24 Haziran Genel Seçimler öncesi basın kuruluşlarını ziyaret ederek açıklamalarda bulunan Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Adayı Zekeriya Yapıcıoğlu, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
Partisinin talebi doğrultusunda bağımsız milletvekili adayı olmak için partisinden ve genel başkanlık görevinden istifa ettiğini belirten Yapıcıoğlu, seçimlerin sonucu ne olursa olsun 25 Haziran'da HÜDA PAR'a döneceğini söyledi.
Siyasi partilerin ittifak yoluna gittikleri süreç hakkında HÜDA PAR'ın takındığı tavrı anlatan Yapıcıoğlu, "AK Parti ile görüşmelerimizde ittifaklar gündeme geldi. Biz biliyoruz ki daha önce Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 'Biz MHP ile ittifak yaptık ve başka partiler de gelebilir.' şeklinde bir açıklaması olmuştu. MHP'nin de 'Cumhur ittifakı, AK Parti ile MHP arasındaki bir ittifaktır, üçüncü partilere kapalıdır.' diye cevabı olmuştu. Bu açıklamayı da biliyorduk. Bize bu teklif gelince eğer kendi logomuzla ittifak içerisinde yer alabilirsek bunu partimizin yetkili kurullarında değerlendirebileceğimizi söyledik. Bize bu yolun kapalı olduğunu söylediler. Eğer istersek Büyük Birlik Partisi ile olduğu gibi kendi listelerinden bize yer vereceklerini söylediler. Neticede bir anlaşma çıkmadı." dedi.
"Diğer partilerin elindeki medya imkânları bizde olsa hepsini sollayıp geçeriz"
Başbakan Binali Yıldırım'ın, katıldığı bir televizyon programında HÜDA PAR'la ilgili "Kararlarını vermişler. Göreceğiz ne kadar oy aldığını da ne kadar önemli olduğunu da. Herkes kendini ağırdan satıyor." şeklindeki sözlerinin sorulması üzerine Yapıcıoğlu, şunları söyledi:
"Biz kimseyi zorlamadık. Hatta bizden onlara bir teklif gitmedi, onlardan bize teklif geldi. Biz 'Eğer bu teklif siyasi bir ittifak olacaksa ve kendi logomuzla orada yer alabileceksek bunu değerlendirebiliriz.' dedik. Onlar, bu kapının kapalı olduğunu söylediler. Sebebini de söylemediler. Biz de sormadık, peşine de düşmedik. Büyük Birlik Partisi'nin kabul ettiği şekilde bir ittifakı da uygun görmedik. Neticede ittifak çıkmadı. Şunun şurasında dört gün kaldı ve hep beraber göreceğiz. Biz kendimizi dev aynasında görmüyoruz, ayaklarımız yere basıyor. Potansiyelimizin ne olduğunu, halkımızın bize ne kadar teveccüh gösterdiğini, bizi ne kadar tanıdığını çok iyi biliyoruz. Gerçekçiyiz fakat şunu da biliyoruz: Eğer diğer partilerin ellerindeki medya imkânları bizde olsa emin olun biz hepsini sollayıp geçeriz. Ben o inançtayım. Çünkü bizim kumaşımız çok kaliteli, bizim programımız çok kaliteli."
"Herkes adaletini kendi eliyle tesis ettiği için millet bu hale geldi"
Sadece Kürtlere, Kürtlerin muhafazakâr kesimine hitap eden bir parti olmak gibi hedeflerinin bulunmadığını anlatan Yapıcıoğlu, adaletin, kendileri için birinci öncelikli hedef olduğunu ifade etti.
Adaleti yeniden tesis etmek için yola çıktıklarını anlatan Yapıcıoğlu, "Adalet arıyoruz ve adaletsizlik diz boyu, yani sadece bir alanla ilgili değil. Siyasette bir adaletsizlik var mı? Yüzde on seçim barajı, işte Hazine yardımından bazı partilerin faydalanması. Siyasetin medya gücünden faydalanması noktasında bir adaletsizlik var mı? Seçim dönemi şimdi, TRT kamunun malı değil mi? 8 parti seçime katılıyor. Peki, bu 8 partinin her birine 10'ar dakika, iki kez 10'ar dakikalık propaganda yapma hakkı tanıyor. Diğerlerine? Hadi grupları olduğu için ekstradan bir daha bu hak tanınıyor. Şimdi biz bütün partilerle bir seçime gidiyoruz değil mi? Bir sonraki parlamentoda kimin grubu olacağı belli mi şimdiden? Ama şu anda grubu olanlar her gün televizyonu kullanıyor. Ben sadece iki kez kullanabiliyorum veya benim partim iki kez kullanabiliyor. Adliyelerde 16 sene önce cezaevinde olanların sayısı 55 binken, şimdi 255 bin. Yani 200 bin gibi bir artış var. 16 yılda bunların içerisinde de cezası kesinleştiği halde cezaevinde yer olmadığı için yakalanmayan yani dışarıda olmasına göz yumulan 800 bin civarında insandan bahsediliyor. Şu anda ceza mahkemelerinde devam eden 7,5 milyon dosya var. Yani ne için? Adalete olan güveni sarsılmış. Herkes adaletini kendi eliyle tesis ettiği için millet bu hale geldi. Sosyal adalet var mı? Gelir dağılımında adalet var mı? Vergi yükünün paylaşılmasında adalet var mı? Eğitimde fırsat eşitliği var mı? Anadilde eğitim hakkı veriliyor mu? Bunların hepsine cevaplar: Hayır yok. Adalet yok ve biz,'Adaleti herkes için istiyoruz.' diyoruz." ifadelerini kullandı.
