Kozluk İlçe Müftülüğü tarafından 29 Ekim Konferans Salonu'nda "Ümmet Olma Bilinci ve Çanakkale Ruhu" temalı bir konferans düzenlendi.
Konferansa İlçe Kaymakamı Osman Bilici, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ömer Toprak ve vatandaşlar katıldı.
Kur'an'ı Kerim tilavetiyle başlayan programın açılış konuşmasını yapan İlçe Müftüsü Hasan Serçe, Çanakkale zaferinden öğrenilecek birçok şeyin olduğunu söyledi.
"Savaşta silahlar, komutanlar önemlidir ama daha da önemlisi maneviyattır"
Serçe, "Bunlardan bir tanesi hiçbir zaman ümitsizliğe düşmemektir. Eğer ki ecdadımız ümitsizliğe düşseydi o savaşı kesinlikle kazanamazdı ve ümitsiz olmadıkları için de bu ölüm kalım savaşında başarılı oldu. Ecdadımız birlik ve beraberlik içinde tek yumruk olarak bu savaşı kazandılar. Savaşta silahlar, komutanlar önemlidir ama daha da önemlisi maneviyattır. O insanları bir araya getiren, o ölüm kalım savaşını hep birlikte kazandıran ruhun asıl noktası iman, inanma noktasıdır. O dönemde eğitim gören gençlerimizi kaybettik. Birçok okul o yıl mezun dahi veremediler. Böylesi bir fedakârlık yapıldı. Onun için bugünkü gençliğimize bu fedakârlığın ne olduğunu en iyi bir şekilde anlatmamız ve iyi bir şekilde yaşatmamız lazım. Nasıl ki gelişmiş ülkeler kendi nesillerine kendileriyle alakalı şeyleri en güzel bir şekilde anlattılarsa bizim de bu tarihi olayı en güzel şekilde anlatıp geleceğe nasıl bakacaklarına iyi bir şekilde karar vermek durumundayız." dedi.
Açılış konuşmasının ardından Çanakkale Zaferini konu alan bir slayt gösterimi yapıldı. Yapılan slayt gösteriminden sonra Siirt Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemalettin Erdemci bir konuşma yaptı.
Ümmetin bütün unsurlarının Çanakkale'de olduğuna dikkat çeken Erdemci, "Türk'üyle, Kürt'üyle, Arap'ıyla, Çerkez'iyle ümmeti oluşturan etnik kökenlerin hepsi oradaydı. Bir hedef uğruna bir aradaydılar ve bir ruh oluşturmuşlardı ve bu ruh bir araya geldiğinde küfür ne kadar güçlü ve donanımlı olursa olsun İslam'a galebe çalınamayacağının örneğini ortaya koydular." ifadelerine yer verdi.
"Ümmet olma bilincini sağlayacak argümanlar oluşturmamız lazım"
19. yüzyıldan sonra İslam âlemine yönelik ciddi kültürel ve düşünsel saldırıların yapıldığına dikkat çeken Erdemci, şunları söyledi: "Batı, Rönesans ve Reform hareketlerinden sonra özellikle aydınlanma felsefesinden sonra pozitivizm, materyalizm çok güçlendi. Bu düşünceleri İslam âlemine ihraç etmeye başladılar. İşte bu ihraç esnasında milliyetçilik dalgası da yeniden İslam ümmetinin içerisine girdi ve ümmeti adeta parça parça ettiler. Avrupa bunu İslam âlemine ihraç ederken kendisi ise yeni birlikler Avrupa Birliği gibi yeni yeni birlikler oluşturmaya çalıştı. Bizlere ise küçük bölünmelere yol açacak şeyleri getirdiler. Bugün aynı fitneyi tekrardan üretmeye çalışıyorlar. Bizim, ümmetin birliğini, ümmet olma bilincini sağlayacak argümanlar oluşturmamız lazım. Bu yönde bir dil geliştirmemiz gerekiyor. Batı karşısında biz birliğimizi kurmazsak dün Çanakkale'de olduğu gibi, Kürt'üyle, Türk'üyle, Arap'ıyla bir birlik oluşturmazsak yine bizi Irak'ta, Suriye'de görüldüğü gibi ya etnisite ya mezhep ya da başka bir şeyden bizi parça parça edip yok etmek isteyeceklerdir. Bunun için Kur'an-ı Kerim'de buyurulduğu gibi, 'Allah'ın ipine sımsıkı sarılın' ayetini kendimize prensip etmeye şiddetle ihtiyaç var."
Konuşmanın ardından etkinlik yapılan dua ile son buldu. (Muhammed Said Aksoy-İLKHA)