Eski medya düzeninin üç kalemşörünün İskoçya’da bedava bir gezide etek giyip poz vermeleri medya dünyası için “haberin alası” değil midir? Öyledir.Son bir haftadır “etekli kalemşörler” tartışması yaşanıyor.
Bugün de Hürriyet’ten Mehmet Y. Yılmaz tarafı olduğu tartışmaya “Gereksiz polemik” demiş.
Etek giymeyi, “Yabancı ülkelere gittiğimde yerel giysileri denemekte bir sakınca görmem. Milyonlarca insanın kendi ulusal kültürlerinin bir parçası olarak giydikleri bir giysiden neden rahatsızlık duyayım ki?” ifadesiyle gerekçelendiren Yılmaz, “Kiltli fotoğraflarımızı görünce akıllarına sadece bacaklarımıza bakmak gelmiş, iki üç gündür bununla meşguller.” diye de tepki göstermiş.
Yazısında başörtüsü ve başörtülü kadınlara da saygısızlık yapan Yılmaz, “Bu tiplerin çevrelerindeki kadınların neden her yerlerini kapatarak, sıkı sıkıya örtünmeleri gerektiğini böylece bir kez daha anlamış oldum. Çünkü belli ki akılları başka hiçbir şeye çalışmıyor.” ifadesiyle çirkinleşmeyi de ihmal etmemiş.
O fotoğrafı ilk kez gündeme getiren Akşam yazarı Nagehan Alçı’ya da şöyle bir tepki göstermiş:
“Erkek olanların böyle yazmalarına şaşırmadım ama elde ettiği fotoğrafı yayımlarken aynı espriyi yapmaya çalışan bir kadın yazarı ise hiç anlayamadım. Böyle bir fotoğrafa bakıp da ‘eteklik’ ve ‘bacak güzelliği’nden başka bir şeyin aklına gelmemiş olması tuhaf! Belli ki ‘maço kültürün’ etkisinden uzak kalmayı başaramamış, yazık.”
Hanut gezide etek giyip, bir de üzerine poz veren Yılmaz’ın beyni herhalde kısa devre yaptı?
“Böyle bir fotoğrafa bakıp da ‘eteklik’ ve ‘bacak güzelliği’nden başka bir şeyin aklına gelmemiş olması tuhaf!” da ne demek?
O fotoğrafa bakınca görünen sadece bacak ve eteklik…
Anlaşılan Mehmet Y. Yılmaz eteği asıl kafasına geçirmiş, algıları ve muhakeme yeteneği kararmış…
Eteklik tartışmasını fırsat bilen "kalemşör" başörtüsüne de nefretini sergilemekten geri durmamış.
medyagundem.com