Yetmiş milyar Şikel… Bu rakam Siyonist işgal ordusunun 2017 yılı bütçesi. İşgalci İsrail Savaş Bakanı Avigdor Lieberman Hamas hareketinin 2017 yılında silahlanmaya 260 milyon dolar harcadığını iddia etti. Bu rakam Siyonist rejimin orduya ayırdığı paranın bir milyar şikelinden bile azdır.

Siyonist işgal rejiminin saldırı ve düşmanlık için ayırdığı bütçeyle, Filistinlilerin bu saldırılara karşı durmak için ayırdığı bütçeyi karşılaştırdığımızda işgal rejiminin sadece son yılda direnişten en az yetmiş kat daha fazla silahlandığını görebiliriz. Bu, sadece bir yıllık karşılaştırma. İşgal ordusunun yıllardır yaptığı silahlanmayı Filistin direnişinin yaklaşık son on yılda yaptığı hazırlıkla karşılaştırırsak arada büyük uçurum olduğunu göreceğiz.

ABD destekli Siyonist ordunun silah gücünü karadan, denizden ve havadan kuşatılan Filistin direnişinin gücüyle kıyaslamak maddi bir kıyastır. İşgal ordusunun üstünlüğü maddi bir üstünlüktür. Bu silahlanma ve üstünlük Siyonist askere gerçekte bir üstünlük vermiyor, onun daha iyi olduğunu göstermiyor. Nitekim İsrailli politikacıların 2014 savaşında salyalarını döktükleri savaşta bu gücü ona zafer kazandırmadı.

Hakkın, azimetin, iradenin gücü manevi silahlardır. Bu alandaki silahlanma, direnişin maddi alandaki silah eksiğini kapatmaktadır. Sınırda meydana gelen olaylar, gelişmeler ve gözlemler bunu gösteriyor. Siyonist işgal ordusundaki komutanların iddia ettikleri gibi işgal ordusu bütün askeri birimleriyle Gazze`de savaşı kazanma ve buradaki sorunu çözme gücüne sahip olsaydı, bunu yapmak için beş dakika bile tereddüt etmezdi.

Yine Gazze`yi tamamıyla yok edip oradan sağ salim çıkacaklarına inansaydılar oraya saldırmak ve yok etmek için bir an bile tereddüt ezmezdiler.

Gazze`ye karşı yeni bir savaş çıkması durumunda acilen savaşa çağrılacak olan 252 nolu ihtiyat kıtası komutanının açıklamalarını aktaran Siyonist işgal rejimindeki basın yayın organlarının yazdıklarının aksine, oradaki savaş birkaç gün içinde sonuçlanacak bir savaş olmayacaktır.

252 nolu ihtiyat kıtası komutanı yaptığı açıklamada, önümüzdeki savaşta nizami güçlerin yanında Gazze içlerinde savaşmanın bu güçlerin görevleri arasında olacağını iddia etti.

Burada tarafsız bir soru sormak istiyoruz:

Daha önceki savaşlarda safların önünde savaşan İsrail`in Golani Tugayı, Gazze kapılarında acaba ne yapıyordu? Acaba sakız mı çiğniyorlardı, yoksa tankları içinde sıkışmış halde mi yaşıyorlardı? Yoksa İsrail`deki Devlet Murakıbı`nın ifadesine göre tankları, uçakları ve yıkıcı askeri güçleriyle savaşı Gazze`nin kalbine taşımak için öne atıldıktan sonra hiçbir başarı kazanmadan kendilerini Gazze`nin içinden çıkarmaları için komutanlarına mı yalvarıyorlardı?

Direnişe karşı psikolojik savaşı alevlendirmek isteyen söz konusu kıta komutanı, sanki İsrail ordusu Arap ordularına karşı savunma savaşlarına girmiş, Araplarla savaşı ilk kendileri başlatmamış ve savaşı düşmanın ta kalbine kadar götüren kendileri değilmiş gibi, “kıtasının savunmaya değil saldırıya hazırlandığını” savunuyor.

Siyonist general devamla “Hamas`a bağlı tugayların birkaç saat içinde işlerinin bitirileceğini düşünüyoruz. Bize göre işi bitirmek, güçlü bir şekilde ve kısa sürüde düşmana ait hedef ve üsleri maksimum düzeyde vurmaktır” diyor.

Bu, düşmanın açıklamalarında önemli bir noktadır ve görmezden gelinemez. Düşman -iddia ettiği gibi- hızlı, ani ve şiddetli bir darbe indirmek istiyor. Daha da önemlisi Hamas ve diğer direniş örgütlerinin askeri ve siyasi liderlerinden olabildiğince çok insanı tasfiye etmek istiyor. Bunu İsrailli birçok askeri ve siyasi lider ifade ediyor. Bu durumda, direnişin sürekli tetikte, uyanık, dikkatli olması, sürprizlere karşı tedbirli olması, her türlü aracı kullanması, direnişe destek konusunda Arap ve İslam halklarına güvenmesi gerekir.

Siyonist general sözlerini şöyle sürdürüyor: “Gerçek mermilerle tatbikat yapıyoruz. Askerlerin deneyimlerini artırmak için tatbikatları tekrarlıyoruz. Savaş meydanında Kassam Tugayları`ndan daha iyi olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Askerlerimiz tünel savaşlarını öğreniyor. Diğer örgütlerin liderlerini vurduğumuz gibi, Hamas`ın askeri liderlerini de vuracağız. Daha da önemlisi muhtemel bir savaşta askeri güçlerinin önemli ölçüde vurulmasıdır. Bunu da ilk darbede yapacağız.”

Düşmanın bu itirafları Kassam Tugayları`nın sadece şerefini artırıyor.

Bölgenin en güçlü ordusunun eğitim, güç, güven ve sağlam duruşuyla örnek aldığı bir yapıdır Kassam…

Dr. Fayiz Ebu Şemmale / Çeviri Makale - Filistin Enformasyon Merkezi