24 Haziran seçimlerine sayılı günler kalırken HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili adayı Mehmet Ali Doyar, çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Pazar günü yapılacak seçim çalışmaları kapsamında sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere, esnafı ve vatandaşları ziyaret ederek HÜDA PAR'ın vaatlerini anlatan Doyar, Memur-Sen Gaziantep Şubesi'nde kamu çalışanları ile bir araya geldi.
Gaziantep İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat ve beraberindeki partililerle birlikte Memur-Sen'i ziyaret eden Doyar'ı Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı sendikaların şube başkanları, yönetim kurulu üyeleri ile çok sayıda kamu çalışanı tarafından karşılandı.
Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mithat Sevin'in de hazır bulunduğu ziyarette önemli mesajlar verildi.
Sıcak bir ortamda ve karşılıklı sohbet havasında geçen ziyarette konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili Adayı Mehmet Ali Doyar, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Dünyanın bir imtihandan ibaret olduğunu belirten Doyar, "Her ne konuşursak ve her ne yaparsak tüm bunların hepsini merkezinde hatta başlangıç noktasına imtihanı yerleştirirsek öyle zannediyorum ki; asıl derdimizin bu imtihanı kazanmak olduğunu, dolayısıyla söylediklerimizin, yaptıklarımızın buna göre şekil alacağını ve biz istikamet üzere yol alacağımızı düşünüyorum." dedi.
Müslümanların siyasi alanda mutlaka yapmaları gereken temel vazifelerinin bulunduğunu belirten Doyar, "Boşlukları doldurma konusunda, yetersizlikleri tamamlama konusunda, yapılması gerektiği halde yapılamayanları da yapma konusunda en azından bir irade ortaya koyma hususunda vazifelerimizin olduğunu düşünerek bu yola girdik. Rabbim bizlere yanlış bir şey yaptırmasın ve söyletmesin. Bizim derdimiz bu." diye konuştu.
HÜDA PAR'ın Maide süresinin 2'nci ayetinde yer alan "İyilik ve takva üzerine birbirinizle yardımlaşın. Kötülük ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın" ayeti düstur aldıklarını belirten Doyar, sözlerine şöyle devam etti:
"Şu anda siyasi parti olarak biz hükümete, hükümetin başında bulunanların baştan aşağıya kadar siyasi partilerle ve yetkilerle konuştuğumuz zaman çok ısrarlı bir şekilde sürekli vurguladığımız bir konu var. Biz diyoruz ki; bu memlekette bunun eksikliğini, bununla beraber bunun burukluğunu ve ezikliğini hissediyoruz. Bu memleket öyle rastgele bir memleket değil. Derin tarihi kökleri olan, büyük bir dünya medeniyeti olan ve yıllarca da dünyayı idare eden bir memleketin varisleriyiz."
"Memleketin bütün meseleleri siyasi partilerin birinci önceliğidir"
"Bu memleketi idare edenlerin ciddi sorumlulukları vardır" diyen Doyar, bu toplumu idare etme ve yönlendirme konusunda en büyük sorumluluk sahiplerinin siyasi partiler olduğuna vurgu yaparak, "Çünkü siyasi partilerin hepsi bize göre nihayetinde memleketi idare etmeye ve yönlendirmeye aday yapılardır. Bundan dolayı siyasi partilerin sahip olması gereken temel vasıfları vardır. Bunlar mutlaka bizim dikkate almamız lazım ve siyasi partilerin bize göre daha kuruluş aşamasında iken kesinlikle bu memlekete hizmet etme üzere yola çıkmaları gerektiği bilinciyle ilk adımları atmaları gerekiyor. Siyasi partiler mademki; memleketi yönetmeye aday ve talip yapılardır. O zaman kesinlikle siyasi partilerin memleketin bütün meselelerini top yekûn doğrudan muhatap almaları, memleketin bütün meseleleri siyasi partilerin birinci öncelikli ve aynı zamanda bütün siyasi partilerin de ortak meselesidir. Ben bir siyasi parti olarak memleketin bazı problemlerini önceliyor onunla ilgileniyorsam diğer bazı meseleleri beni ilgilendirmiyorsa ben memleketi yönetme noktasında ehliyet ve liyakat sahibi değilim demektir. Bütün meseleler bizi doğrudan tümüyle ilgilendirir." ifadelerini kullandı.
