Dış Haberler Servisi - Baas rejiminin abluka altındaki Doğu Guta bölgesinde muhaliflerin kontrolündeki son nokta olan Duma ilçesine düzenlediği zehirli gaz içerikli kimyasal silah saldırısında 40 sivil hayatını kaybetti. Doğu Guta'daki Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) ekiplerinin sosyal medya hesaplarında paylaştığı bilgiye göre, Baas rejiminin, Doğu Guta'da muhaliflerin kontrolündeki son nokta olan Duma ilçesinde sivil yerleşimlere düzenlediği kimyasal silah saldırısında 40 sivil öldü, yüzlerce sivil gazdan etkilendi. Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor. Duma'ya geçtiğimiz cuma günü yeniden yoğun saldırı başlatan rejim güçleri, 19 Mart'ta da buraya klor içerikli kimyasal saldırı düzenlemişti.
TAHLİYELER DURDU, SALDIRILAR YENİDEN YOĞUNLAŞTI
Rusya'nın garantörlüğünde yürütülen görüşmeler sonucu varılan anlaşmayla 22 Mart'ta Doğu Guta'dan zorunlu tahliyeler başlamıştı. Doğu Guta'nın Arbin, Zemelka ve Ayn Terma yerleşimlerinden tahliyeler yapılmış, Duma konusunda ise anlaşma sağlanamamıştı. Bölgede hakim askeri muhalif gruplardan Ceyşül İslam ve Rusya arasındaki müzakereler sürerken, 2 Nisan'da Duma'dan da tahliyeler başlamış, 5 bin civarı sivil, Suriye'nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolündeki bölgelere gönderilmişti. Duma'ya saldırılar da büyük oranda durmuştu. Ancak son üç gündür saldırılar yeniden başlamıştı. Yerel kaynaklardan alınan bilgide, hava saldırılarının yeniden başlamasının nedeni olarak, Duma'nın da ateşkes ve tahliye süreci kapsamına alınmasını isteyen Ceyşül İslam ile Rusya arasında anlaşmaya varılamaması gösteriliyor. Yaklaşık 7 kilometrekarelik Duma'da hali hazırda 100 bin kişi abluka altında yaşıyor.
SURİYE'DE KİMYASAL SALDIRI BİLANÇOSU
Öte yandan Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), 4 Nisan tarihinde yayımladığı raporda, Baas rejiminin Suriye'de iç savaşın başlamasından buna yana 214 kez kimyasal silah saldırısı düzenlediğini duyurmuştu. SNHR, Baas rejiminin İdlib'e bağlı Han Şeyhun'a düzenlediği kimyasal silah saldırısının 1. yıl dönümünde yayınladığı raporda, Baas rejiminin son bir yıl içerisinde 11 kez daha kimyasal silah saldırısı düzenlediğini açıkladı. Bu son saldırının yer almadığı raporda, Baas rejiminin iç savaşın başlamasından bu yana ülkenin farklı bölgelerinde toplam 214 kez kimyasal silaha başvurduğu vurgulandı. SNHR raporunda, Baas güçlerinin bugüne kadar Şam ve kırsalında 99, İdlib'de 45, Hama'da 29, Halep'te 27, Humus'ta 7, Dera'da 4, Deyrizor'da ise 3 defa kimyasal silah saldırısı düzenlediği bilgilerine yer verildi. Rapora göre, rejim güçleri 4 Nisan 2017'de Han Şeyhun'a düzenlediği kimyasal silah saldırısının ardından ülke genelinde 11 kez daha kimyasal silaha başvurdu. Raporda ayrıca şu ifadelere yer verildi: "2015'de Suriye'ye müdahale eden Rusya'nın kimyasal silah saldırısı düzenlediğine rastlanmadı. Ancak Rusya`nın rejimin bazı kimyasal silah saldırılarına destek verdiğini gördük. 4 Nisan Han Şeyhun ve 4 Şubat Serakib saldırılarında bu desteği kanıtladık." Raporun tavsiyeler bölümünde, Baas rejimin kimyasal silah kullanımına ilişkin ciddi, sert, gerçekçi bir tutum sergilenmesi, saldırıların cezasız bırakılmaması, muhalif bölgelere olası saldırılara karşı halka yeterli maske dağıtılması çağrısı yapıldı.
Baas rejiminin kimyasal silah kullanımının 19 Ağustos 2014 itibarıyla sona ermiş olması gerekiyordu. Zira rejim, 21 Ağustos 2013'te Şam'ın Doğu Guta bölgesinde bin 400'ün üzerinde sivili kimyasal silah ile öldürmesinin ardından Kimyasal Silahları Yasaklama Örgütü'nün (KSYÖ) devraldığı stokunu imha sürecine dahil olmuştu. Bu sürecin yolunu Rusya, ABD'nin daha önce ilan ettiği "kırmızı çizgisi" gereğince müdahalesini engellemek için yaptığı teklifle açmıştı. Ancak KSYÖ'nün tüm stokun imha işleminin tamamlandığını duyurmasının ardından Baas rejimi, öldürmenin yanı sıra korkutup göç ettirmek için de kimyasal saldırılarını sürdürdü. BM ile KSYÖ ortak soruşturma misyonu (JIM), 27 Ekim 2017'de, rejimi, Han Şeyhun'da en az 100 sivilin öldüğü 4 Nisan 2017 tarihli kimyasal silah katliamından sorumlu bulduğu raporunu BM Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) sunmuştu. JIM'in kararı, tek başına katliamın sorumlularının Uluslararası Ceza Mahkemesinde (UCM) yargılanmasına yetmiyor. Suriye'nin UCM üyesi olmaması nedeniyle, rejimi BMGK'nın UCM'ye sevk etmesi gerekiyor. Henüz BMGK'da böyle bir adım atılmazken, Baas rejimi kimyasal silaha başvurmaya devam ediyor.
TÜRKİYE, SALDIRIYI ŞİDDETLE KINADI
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Suriye'de önceki akşam Duma'yı hedef alan yeni bir kimyasal silah saldırısı gerçekleştirildiği ve bu saldırı sonucunda çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğinin derin endişeyle öğrenildiği belirtildi. Açıklamada, "Kimyasal silah kullanımı konusundaki sicili uluslararası toplumun malumu olan rejim tarafından düzenlendiği yönünde güçlü şüphe bulunan saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Bu olay, Suriye'de kimyasal silah kullanımına ilişkin 2118, 2209 ve 2235 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararlarının bir kez daha hiçe sayıldığını göstermektedir." ifadesi yer aldı. Uluslararası toplumun saldırı karşısında tepkisini ortaya koymasına ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü başta olmak üzere uluslararası kuruluşların bu vakayı derhal soruşturmasına yönelik beklentinin dile getirildiği açıklama şöyle devam etti: "Suriye rejimi üzerinde etki sahibi olan tarafları, insanlığa karşı suç teşkil eden, ayrım gözetmeksizin sivilleri hedef alan ve geçmiş saldırılar karşısında önlem alınmadığı için tekrarlanan bu tür hunharca saldırıların derhal durdurulmasını teminen sorumluluklarını yerine getirmeye ve bu saldırıların cezasız kalmaması için gerekli adımları atmaya çağırıyoruz."