SARAYBOSNA - (AA) İslam'a bağlılığı ve fikirleri nedeniyle hapis yattığı yıllarda yaptığı tefekkürle adeta "gökyüzünün öğrencisi", kaleme aldığı eserlerle "yeryüzünün öğretmeni" olan Aliya İzetbegoviç, kitaplarıyla geleceğe ışık tutmaya devam ediyor.
Bosna Hersek'in bağımsızlık yolunda verdiği mücadelenin "bilge lideri" Aliya İzetbegoviç, doğumunun 93. yılının kutlandığı 8 Ağustos'ta eserleriyle de hatırlanıyor.
Bosna Savaşı'nın (1992-1995) kahramanlık hikayelerinde cesareti ve önderliğiyle ön plana çıkan Bosna Hersek'in ilk Cumhurbaşkanı İzetbegoviç, yaşadığı dönem ve sonrasında özellikle İslam dünyasında etki oluşturan "İslam Deklarasyonu", "Doğu ve Batı Arasında İslam" ve "Özgürlüğe Kaçışım" kitaplarıyla adeta "yeryüzünün öğretmeni" olarak insanlara eserlerinden sesleniyor.
Hayatta olduğu yıllarda gerçekleştirdiği konuşmalarından derlenen "Köle Olmayacağız" kitabı da dahil olmak üzere İzetbegoviç'in eserlerinin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, Arapça, Arnavutça ve Endonezce gibi dillerde tercümesi bulunuyor.
Derin bilgi birikimi ve dava mücadelesinde edindiği hayat tecrübesini fikriyatta harmanlayan İzetbegoviç, mütevazi kişiliği ve İslam yolundaki mücadelesi sebebiyle de adeta "Gökyüzünün öğrencisi" olarak Müslümanlara ilham oluyor.
Boşnak akademisyen ve yazar Samir Vildic, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aliya İzetbegoviç'in "çağa iz bırakan" bir şahsiyet olduğunu belirterek Aliya'nın zor zamanda Müslümanların gerçek duruşunu insanlara gösterdiğini ifade etti.
İzetbegoviç'in siyasetçiden öte düşünür olduğunun altını çizen Vildic, "bilge liderin" fikirleriyle sadece Bosna Hersek'teki Müslümanlara değil, bütün İslam dünyasına seslendiğini söyledi.
"Aliya yeniden diriliş çağrısı yaptı"
Vildic, İzetbegovic'in büyük bir düşünür ve İslam filozofu olduğuna dikkati çekerek "Aliya bir ilahiyatçı değildi ama bir ilahiyatçının yazamayacağı seviyede ilahiyat bilgisini kitaplarına yansıtabildi. Felsefe eğitimi almamıştı ama karşımıza bir filozof derinliğinde çıkabildi. Bir sosyolog değildi ama sosyolojiyle ilgili çok derin izler bıraktı." diye konuştu.
Vildic, İzetbegoviç'in eserlerini yazarken o dönemin popüler olan akımlarını da okuyup tespit ettiğini ve bunlardan faydalandığını dile getirdi.
Aliya'nın "İslam Deklarasyonu" kitabını Müslümanların mevcut durumunu göz önünde bulundurarak 1970'te yazdığını anımsatan Vildic, bu kitabın aslında bütün İslam alemine yapılan "yeniden dirilişin çağrısı" olduğunun altını çizdi.
"Ölçüsü hep İslam'dı"
Aliya'nın hapishanede yazdığı "Özgürlüğe Kaçışım" kitabında insanları sürekli düşünmeye davet ettiğini söyleyen Vildic, Aliya'nın bütün kitaplarını zor zamanlarda yazdığını ve dünyanın içinde bulunduğu durumu kağıda döktüğünü ifade etti.
Vildic, Aliya'nın aslında İslam düşünürleri zincirinin bir halkası olduğunu, kitaplarının hemen İngilizceye çevrildiğini ve İslam dünyasının bu kitaplardan faydalandığını dile getirdi.
Özellikle gençlerin Aliya'dan öğreneceği çok şey olduğunun altını çizen Vildic, "Rahmetli Aliya'nın verdiği mesajlar insanlık için, özellikle gençler için önemli. O her şeyden önce bir Müslüman'dı çünkü ölçüsü hep İslam'dı. Her zaman yaptığı şeyler Kur'an-ı Kerim'e, İslam'a uygun mu diye bakıyordu. Bizim de o şekilde hareket etmemiz lazım. Kendisi bunu hiçbir zaman bırakmamış." dedi.