EKONOMİ SERVİSİ

Hak-İş  Genel Başkanı Mahmut Arslan Hak-İş`e bağlı Hizmet-İş Sendikası`nın Sivas Şubesinin 7. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Genel kurul toplantısında konuşan Mahmut Arslan, Hak-İş`in farklı ve özel bir anlamı olduğuna dikkati çekerek,

“Biz bir yönüyle kendi değerlerimizle, kendi medeniyetimizle, kendi inançlarımızla, kültürümüzle kendimiz olacağız ama bir taraftan da evrensel değerleri bu mücadelenin içine katacağız. Hak-İş, bir yönüyle yerli ve milli, bir yönüyle evrensel değerleri de içinde taşıyan uluslararası bir kuruluştur. Bu toprakların bize bıraktığı mirası kendi kuruluş felsefesi kabul eden bir Hak-İş`ten bahsediyoruz. Bize ait olan, bizim dünyamızı temsil eden, bizim değerlerimize inanmış, bizim değerlerimizle mücadeleyi sürdüren bir yerli ve milli kuruluştan bahsediyoruz. Bu bizim için çok temel bir farklılıktır. Bu temel farklılığımızı hizmetlerimizle, sendikal mücadeleye kattığımız yeniliklerle güçlendirmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

“TAŞERONDA KADRO DIŞI KALAN ARKADAŞLARIMIZ UMUTSUZLUĞA KAPILMASIN”

Taşeron düzenlemesinde kapsam dışı kalan işçiler olduğunu belirten Arslan,

“Sosyal tesislerde çalışan, hastane bilgi yönetimi sisteminde çalışan, KİT`lerde çalışan arkadaşlarımız maalesef taşeron düzenlemesinin dışında kaldılar. Büyük fotoğrafı gördük ve teşekkür ettik. Eksiklikler için yeni bir yol haritası oluşturduk. Bu sorunu çözmek için de mücadele edeceğiz. Kadro dışı kalan arkadaşlarımız mahzun olmasın, umutsuzluğa kapılmasın. Bizim onlarla birlikte sonuna kadar mücadele edeceğimizi bilsinler. Biz onlar için varız. Hak-İş`e güvensinler” diye konuştu.

“HAK-İŞ FİLİSTİN DAVASINI KENDİ DAVASI OLARAK GÖRMEKTEDİR”

HAK-İŞ`İN Filistin konusunda büyük bir duyarlılığı olduğunu anlatan Arslan şu açıklamalarda bulundu:

“HAK-İŞ, Filistin davasını kendi davası olarak görmektedir. HAK-İŞ büyük bir sorumlulukla karşı karşıyadır. HAK-İŞ Genel Başkanlığımın yanında aynı zamanda Uluslararası Kudüs ve Filistin`e Destek Sendikalar Birliği Genel Başkanı olarak görev yapıyorum. 15 Temmuz`u unutmamak ve unutturmamak gibi sorumluluklarımızdan bir diğeri ise Kudüs`ün işgalini unutmayacağımız ve unutturmayacağımızdır. Biz Filistin davasının hem görünür sivil toplum kuruluşu ayağını temsil ediyoruz hem de bu konudaki sorumluluklarımızı hatırlatmak istiyoruz. HAK-İŞ olarak bütün şubelerimizin Mescid-i Aksa`ya uzaklığını gösteren afişler var. Mescid-i Aksa`yı iyi tanıyalım. Mescid-i Aksa, Kur`an-ı Kerim`de etrafı mübarek kılınmış bir beldedir. Ümmet için Kâbe ve Mescid-i Nebevi neyse bizim için de Kudüs odur. Eğer Kudüs kan ağlıyorsa ve hüzünlüyse biz burada rahat yaşayamayız. Çünkü Kudüs ve Mescid-i Aksa bize emanet edilmiştir. Yaklaşık 400 yıl boyunca atalarımız bu emanete en iyi şekilde sahip çıkmışlardır. Şimdi sahip çıkma sırası bizdedir.”

“SEÇİMLERİN KISA BİR SÜRE SONRA YAPILACAK OLMASINDAN MUTLUYUM”

Konuşmasında 24 Haziran`da Türkiye`nin erken seçime gitme kararını değerlendiren Arslan, seçimlerin kısa bir süre sonra yapılmasını olumlu bulduğunu belirterek,

“Seçimlerin kısa bir süre sonra yapılacak olmasından mutluyum. Böylelikle kamunun ve ülkenin gündemi uzun süre seçimle meşgul olmamış olacaktır. 24 Haziran`da inşallah Türkiye barışçıl bir şekilde sandığa gidecektir. Ülkemizin, birliğine bütünlüğüne ve beraberliğine gösterdiğimiz hassasiyetin aynı şekilde sandığa da yansıyacağı konusunda hiçbir kuşkum yok” şeklinde konuştu.