Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından uyuşturucu madde kullanımının en yoğun olduğu 18 büyük ilde gerçekleştirilecek çalışma için geçtiğimiz hafta Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlerinin katılımıyla Ankara'da gerçekleştirilen toplantıda, bağımlılıkla mücadele konusunda yüksek riskli 18 büyük şehri mercek altına alındı.
Bakanlığın belirlediği bu yüksek riskli iller arasında bölge illerinden Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa ve Van yer alıyor. Bu illerden Gaziantep, uyuşturucudan kaynaklı ölümler arasında yer alan kırmızı renkli iller kategorisinde bulunuyor.
Son yıllarda özellikle gençlerde tehlikeli bir boyuta ulaşan madde bağımlılığı ile ilgili İLKHA'ya önemli değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Mehmet Nakşi Erat, hükümet yetkilileri başta olmak üzere siyasi partilerin, Diyanet'in, İslami camiaların ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuda daha duyarlı olması çağrısında bulundu.
Gün geçtikçe toplumu etkisi altına alan madde bağımlılığının aileleri tehdit etmeye devam ettiğini belirten Erat, özellikle de gençliği tehdit eden uyuşturucu bağımlılığı konusunda yeterli önlemlerin alınması için toplumun bütün katmanlarına sorumluluk düştüğünü söyledi.
Bağımlılıkla toplu halde mücadele edilmesi gerektiğini belirten Erat, "Uyuşturucu konusu şu anda çok büyük bir sorun halinde önümüzde duruyor. Şu anda uyuşturucu çeşitlerinin arttığını görüyoruz. Tabi bunun bazı sebepleri de vardır. Şu an uyuşturucu ile her alanda ve kurumda mücadele ediliyor ama uyuşturucu bütün insanlığın sorunu olduğu için bütün insanlık bununla ilgilenmelidir, bütün insanların sorunu olmalıdır." dedi.
Son zamanlarda uyuşturucu çeşitlerinin çoğaldığını ve özellikle "sentetik" diye tabir edilen uyuşturucu çeşitlerinin piyasada çok fazla yer aldığına dikkat çeken Erat, "Bunların fiyatlarının çok ucuz olduğunu biliyoruz. Gençlerde maalesef çok kısa yollardan bu maddelere ulaşabiliyorlar. Bu türden uyuşturucu kullanan gençlerin bazıları maalesef hayatını kaybediyor. Bizler de sokaklarda, çarşılarda ve pazarlarda bu tür ölüm vakalarına denk geliyoruz. Bizler gerçekten bu duruma çok üzülüyoruz." şeklinde konuştu.
"Filmlerde, dizilerde teşvik edici sahnelerin yer alması gençlerde uyuşturucu kullanmaya neden oluyor"
Uyuşturucu çeşitlerinin çoğaldı gibi gençlerin uyuşturucu kullanmasına neden olan bazı sebeplerinin olduğunu belirten Erat, şunları söyledi:
"Medya bunun için bir etkendir. Diziler, sinemalar, filmler ve sosyal medya da bir etkendir. Filmlerde, dizilerde içkinin kullanılması, sigara ve buna benzer uyuşturucuya teşvik edici sahnelerin de yer alması gençlerde uyuşturucu kullanmaya neden oluyor. Maalesef gençlerimiz bu şekilde uyuşturucu madde kullanımına başlıyorlar. Bununla birlikte uyuşturucunun toplumsal boyutu da var. Yine ayrı bir boyutu da çocukları uyuşturucu kullanan aileler şu anda perişan bir haldedir. Bizler bu durumda olan ailelerle görüşüyoruz. Esnaf ziyaretlerimizde bu tür sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Uyuşturucu kullanan gençlerin birçoğu tedavi olamıyor. Tedavi olmak isteyenlerin kimilerini tedavisi yarıda kalıyor. Şu anda tedavi olan gençlerin ve gerçekten de bağımlı olan ve tedavi için ikna olmuş insanlardan resmi verilere göre sadece yüzde 3'ü kurtulabiliyor."
"Uyuşturucu kullanımı ilkokul yaşlarına kadar inmiş"
Uyuşturucu kullanımının artmasının ve ilkokullara kadar inmesinin nedenlerinden birinin gençlerdeki maneviyat eksikliğinden kaynakladığını söyleyen Erat, "Uyuşturucu kullanımı ilkokul yaşlarına kadar inmiştir. Ama büyüklerde maalesef uyuşturucu madde kullanıyor. Yetişkin insanlardan da uyuşturucu kullananlar var. Kendimizin şahit olduğu kişiler var. Bunların yuvaları yıkılıyor. Çocukları yetim kalıyor, boşanmalar gerçekleşiyor. Yani çok fazla tahribatlar oluşturuyor. Yüzlerce insanın hayatını kaybettiği maddeyi bulabilmek için hırsızlık, gasp ve benzeri suçlara bulaşanlar oluyor." ifadelerini kullandı.
Uyuşturucu ile mücadelede sadece polisiye tedbirlerin yeterli olmadığını belirten Erat, "Bununla birlikte 'torbacı' diye tabir edilen piyasadaki insanların altlarında son model lüks arabalarla gezdiklerine şahit oluyoruz. Bu durum diğer işsiz olan, maddi geliri düşük olan gençlerde bir özenti oluşturuyor. Gençler o 'torbacıların' altındaki son model bu arabaları görünce buna bir özenti duyuyorlar. Bu işi yapmaya çalışıyorlar. Bu şekilde onlarda bu işin içine dahil oluyor. Bunun için sadece polisiye tedbirler yeterli olmuyor. Sadece cezaevleri bunun için yeterli değil." diye konuştu.
"Her alanda ve anlamda uyuşturucu ile mücadele etmeliyiz"
Uyuşturucu ile mücadelenin en önemli ayaklarından birinin de manevi mücadele olduğunu ifade eden Erat, şöyle konuştu:
"Her alanda ve anlamda uyuşturucu ile mücadele etmek gerektiğine inanıyoruz. Biz parti olarak da bu konunun üzerine ciddi anlamda duruyoruz. Bu konuyu sahada biz ciddi bir şekilde işliyoruz. Fakat bu sadece bir partinin, kurumun ve bir ailenin sorunu değil. Bu, tamamıyla bir insanlığın sorunudur. Bütün insanların bununla ilgilenmesi gerekiyor. Uyuşturucu şu anda asrımızın vebası ve en büyük sorunudur. Günümüzde uyuşturucu belki de terörden daha büyük bir sorundur. Uyuşturucu ile ciddi anlamda her alanda mücadele etmek gerekiyor."
"Medyanın uyuşturucu ile mücadeleye destek vermesi gerekiyor"
Uyuşturucu kullanımına karşı çözüm önerileri sunan, "Diyanet'in etkin olarak bu konu ile ilgilenmesini ve bunun yanında sivil toplum kuruluşlarının sahada etkin olarak bu konuya eğilim göstermelerini, siyasi partilerin duyarlı davranıp halkı bu konuda bilgilendirmesini ve yönlendirmesini, bir algı oluşturmasını istiyoruz. Medyanın buna ciddi anlamda destek vermesi gerekiyor. Sosyal medyada bunun işlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Her alanda ve kurumda bizler uyuşturucu ile mücadele edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Biz ancak bu şekilde başarıya ulaşabiliriz. Aksi taktirde her gün gençlerimizi kaybetmeye devam edeceğiz." şeklinde konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)