargile içilmesi kanunen yasak. Bu nedenle nargile içilecekse bunun açık havada yapılması gerekiyor.”
Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı, Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Recep Erol Sezer
"NİKOTİN BAĞIMLILIĞI YARATIP SİGARAYA YÖNLENDİRİYOR"
Günümüzün nargile salgını, adına “maassel” veya “aromatik nargile” tütünü denen yeni bir nargile ürününe dayalı olup Ortadoğu ülkelerinde 1990`lı yıllarda başlayarak, Dünyayı ve Türkiye`yi de hızla içine aldı. Bu ürün, tütünün yanı sıra şeker melası, meyva özleri ve gliserin gibi tad, koku ve kolay solunabilirlik sağlayan katkı maddeleri içerir. Alkolün pekiştirici maddesi olan asetaldehit nargilede de bulunur. Asetaldehitin nikotin ile etkileşimi tütün (nikotin) bağımlılığını kolaylaştırır. Nargile, bağımlılık yapıcı özelliği yüksek, içimi kolaylaştırılmış, sigara kadar zehirli bir üründür. Bu yönüyle sigaranın neden olduğu tüm hastalıklara neden olabilir. Bunların arasında nikotin bağımlılığı, kanser, kalp ve akciğer hastalıkları, DNA hasarı ile sigaranın yol açtığı kırktan fazla hastalık sayılabilir.
"DUMANINDA SİGARADAN FAZLA TOKSİK MADDE VAR"
Bir aromatik nargile oturumunda içe çekilen duman miktarı bir sigaradan içe çekilen duman miktarından çok daha yüksektir. Nargileden solunan duman, sigara dumanına göre, CO, ağır metaller, polisiklik aromatik hidrokarbonlar, uçucu aldehitler gibi bir çok toksik maddeyi çok daha fazla içermektedir. Nargile kömürünün dumanı bile bu zehirli maddelerin bir kısmı için önemli bir kaynaktır.
SİGARA İÇMEYEN GENÇLER NARGİLEYLE ZEHİRLENİYOR
Türkiye`de gençler arasında nargile deneme ve kullanma oranları yüksektir. Sigaraya başlamamış gençler, kafelerin yarattığı sosyal ortamda nargileyi deneyerek nikotin bağımlılığı geliştirmekteler. Bu şekilde nikotin bağımlısı olup kafeye gittiklerinde nargile kullanmayı sürdürürken, geliştirdikleri nikotin bağımlılığı nedeniyle sigaraya başlamakta ve sigara bağımlısı gençlere dönüşmektedirler. Kafelerle ilgili gözlenebilir bazı özellikler (Yarı açık yarı kapalı sigara içilebilir alanlar yaratılması, üniversite etrafının nargile kafelerle dolması vb) üniversite gençlerini hedef alan ve tütün salgınını destekleyici etki yapan yeni bir nargile işinin ve kültürünün oluşturulduğunu düşündürmektedir.
Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk
"EKLENEN AROMATİK MADDELER, İÇİMİ KOLAYLAŞTIRIYOR"
“Nargile, son yıllarda hızla yayılan ve ülkemizi de etkileyen küresel bir halk sağlığı problemi oldu. Bu salgının yayılmasında nargile içimini kolaylaştırmak için eklenen aromatik katkı maddeleri çok etkili. Bu özellikle gençleri hedef alıyor. Kamuoyu sigaranın hastalık yapıcı ve öldürücü etkilerini çok iyi bilmesine karşın nargilenin benzer sonuçlarıyla ilgili farkındalığı çok düşük. Oysa nargile de bir tütün ürünüdür ve bütün tütün ürünleri gibi kanser, kalp - damar, solunum yolu hastalıkları gibi pek çok ölümcül hastalığa neden olur. 2014 yılında hazırladığımız kamu spotları öncesi ve sonrasında yaptığımız araştırmaya göre nargilenin sağlığa zararlı olduğunu düşünenlerin oranı toplam grupta yüzde 72 iken hazırladığımız spotların yayınından sonra yüzde 88'e çıkmıştır. TÜİK 2016 verilerine göre Türkiye`de 83.100 kişiyi sigara ve diğer tütün ürünlerinden dolayı kaybettik. Bunun yanında pasif etkilenmeden doğan hastalık ve zararlar ayrı acı veriyor. Kapalı alanlarda tütün ürünleri kullanımı yasağı toplumsal açıdan çok önemli bir kazanım. Yasaların uygulanmasını sağlamak ise hepimizin vatandaşlık görevi. Yeşilay olarak denetim mekanizmasının içine toplumu da katabilmek amacıyla Sağlık Bakanlığı ile Birlikte ‘Yeşil Dedektör` uygulamasını geliştirdik. Yasaların uygulanmasını sağlamak ve sağlığımızı korumak için medya ve kamuoyu desteği oldukça önemli. Nargilenin zararından toplumumuzu korumak için yaptığımız çalışmalara, kamuoyu farkındalığının artması ile daha etkin ve güçlü bir şekilde devam edeceğiz.”
Kaynak: habertürk