Adıyaman MAZLUMDER Şubesi 28 Şubat ve FETÖ yargısı tarafından mağdur edilen kişilere dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması düzenledi.
Dernek binasında yapılan basını açıklamasını Adıyaman MAZLUMDER Şube Başkanı İbrahim Halil Kıran okudu.
Türkiye siyasi tarihi açısından yeni bir döneme girildiği bu günlerde, eski dönemin en önemli sorun alanlarından birisi olan ve etkisi birçok açıdan halen devam eden yargı sorunu ile yargı sorunundan kaynaklanan mağduriyetlerin dile getirilmesi gerektiğini belirten Kıran, "Kişilere karşı işlenen adli suçların af bağlamında tekrar gündeme getirildiği bu günlerde, 28 Şubat'ın brifingli yargısının ve bu yargının tahkim ettiği zemine basarak büyüyen paralel yargının hukuksuz kararları ile devlete karşı suç işlediği iddiası ile 20 yılı aşkın sürelerdir cezaevlerinde tutulan 28 Şubat Mahpuslarını gündem etmemek olmazdı.Üzerinden geçen 21 yıla rağmen 28 Şubat'ın çaldığı hayatların hesabının sorulmamış olduğunu, 20 yılı aşan sürelerle cezaevlerinde tutulan 600'e yakın mahpus ve bu mahpusların aileleri için darbenin devam ettiğini unutturmak olmazdı." dedi.
Suçlamalarda kullanılan dijital kayıtların ve hiçbir geçerliliği olmayan belgeler ve işkence altında alınan zoraki imzalar ile müebbet hapis cezasına çarptırılan insanların derhal serbest bırakılması gerektiğinin altını çizen Kıran, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Beraat etmesi gerekirken bir torba dosyaya dahil edilen; en ağır yorumda bile adli nitelikli süreli hapis cezası alması gerekirken siyasi nitelikli müebbet hapis cezası verilen; oynanmış dijital kayıtlarla cezalandırılan; avukatsız ve işkenceli sorgulamalarda imzalatılan sahte ifade tutanaklarına dayanılarak gençlikleri ellerinden alınan; toplumsal zemin oluşturmak adına ev ya da işyerlerine yerleştirilen sahte delillere dayanarak aşağılık iftiralarla suçluymuş gibi medyanın önüne atılan 28 Şubat mahpuslarına özgürlük talebiyle bir kez daha buradayız.
Cumhurbaşkanı'nın defalarca dillendirdiği, TBMM'de de defalarca gündeme gelen bu hukuksuzluğun yeni dönemde ertelenmeden ilk iş olarak çözülmesini ve 28 Şubat mahpuslarının Kurban bayramını aileleriyle birlikte geçirmelerini bekliyoruz.
Kendilerini tutuklayanlar tutuklu hale geldiği halde af talebinde bulunmayan, vakur ve onurlu bir duruşla haklarını arayan bu insanların ve bu insanların ailelerinin hak taleplerine kulak vermek ve gereğini yerine getirmek, açıktır ki başta yargı, iktidar ve TBMM olmak üzere herkesin üzerine düşen önemli bir görevdir."
"İş yoğunluğu bahane değildir"
"Ömürleri tükenen insanların iş yoğunluğu bahanesi ile halen 21 yılı aşkın bir süredir içeride haksız ve hukuksuz şekilde özgürlüklerine pranga vurulan mazlum ve mustazafların içeride kalmasının önünde hiçbir bahane olamaz." vurgusunu yapan Kıran, "MAZLUMDER olarak, brifingli yargılamaların kötü mirasını devralan mevcut mahkemeleri, iş yoğunluğu bahanesini bir tarafa atarak, gerekirse gecelerini gündüzlerine katarak bu sorunu çözmeye davet ediyoruz. 28 Şubat sürecindeki siyasi yargı kararlarının iptal edilerek 28 Şubat'ın brifingli, siyasi yargılamalarının yok sayılmasını talep ediyoruz. 28 Şubat mahpuslarının hiçbir bahane ya da erteleme olmaksızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı. (Cemil Özdaş - İLKHA)