Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mardin 6. Olağan İl Kongresi'nde konuştu.

Mardin Artuklu Spor Salonu'nda partililere hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yıl sonra tekrar Mardin'de bulunduğunu söyledi.

Erdoğan, "Mardin Türkiye'nin özü, özeti, adeta aynası olan bir şehirdir. Binlerce yıllık mazisiyle Mardin, muhabbetin ve hoşgörünün şehridir. Mardin, Sevr heveslisi işgalcilerin bayraklarını Belediye Meydanında paramparça eden Millî Mücadele kahramanlarının şehridir." diye konuştu.

"Hepsini bulduk hepsinin yerleri belli"

Konuşmasında PKK'ye yönelik mücadeleden değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz terör yerine kardeşlikle anılan bir Mardin görmek istiyoruz. Mardin ne çileler çekti değil mi? Her an size Afrin ile ilgili müjdeyi verebiliriz. Bakın şu anda etkisiz hale getirilen terörist sayısı 3 bin 569 oldu. O tünelleri görüyorsunuz, nasıl tüneller yapmışlar görüyorsunuz değil mi? İçinden kamyonların geçebileceği tüneller yapmışlar. Bunlar nasıl yaptı, kimlerle yaptı, arkalarında kimler vardı? Bize dost görünen maalesef yanlışlık yapanlar vardı. Bunlara çok söyledik, 'Bak, yanlış yapıyorsunuz hem teröre karşıyız diyorsunuz hem de teröristlerle beraber hareket ediyorsunuz. Bunun bedelini, faturasını ağır ödersiniz.' Nitekim öyle oldu. Paraları bol. Paraları bol olduğu için 5 bin TIR silah gönderiyor, 2 bin kargo uçakla silah gönderiyor. Ne oldu? Şimdi hepsini bulduk, hepsinin yerleri belli ve hepsini de tabii teröristler kaçıyor, biz topluyoruz. Vatanımızı böldürmeyeceğiz. Bilmem PKK'ymış, PYD'ymiş, şuymuş buymuş asla böldürmeyeceğiz. Bu vatanda beraber yaşıyoruz, yaşayacağız. Bölmeye çalışanlara ne dedim? 'İnlerine gireceğiz' dedim, girdik. Gabar'da, Cudi'de, Besler Deresi'nde girdik, Kandil'de vurduk, vurmaya devam edeceğiz. Çünkü benim vatandaşımın huzurunu kaçırdılar. PKK'sıyla, FETÖ'süyle bölmeye çalıştılar. Aynen vurmaya devam edeceğiz, kararlı devam edeceğiz." dedi.

"Kaymakam Safitürk'ü rahmetle yâd ediyorum"

Derik'te katledilen Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk'ü bir kez daha rahmetle yâd ettiğini kaydeden Erdoğan, "İlçemize atandığı ilk günden şehit olduğu güne kadar Muhammed Fatih evladımız Mardin için, Derikli kardeşlerimin huzuru, refahı için gece gündüz demeden çalışmış fedakâr bir vatan evladıydı. Salı günü Türkiye Diyanet Vakfımızca düzenlenen törende İyilik Ödülü alan Mardin Derikli Hasan Kızıl kardeşimi de bir kez daha tebrik ediyorum." diye konuştu.

