Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Adayı Zekeriya Yapıcıoğlu, merkez Bağlar ilçesinde bir iftar programına katıldı. İftar masalarındaki vatandaşlarla yakından ilgilenen Yapıcıoğlu, yaşlı ve çocuklara ise özel ilgi gösterdi.
İftardan önce kısa bir konuşma yapan Yapıcıoğlu, faize dayalı ekonomi sisteminin terk edilmesi gerektiğini belirtip "kapitalist ekonomi teorisinin" okullarda "ekonomi ilmi" olarak okutulmasının ekonomi ile ilgili sorunların başında geldiğini söyledi.
Yapıcıoğlu, "Allah rızası için bedenlerimizi gün boyu yemeden ve içmeden kestik, kendimizi orucu bozan şeylerden uzak tuttuk. İnşallah diğer uzuvlarımızı, gözümüzü, dilimizi de haramlardan uzaklaştırdık. Rabbim hepinizin oruçlarını kabul etsin. Şunu unutmayalım ki dünyanın farklı farklı bölgelerinde Ramazan ayının dışında da yiyecek bir şey bulamadığı için gün boyu bir şey yiyemeyen insanlar var. Memleketleri savaş ortamına sürüklendiği için kendilerinin bu savaşta hiçbir dahli olmamasına rağmen, kendileri savaş istememesine rağmen emperyalistlerin çıkarları öyle gerektirdiği için onların yerli ve işbirlikçi piyonları tarafından çıkarılan kaos ve karışıklıklardan dolayı veya yeraltı ve yer üstü zenginlikleri, servetleri talan edildiği için açlık çeken kardeşlerimizi var. Kendimizi Allah rızası için yemeden ve içmeden kestiğimizden dolayı o aç olan kardeşlerimizi iyi anlıyoruz. Ramazan ayından sonra da bu halimiz devam etsin. Yine açlık çeken kardeşlerimizin çektiklerini hatırlayalım. Bu zulümlerin, savaşların, kaosların, talanların sona ermesi için kafamızı yoralım ve gücümüzü birleştirelim." dedi.
"Kapitalist ekonomi teorisinin okullarda ilim olarak okutulması sorundur"
Türkiye'de ekonomiyle ilgili ciddi problemlerin olduğuna vurgu yapan Yapıcıoğlu, "Mesela biz mecliste çoğunluk durumuna gelirsek bir daha hiç kimse açık veren bir bütçe yapamayacak. Bizim çocuklarımızın hatta torunlarımızın ödemesi gereken borçların onların boynuna kalmasını istemiyorsak bütçenin denk olması lazım. Neden? Çünkü bu borç, ekonominin altını üstüne getiriyor. Yeterince yatırım yapılamıyor ve milletin servetinin çok önemli bir kısmı faize gidiyor. Geçen yılın bütçesinde 56 milyar, sadece faiz için bütçeden ayrılan para. Şimdi bu döviz kurundaki dalgalanmadan sonra bu daha çok artacaktır. Şu anda 2018 yılı içerisinde 98 buçuk milyar dolar dış borç ödemesi var. Neden bu kadar borçluyuz? Bu kadar borçlanmak zorunda mıyız? Gelen parayı yatırıma dönüştürsek ve gençlere iş imkânı oluşturmak için harcasak içimiz yanmayacak. Dışarıdan gelen parayı lükse harcıyoruz, israf ediyoruz veya devletin debdebeli törenlerinde çarçur edilip gidiyor. Mesela gündeme getireceğimiz konulardan bir tanesi bu olacaktır. Biz diyoruz ki bütçe denk olmalıdır. Faize dayalı ekonomi sistemi terk edilmeli. Türkiye'nin temel ekonomik sorunu, kapitalist ekonomi teorisinin okullarda gençlerimize ekonomi ilmi olarak okutulmasıdır. Bunun ilim olduğu söyleniyor ve herkesin kafasına bunlar yerleştiriliyor." ifadelerini kullandı.
"Dolar 2 ay içerisinde yüzde 20 değer kazandı"
İşsizliğin sürekli yükseldiğini kaydeden Yapıcıoğlu, "Büyüme rakamları sürekli açıklanıyor. Yüzde 7, yüzde 7,2, yüzde 7,4 büyüdü diye Türkiye büyümede rekor kırdı. Peki, bu büyüme nasıl oluyor? Ekonomi şişiyor. Neden? Üretime dayalı bir büyüme değil. Üretime dayalı bir büyüme olmadığından işte dolar 2 ay içerisinde yüzde 20 değer kazandı. Geceleyin cebinde bin lira ile uyuyan adam sabah bakıyor ki parası 900 liraya düşmüş. Bu hırsızlıktır." şeklinde konuştu.
"Eğitim iyi planlanmamış"
"Evlilik yaşı sürekli ileriye gidiyor. İnsanlar daha geç yaşlarda evleniyor ve o evlilikler de pek fazla yürümüyor." diyen Yapıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Bunun birkaç temel sebebi var. Gençler evlenmeye cesaret edemiyorlar. 15-16 yıl okuyorlar, okuduktan sonra bir de KPSS'ye giriyorlar. 'Ben bir yere işe gireceğim, benim bir gelirim olacak, artık evlenirsem aileme bakabileceğim.' diye düşünüyor. Fakat okuldan mezun olunca diplomalı işsizler ordusuna bir nefer daha katılmış oluyor. Niye iş yok? Neden iş yok? Çünkü eğitim iyi planlanmamış. Bazı mesleklerde işverenler eleman bulamıyor, bazı mesleklerde de yüzbinlerce kişi üniversiteyi bitirmiş, işsiz dolaşıyor ya da kendi branşı dışında çalışıyor." (İLKHA)