Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah "Amerika hükümetlerinin insani değerlere bağlılığı yoktur ve Gazze'de protesto düzenleyen Filistinliler, onlarca kişinin şehit olması ve binlerce kişinin yaralanması Amerika için önemli değildir." dedi.
Nasrallah "Geçtiğimiz yetmiş yılda yaşanan şey, dünya çapında insanlığın alnında bir lekedir. Bugün Gazze'de yaşanan şey, 70 yıl önceki olayların devamıdır. Filistinliler değerlerinden vazgeçmiyorlar. İhtilaflar yaşasalar da değerlerinin yok olmasına izin vermiyorlar. Amerika bir kez daha önce kendi çıkarlarını sonra da israilin çıkarlarını düşündüğünü kanıtlamıştır. Amerika Birleşik Devletleri uluslararası yasalara ve uluslararası topluma saygı duymamakta ve hatta kendi aldığı kararlara bile değer vermemektedir. Amerika'ya güvenmek aptallıktır. Amerika, müttefiklerinin çıkarlarını bile görmezden gelirken, onlardan Arap ülkelerinin çıkarlarını gözetmesini mi bekliyoruz? Amerika'nın bölgemizde yaptığı şey ve büyükelçiliğini açması, Lübnan ve Filistin halkı olarak bize ders almamız gerektiğini hatırlatmaktadır. Amerika hükümetlerinin insani değerlere bağlılığı yoktur ve Gazze'de protesto düzenleyen Filistinliler, onlarca kişinin şehit olması ve binlerce kişinin yaralanması Amerika için önemli değildir. Güvenlik Konseyinin bütün kararları için Amerika'nın vetosu hazırdır." ifadelerini kullandı.
"Uluslararası hukuka ve uluslararası örgütlere güvenmek boş laftır"
"Uluslararası hukuka ve uluslararası örgütlere güvenmek boş laftır ve Arap rejimlerine herhangi bir şekilde bağlanmak da faydasızdır." diyen Nasrallah "Sadece bazı ülkelerin ve direniş hareketlerinin duruşu dikkate alınmalıdır. İran, Suriye, Lübnan, Irak ve Yemen ile bölgedeki milletler gibi direniş eksenleri ayakta kalmalı ve yaptırımlar ve kuşatmalar olsa bile teslim olmamalıdır. Mevcut planın Trump, Netanyahu ve Bin Salman'dan oluşan üç kenarı vardır ve bunlardan herhangi birinin çöküşü, planı tamamen ortadan kaldıracaktır. Bu üç tarafın tüm planları başarısız olmuştur ve israilin bütün saldırıları ve tehditleri boştur. israilliler savaştan korkuyor ve korkan kişi daha fazla bağırır. Bugünün nesli, önceki nesillerden daha güçlüdür. Suudiler bölgeyi İran ile savaşa doğru itiyor." şeklinde konuştu.
"Çözüm yolunun Amerika'da olduğunu düşünenler bir sonuca ulaşamayacaktır"
Konuşmasında İran ile imzalanan nükleer anlaşmaya da değinen Nasrallah, şöyle devam etti: "ABD'nin nükleer anlaşmada yaptığı şeyin aynısını yapacağını söylüyorum. Çözüm yolunun Amerika'da olduğunu düşünenler bir sonuca ulaşamayacaktır. Onlar bugün Kuzey Kore'ye, 'ABD şirketlerinin orada çalışmasına izin vermemizi istiyorsanız, nükleer silahı yok etmelisiniz.' diyorlar ve şantaj sürecinin başladığı yer burasıdır. Bu Amerika hükümeti güvenilir değildir ve onların sözüne güven olmaz. Bu konu tecrübelerle kanıtlanmıştır ve biz bunu kendi gözlerimizle gördük. ABD hükümeti, müttefiklerini ve onların çıkarlarını da düşünmemektedir. Amerika Birleşik Devletleri, İran ile yapılan Nükleer Anlaşma konusunda Avrupa'nın ekonomik çıkarlarını önemsemezken, halkın çıkarlarını nasıl önemsesin ki. Amerika Birleşik Devletleri'nin peşinden gitmek ve ona güvenmek Körfez Arap ülkelerinin yararına olacak mı? Bölgemizde kaderlerini Amerika'ya güvenmeye bağlayanlar büyük bir hata içerisindedir."
"Düşman kendi kayıplarını sakladı"
Konuşmasında geçtiğimiz günlerde Golan'da siyonistlerle yaşanan son çatışmalara da değinen Nasrallah, "Yaşanan olay, Arap-israil çatışması için çok önemliydi. israil gerçekleri tersine çevirmeye çalıştı ve Arap medyası da sinsice gerçeği tersine çevirmeye ve zaferi yenilgi gibi göstermeye çalıştı. Körfez basınında 2 Suriyeli ve İranlının şehit olduğu açıklandı ve bazı Lübnan kanalları da aynı şeyi söyledi ama bu doğru değildir. Sadece Suriye ordusundan üç kişi şehit olmuştur. Bunu, üç ay önce düşürülen israil savaş uçağı olayına ekliyoruz. O tarihi gecede israilin, israil rejimine katmak için uluslararası meşruiyet kazandırmaya uğraştığı Golan'da işgalcilerin mevzileri ilk kez ciddi saldırılarla karşı karşıya kaldı. Bazılarının hacmi çok büyük olan ve birçok askeri merkezi hedef alan 55 füze fırlatıldı ve patlama sesleri tüm Golan sakinlerini sığınaklara gitmeye mecbur bıraktı. Düşman kendi kayıplarını sakladı ve bu saldırıya tepki gösterdi ama Suriye hava savunması aynı üç ülkenin saldırı düzenlediği gecede olduğu gibi tüm cesaretiyle mücadele etti. Füzeler Tabariya ve Safd'a ulaştı ve bu füzeleri etkisiz hale getirmek için Patriot kullanmak zorunda kaldılar. Saldırıda bulundukları hedefler boştu ve daha sonra Suriye'deki uluslararası güçlerle bağlantı kurdular ve eğer siz sonlandırırsanız biz de sonlandıracağız demeleri için Suriye ile istişarede bulunmalarını istediler." diye konuştu. (İLKHA)