Mahkeme, Yargıtay tarafından dosyanın usulden bozulduğunu, bu nedenle sanığın yeniden savunması alınmadan da yargılamaya devam edilebileceğini, daha önce aynı mahkenin verdiği 3 nolu ara kararından vazgeçilerek, yargılamanın devamına oy birliği ile karar verildiğini hatırlattı.
Savcı, Zana hakkında Yargıtay’ın bozma kararı öncesi verdikleri esas hakkındaki mütalaasını tekrarlayarak, sanığın örgüt üyeliğinin doğrudan yasadışı terör örgütü üyeliği kapsamında kaldığının tespit edildiğini, sanığın 9 kez örgüt propagandası, bir kez örgüt üyeliği suçunu işlediği gerekçesiyle toplam 55 yıl hapis cezası ile cezalandırılması talebinde bulundu.
Leyla Zana’nın avukatı Fethi Gümüş ise, savcılık mütalaasına itiraz ederek, "İddia makamının aleyhe olan esas hakkındaki mütalaasına katılmıyoruz. Önceki savunmalarımızı tekrar ediyoruz. Müvekkilim Ankara’da olduğu için duruşmaya katılmadı. Bundan sonraki yargılamada müvekkilimin yokluğunda yargılamanın yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarına dosyayı incelemek üzere süre vererek, duruşmayı 24 Mayıs tarihine erteledi.
RADİKAL