Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) Zirvesi için Güney Afrika Cumhuriyeti'nin Johannesburg şehrine gitti. Johannesburg'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanında bir basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretine ve gündemdeki konulara ilişkin açıklamalarda bulundu.
BRICS üyeleri olan Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'nın, Türkiye gibi G-20 üyesi ülkeler olduğuna, Türkiye'nin bu ülkelerle çeşitli platformlarda iş birliklerinin ve ikili düzeyde güçlü ilişkilerinin olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin zirveye İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak davet edildiğini söyledi.
Zirveye iştiraklerinin, Türkiye ile BRICS arasındaki ilk yüksek düzeyli teması teşkil edeceğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS'in; dünya kara yüzölçümünün yüzde 27'sini, dünya nüfusunun yüzde 43'ünü ve dünya ekonomisinin de yüzde 23'ünü oluşturduğunu, BRICS ülkelerinin son 10 yıldaki küresel ekonomik büyümenin yüzde 50'den fazlasını sağladığını vurguladı.
Dönem Başkanı Güney Afrika'nın ev sahipliğini yapacağı zirvenin odak noktasının Afrika olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirve kapsamında kendisinin katılacağı oturumun temasının ise 'Küresel Güney-Güney İşbirliği' olacağını açıkladı. Zirvede güncel dünya meseleleri, gelir adaletsizliği ile mücadele, artan yıkıcı ticari rekabetler gibi uluslararası konuların ele alınacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uluslararası iş birliği ve yardımlaşmada uzun bir geçmişi olan Türkiye, güney-güney iş birliğinin en önemli unsuru olan kalkınma yardımları alanında dünyada önde gelen ülkeler arasındadır." diye konuştu.
Türkiye'nin, 2017 yılında 8,2 milyar dolar tutarındaki resmi kalkınma yardımıyla birinci sırada yer aldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zirveyi Türkiye ile BRICS arasındaki ilişkilerin ilerletilmesi bağlamında önemli bir fırsat olarak görüyorum. Zirve, aynı zamanda dönem başkanlığını yaptığımız İslam İşbirliği Teşkilatı'yla BRICS münasebetlerinin de gelişmesine katkı sağlayacaktır" dedi.
Güney Afrika'ya gerçekleştireceği ziyaret vesilesiyle, ayrıca BRICS üyesi ülkeler ve diğer davetli ülkelerin lideriyle ikili görüşmelerinin olacağını, Güney Afrika'nın önde gelen iş adamları ve buradaki Müslüman toplumun kanaat önderleriyle de bir araya geleceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca Pretoria Türk Büyükelçiliği'nin Kançılarya Binası'nın açılışını yapacağını da sözlerine ekledi.
"Afrika'nın kalkınma hamlesine katkı sağlamayı arzu ediyoruz"
BRICS Zirvesinden sonra Zambiya'ya günübirlik bir ziyaret gerçekleştireceğinin bilgisini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretinin; Zambiya'ya Türkiye'den Cumhurbaşkanı seviyesindeki ilk resmî ziyaret olacağını ve Afrika Kıtası ile Türkiye'nin her alanda ikili ilişkilerini geliştirme ve derinleştirme yönündeki iradesini ortaya koyduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Zambiya Cumhurbaşkanı Edgar Lungu'nun, Ankara'da düzenlenen göreve başlama törenine katılarak iki ülke arasındaki dostluğa verdiği önemi gösterdiğini belirterek Zambiya ziyaretinin aynı zamanda bir iadeyi ziyaret niteliği taşıdığını ifade etti.
Zambiya Cumhurbaşkanı Lungu ile baş başa ve heyetler arası görüşmeler yapacağını, yetiştirilebildiği takdirde iş adamları ile de toplantı yapacağını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu vesileyle iki ülke arasındaki iş birliğinin ahdi zemininin güçlendirilmesini, özellikle bazı anlaşmaların imzalanmasını da öngördüklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Afrika kıtasının, değişen dünyamızın geleceğini şekillendireceğini görüyorum. Daha adil ve eşit bir dünya için Afrika'yla birlikte hareket etmeyi ve bu anlamda Afrika'nın kalkınma hamlesine katkı sağlamayı arzu ediyoruz." şeklinde konuştu.
