Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 15 yıl önce İbrahim Kılınç'ın hayatını kaybettiği olayın ardından Kılıç ve Karahan aileleri arasında başlayan kan davası hayırseverlerin araya girmesiyle bugün barışla sonuçlandı.
İki ailenin kirvesi olan Mehmet Şerif Özkan'ın aracılığıyla barışma kararı alınırken, 15 yıldır süren kan davası, verilen barış yemeği ile bugün sonlandırıldı.
Bir düğün salonunda verilen barış yemeğine her iki aileden çok sayıda kişi, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, kanaat önderleri, aşiret reisleri, kurum amirleri ve halktan oluşan binlerce kişi katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan barış yemeğinde, her iki ailenin ileri gelenleri el ele sıkışıp, dualar ettiler.
"Ölünceye kadar ailelere minnettar kalacağım"
İki ailenin barışmasına vesile olan Mehmet Şerif Özkan barış yemeğinde bir konuşmada bulundu.
Hem ailelere hem de katılımcılara teşekkür eden Özkan, "Benim kadim aile dostlarımın sağduyularına güvenerek hiç yılmadan ve bıkmadan yaptığımız girişimlerin ardından bugüne geldik. Bu barış tesis edildiği için ben her iki aileye ölünceye kadar minnettar kalacağım." dedi.
"Yöremizdeki tüm kan davaları bu şekilde sona ermeli"
Karahan ailesi adına konuşan Avukat Mehmet Karahan, "Bu insanların hepsi birbirinin dostu ve akrabasıdır. Bu mutlu günde hepinizin bir arada olması bizi daha çok mutlu etmiştir. Yöremizdeki tüm kan davalarının bu şekilde bitmesiyle hepimizin mutluluğu artacaktır." diye konuştu.
"Dinimizin emrettiği gibi birbirimize sahip çıkmak zorundayız"
Kılınç ailesi adına konuşan AK Parti 23. Dönem Mardin Milletvekili Halit Demir, "Bugün hep birlikte husumeti, kini ve nefreti geride bırakarak, aramızdaki sevgiyi ve rahmeti diriltecek önemli ve hayırlı bir adım atıyoruz." dedi.
Yaşadıkları veya bundan sonra yaşanmasını istemedikleri acı ve kötü hadiselerin kimseye yarar getirmeyeceğini dile getiren Demir, şunları söyledi:
"Bu acılar hepimizi ve çevremizdeki dostlarımızda dâhil herkesi rahatsız ve huzursuz edeceği gibi bizi de memleketimizi de geri bırakmaktan başka bir işe yaramıyor. Dinimizin emrettiği gibi birbirimize sahip çıkmak zorundayız. Geçmişte yasanmış hataların ve kazaların bir daha tekrar etmemesi için bize görevler düşüyor. Hiç kimseye menfaati olmayan bu cehaleti bitirmek, her türlü fitneyi ve fesadı ortadan kaldırmak hepimizin en önemli görevidir. Bunun için hepimiz daha dikkatli olacağız ve aramızdaki güzelliklerin artması için daha çok uğraşıp dua edeceğiz. Aramızdaki kardeşlik hukuku ve birlikte yasamak için bugün buradayız. Bunun için burada bulunan herkesin büyük bir hayra vesile olduğunu bilinmesini istiyorum. Rabbimize, bu birlik ve kardeşliğin büyümesi için dua ediyoruz, bu hayır yolunda emeği gecen herkese tekrar teşekkür ediyorum. Allah hepimizden razı olsun."
"Kan davaları kanayan yaramızdır"
Bölgede yıllardır süregelen kan davalarının toplumun kanayan bir yarası olduğuna dikkat çeken Kızıltepe İlçe Müftüsü Masum Taşçı ise "Zor bir bölgede, ilde ve ilçede yaşadığımızın farkındayız. Kan davaları, kavgalar ve dargınlıklar kanayan yaramızdır. Bunların tümünün izalesi noktasında büyüklerimize büyük iş düşmektedir. Başta devlet ricali, mülki idare amirleri, ailelerimizin büyükleri, kanaat önderleri, STK temsilcileri, bilim ve eğitim adamlarının bu hususta büyük fedakârlıkta bulunmaları gerekiyor. Gençlerimizden de istirhamımız, büyüklerin gösterdiği yolda yürüyüp tavsiyeleri doğrultusunda hareket etmeleri ve husumetlerin olmasına mahal vermemeleridir." diyerek barışın tesis edilmesi noktasında herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini belirtti.
Müftü Taşçı, konuşmasını dua ile bitirdi. Program verilen barış yemeğiyle son buldu.(M. Salih Keskin - İLKHA)