"Siyasi partiler birbirlerine rakip olabilirler ama düşman olamazlar"
Siyasi partilerin birbirine düşman değil, rakip olduğunun altını çizen Doyar, "Siyasi partiler kesinlikle sebep ne olursa olsun birbirlerine rekabet edebilir, rakip olabilir ama düşmanlık yapamazlar. Siyasi partiler birbirleriyle düşman olmaz, sorunlu bir dil kullanmaktan uzaklaşırlarsa üslupları bozulur ve tavırları yaralar. Dolayısıyla tabana da bunlar yansır insanlarımız kutuplaşmaya doğru gider her seçim döneminde maalesef bunların yansımasını görüyoruz. Bu sene HÜDA PAR olarak çok çaba sarf ettik. Partilerle görüşmeye çalıştık, ifade etmeye çalıştık, çok dua ettik. Sürekli dile getirdik. Buna rağmen maalesef bazı yerlerde olaylar oldu. Suruç'taki hadise malumunuzdur. Siyasi partiler evet birbirlerine rakip olabilirler ama düşman olamazlar. Ama bu rekabet içerisinde böyle bir anlayış ortaya koymaları gerekir ki kesinlikle sırf muhalefet anlayışı içerisinde hareket eden 'her şey yanlış' damgasını vurmak ve her şeye her halükarda muhalefet etme anlayışına giremezler. Bize göre bu yanlıştır." diye konuştu.
"Biz doğru yapandan 'Allah razı olsun' deriz"
Siyasi partilerin doğrularda mutlaka birleşebilmesi gerektiğini belirten Doyar, "Bunu bile yapamıyorsa hiç olmazsa o doğruları kesinlikle karşı çıkma onları yerme, kötüleme ve kötülemek durumuna da asla girmemelidir. Ama yanlışlar varsa da hikmeti elden bırakmadan, kesinlikle sorumlu dilden ve üsluptan vazgeçmeden yapıcı bir şekilde uyarmanın gayreti içerisine girmelidir. Doğru çünkü hepimizin malıdır. Hepimizin doğru yapma iddiasında isek biri doğru yaptığı zaman biz yaptık, doğru bizim elimizle icra olacak diye bir kaide yoktur. Biz doğru yapandan 'Allah (Celle Celaluhu) razı olsun' deriz doğrunun yanında dururuz ve durmamız da gerekir." diye belirtti.
"Siyaset yönetme sanatıdır"
Siyasetin yönetme sanatı olduğunu belirten Doyar, "Ama yanlış yönetme sanatı olamaz. Nihayetinde biz böyle düşünüyoruz. Siyaset kurumu sürekli uyarmamıza rağmen, gayret ve çaba sarf etmemize rağmen değişmediğinden dolayı mutlaka HÜDA PAR veya HÜDA PAR gibi bir yapının olması lazım." dedi.
"Biz Siyonist rejimi devlet olarak kabul etmiyoruz"
Doyar, "Biz siyonist rejimi devlet olarak kabul etmiyoruz. Onun için adını da elimizden geldiği kadar anmıyoruz. Çünkü bir işgal rejimidir. Oradaki kutsallarımızı çiğniyor. Müslüman kardeşlerimizin kanına giriyor, evlerini yıkıyor. Şu anda dikkat edin dünya ülkeleri içerisinde çoğu tarafından 'devlet' olarak kabul görmüş. Ama sınırları belli olmayan bir 'devlettir.' İslam coğrafyalarının kalplerine saplanmış bir zehirdir gibi duruyor. O zaman bunları tanımaktan vazgeçelim. Hadi tanımaktan vazgeçemediğiniz ilişkilerimizi gözden geçirelim." çağrısında bulundu.
Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, HÜDA PAR'a başarılar diledi.
Ziyaretin sonunda Gök, Doyar'a Tarihi Antep Kalesi resminin bulunduğu bir saat hediye etti. (İbrahim Koçyiğit - İLKHA)