"HÜDA PAR'ın programı bir medeniyet projesidir"
Projelerinin bütün memleketi ilgilendirdiğini kaydeden Yapıcıoğlu, "Bizim projelerimiz bütün memleketi ilgilendiren, bütün insanlarımızı kucaklayan ve herkesin her türlü sorununa çözümler arayan bir partiyiz. Diyarbakır'da Rudaw TV'nin bir paneli vardı. Birisi kalktı bir eleştiri yöneltti. 'Sizin parti programınız sistemin köşe taşlarını iyice yerleştirmek için baştan sona programlanmış bir şey.' dedi. Ben, 'Siz bizim parti programımızı okudunuz mu?' deyince 'Hayır.' dedi. 'Okumadığın bir programın böyle olduğunu nereden çıkarıyorsun?' dedim. 'Yani seni bu düşünceye götüren şey ne?' deyince, öğrendik ki kulaktan dolma bilgilerle konuşuyor. Biz AK Parti'yi ziyaret ettikten sonra iadeyi ziyaret için bizi ziyaret eden Bülent Arınç, -tam da partimizin kuruluş yıldönümüne denk gelmişti- bütün gazetecilerin huzurunda şunu söylemişti: HÜDA PAR'ın programını okudum. HÜDA PAR'ın programı sadece bir parti programı değil, bir medeniyet projesidir." şeklinde konuştu.
"Lütfen nezih bir üslup kullanın"
Siyasetçilerin üslubunun ayrıştırıcı değil, bütünleştirici olması gerektiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Zaten millet barut fıçısına dönmüş. Bunun çok sebebi var. Yani böyle patlamak için adeta bir bahane arıyor. Şimdi eğer üst makamda bulunanlar üslubu sertleştirirse aşağıya bu çok şiddetli bir şekilde yansır. Biz bu uyarılarımızı gittiğimiz yerlerde de yaptık, 'Lütfen nezih bir üslup kullanın!' dedik. Kim fazladan 3-5 oy almak için toplumu geriyorsa, kutuplaştırıyorsa o topluma düşmanlık yapıyor, her kesime düşmanlık yapıyor. Bizim inancımız budur. Biz bunu söylüyoruz."
"Gençlerle ilgili projelerimiz var"
Yapıcıoğlu, gençlerle ilgili projelerini anlatarak, "Eğitim iyi planlanmıyor, yazboz tahtasına dönmüş. Eğitimde fırsat eşitliği yok. Zorunlu askerlik gençlerin önemli sorunlarından bir tanesi. 'Zorunlu askerlik kaldırılmalıdır.' diyoruz. Profesyonel orduya geçilmeli. Yani sadece bedelli askerlik ile değil. 'Bedelli askerlikte' sadece parası olmayan askere gidiyor. 'Parası olmayan da istemiyorsa askere gitmesin.' diyoruz. Genç işsizlik mesela, bizim bölgemizde Türkiye ortalamasının iki katı, her iki gencimizden bir tanesi işsiz. Hatta bu oran yüzde 54.Yüzde 54'ü işsiz olan bir gençlikten bahsediyoruz. Yani okul okumadığı halde hiçbir yerde çalışmayan gençlerden bahsediyoruz. Çalışamayan gençlerin bir de aile kurma problemi var. Buna ilişkin de ayrı bir projemiz var. Mesela şu andaki mevcut kanunlara göre geride mirasçı bırakmadan vefat edenlerin mirasları doğrudan doğruya devlete kalıyor. Biz diyoruz ki bir fon oluşturalım ve bunları oraya aktaralım. Nesli devam etmediği için, çocuğu olmadığı için, yakın akrabası olmadığı için mirası devlete kalan kişilerin mirasını, neslini devam ettirmek isteyen gençlere verelim.'Onları evlendirelim.' diyoruz. Bu fona başka kaynaklar da oluşturalım. Gençlerimizi evlendirme konusunda onlara yardımcı olalım. Mutlaka eğitimin çok iyi planlanması lazım. Bazı alanlarda eleman arayanlar eleman bulamıyor. Bazı alanlarda çok ciddi bir şişme var. Diplomalı işsizlerin sayısı artıyor. Bir şey daha, OHAL'den dolayı güvenlik soruşturmaları çok ciddi can yakıyor. İş bulanlar, eften püften sebeplerle bazen işlerinden oluyor. Mülakatların kaldırılması gerektiğini söylüyoruz. Bir dönem mülakatlar kalktı. O dönemde de soruların çalındığını, ciddi adaletsizlikler olduğunu gördük. Ne zaman adalet gelecek bu memlekete?" dedi.
"Coşkulu bir miting olmasını temenni ediyorum"
Yarın saat 16.30'da İstasyon Meydanı'nda miting yapacağını sözlerine ekleyen Yapıcıoğlu, "Biz bütün milletimizi bekliyoruz. İnşallah daha geniş bir zaman diliminde orada mesajlarımızı bütün toplum kesimlerine net bir şekilde vermeyi düşünüyoruz. Coşkulu bir miting olmasını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.
"Diyarbakır'da nasıl bir seçim sonucu görüyorsunuz 25 Haziran'da?" sorusuna Yapıcıoğlu, "Temas ettiğimiz vatandaşlarda şunu görüyoruz. Hangi partinin tabanı olduğunu bir kenara bırakarak söylüyorum. Bütün partilere oy verecek kişiler, hatta o partilerinin yetkilileri hepsi şunu söylüyorlar Diyarbakır'ın 12 vekilinden bir tanesi siz olacaksınız. Geriye kalan 11 vekilin dağılımına artık bakacağız. Hesaplar karışık. Kimse o konuda bu işe akıl sır erdiremiyor diyelim." şeklinde cevap verdi. (İLKHA)