Toplantıda, basın mensuplarının gündemdeki konulara ilişkin sorularını da cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, BRICS zirvesinde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin'le yapacağı görüşme hatırlatılarak Tel Rifat'ın, PKK-PYD'nin kontrolünden ne zaman kurtarılacağı ve 30 Temmuz'da Suriye ile ilgili gerçekleşecek üçlü zirveden somut bir sonuç bekleyip beklemediği yönündeki sorulara şu cevabı verdi: "Şu anda Suriye'deki gelişmeler, gerek Tel Rifat olsun, gerek Münbiç olsun, bunlar istenilen istikamette henüz gelişmiyor. Şu anda istenilen istikamette gelişmiş olan tek yer Afrin'dir, Cerablus'tur, El Bab'dır, buralar belli bir yere oturdu, 4 bin kilometrekarelik bir alan tamamıyla kontrolümüzün altında. Tabii bazı görüşmeler, anlaşmaları Münbiç konusunda da yaptık, Tel Rifat'la ilgili aynı şekilde. Bu görüşmemizde tabii ki bunları A'dan Z'ye tekrar ele alacağız. Burada Dara konusu var ki en sıkıntılı olaylardan bir tanesi, bu konuyu tekrar gündemimize alacağız. İdlip konusu var, bunu tekrar ele alacağız. Çünkü buralarda her an her şey olabiliyor. Biz de istiyoruz ki, Suriye halkı artık bu saldırılardan ve özellikle de bölgedeki bazı örgütlerin acımasız saldırılarından da korunma altına alınmış olsun. Bunları görüşmek suretiyle teminat altına alalım istiyoruz."
"Bu ürünleri almadığımız zaman benim ülkemi kış boyu kim ısıtacak?"
Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) İran'a yönelik Ağustos ayı itibariyle başlayacak yaptırımlarına Türkiye'nin tavrının ne olacağının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: "Yaptırımlarla ilgili her şeyden önce şunu bilmemiz lazım: Yani bizim ABD nasıl bir stratejik ortağımız ise, nasıl bir model ortağımız ise, bizim dünyada diğer stratejik ortaklarımızla olan ilişkilerimizde de onlarla ilişkiyi kesmek bir defa bizim ülkeler arasındaki bağımsızlık anlayışımıza ters düşer. Hem komşumuz olacak, bunun yanında stratejik ortaklığımız olacak, çünkü onlardan öyle ürünler biz alıyoruz ki, bu ürünleri almadığımız zaman benim ülkemi kış boyu kim ısıtacak? Aynı şekilde burada 'kazan-kazan' esasına göre birçok gelişmeler var, bunları nereye koyacağız? Biz bunları Sayın Obama döneminde de zaten ABD'ye açık, net söyledik. Şu anda da aynı şeyi söylüyoruz ve bunları farklı yerlerden ulaşmak suretiyle bizlere iletmek, bu da tabii bizleri ayrıca üzmektedir. Ve bu konuda gerek Senatonun, gerek Temsilciler Meclisi'nin içindeki siyasi noktadaki rekabetler de Türkiye üzerinden olması bizi ayrıca üzmektedir. Fakat şu ana kadar Sayın Başkan gerçekten bu konularda iyi bir duruş sergilemiştir. Ben bu duruşunun bundan sonraki süreçte de devam edeceğine inanıyorum. Gelen heyetler bizim buradaki arkadaşlarımızla yaptıkları görüşmelerde gerekli olan bizim düşüncemizi almışlar ve bu şekilde dönmüşlerdir. Temenni ederim ki, yanlış adımlar atılmamış olsun."
"Atanmış olan tekrar görevden alınabilir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemiyle birlikte çeşitli atamaları zaman zaman peyderpey görüyoruz. Son olarak bugün de iki yeni ihdas edilen başkanlığa atama yapıldı. Bir yandan da kurul ve ofisler merak ediliyor. Bu konudaki çalışmayı tamamladınız mı, bu isimleri ne zaman kamuoyuyla paylaşacaksınız?' sorusuna verdiği cevapta Güney Afrika ve Zambiya ziyaretlerine gidiş ve dönüşte bu konuyu çalışmaya devam edeceklerini; yapılanmanın 10-15 gün içerisinde tamamlanabileceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları ekledi: "Bir de tabii bu işin bu sistemde nihai noktası yoktur, her an her şey olabilir, bunu bilmeniz lazım. Atanmış olan da tekrar görevden alınabilir. Çünkü biz burada başarıyı bir defa öncelikli olarak öne alıyoruz. Çünkü başarılı olmaya mahkûmuz. Başarısızlık bu sistemde bizim kitabımızda yer almıyor, başarılı olacağız, işin olmazsa olmazı bu."
Basın toplantısının ardından Güney Afrika'ya hareket eden Cumhurbaşkanı Erdoğan; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ankara Valisi Ercan Topaca ve diğer ilgililer tarafından uğurlandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Güney Afrika ve Zambiya ziyaretlerinde; eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, MHP Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir de eşlik ediyor. (İLKHA)