"Masum sivilleri canlı kalkan olarak kullanacak kadar gözü dönmüş bir yapıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, "Bölücüleri açtıkları çukurlara gömen Mardinli vatandaşlarıma ülkem ve kendim adına teşekkür ediyorum. Bölücü örgütün baskısına boyun eğmeyerek, evine, mahallesine, sokaklara sahip çıkarak sahnelenmeye çalışılan oyunu bozdu. Sizler o kritik dönemde basiret ve ferasetle davranarak Türkiye'yi bölgemizde kirli bir tezgâhın parçası haline getirilmesi hesaplarını boşa çıkardınız. Bugün geriye doğru bakınca o çukurların neden açıldığını gayet iyi anlıyoruz. Bugün Afrin'e, Menbiç'e bakıldığında o çukur eylemleriyle, Kobani eylemleriyle ne yapılmak istendiğinin çok daha iyi farkına varıyoruz. Şayet biz sizlerin desteğiyle o oyunu bozmasaydık ülkemizin nasıl bir karanlık gelecekle yüz yüze kalacağını çok daha iyi anlıyoruz. Meselenin hak ve adaletle hiçbir alakasının olmadığı, tek hedefin vatanımızı parçalamak olduğu şimdi daha iyi anlaşılıyor. Bugün söylediklerimiz işte bir bir ortaya çıkıyor. Bölücü örgütün coğrafyamızı kan gölüne çevirmek isteyenlerin maşası olduğu şimdi çok daha iyi anlaşılıyor. Bu örgüt camileri kurşunlayacak kadar İslam düşmanı bir örgüttür. Masum sivilleri canlı kalkan olarak kullanacak kadar gözü dönmüş bir yapıdır. Canını kurtarmak için kaçan sivilleri, ana kucağındaki bebekleri katledecek kadar vahşi bir örgüttür. Ne Kürt kardeşlerimin ne Arapların ne de bölgemizdeki diğer halkların bunların gözünde hiçbir değeri yoktur. Suriye'de şahit olduklarımızın herkes için aydınlatıcı nitelikte olduğunu düşünüyorum. Kürt kardeşlerimin, Arap kardeşlerimin bölücü örgütün kime ve neye hizmet ettiğini artık çok daha iyi anladığına inanıyorum. Burada şu gerçeğin bir kez daha altını çizmekte fayda görüyorum: Biz bu katil sürülerinin niçin ülkemize musallat edildiğini, kimlerin bunlara kol kanat gerdiğini, hangi ülkelerin silah ve mühimmata boğduğunu da çok iyi biliyoruz. Efendilerine yalvarsalar, yakarsalar da batı başkentlerini ağlama duvarına çevirseler de bunların inlerine girmeyi sürdüreceğiz. Bölücü terör örgütünün tek bir vatandaşımızın dahi canına, malına kastetmesine imkân tanımayacağız." ifadelerini kullandı.

"Kandil'in uzantısı gibi hareket edenler, terör örgütünün siyasi uzantısı gibi muamele görürler"

"Sırtını emperyalistlere dayayan kiralık katillere ve o kiralık katiller sürüsüne sırtını dayayan sözde siyasetçilere devlet derslerini vermiştir, vermeye devam edecektir." diyen Erdoğan, "Hiç şüphesiz anayasa, hukuk ve kanunlar çerçevesinde siyaset yapmak isteyenlere demokrasimizin imkânları sonuna kadar açıktır. Siyaset söyleyecek sözü, hayata geçirecek projesi, millete ve ülkeye faydalı teklifi olanlar için halen en büyük fırsattır. Ancak milletten aldığı yetkiyi istismar edenlere, vatandaşlarımızın kendilerine sunduğu imkânları Kandil'deki çapulculara peşkeş çekenlere de kesinlikle müsamaha göstermeyiz. Kandil'in Meclis'teki uzantısı gibi hareket edenler, terör örgütünün siyasi uzantısı gibi muamele görürler. Tehditlerle gel Meclis'e gir, ondan sonra orada 'Hak ve özgürlük mücadelesi veriyoruz, demokrasi mücadelesi veriyoruz'. Kimi aldatıyorsunuz! Siz sadece ülkemde değil, Avrupa'da dünyanın değişik yerlerinde nerede bir bayrak varsa bayrağımıza saldırıyorsunuz. Kongre yapıyorsunuz İstiklal Marşına bile tahammül edemiyorsunuz, bir bayrak dahi asamıyorsunuz. Siz bu ülkeyi temsil edemezsiniz, bu ülkenin temsilcisi olamazsınız. Burası Türkiye Cumhuriyeti. Burası PKK terör örgütünün egemenliği altında olan bir yer değil." dedi.

"Cerablus'ta 140 bin kişi evlerine döndü"

Öncelikle Fırat Kalkanı Harekâtı'nın gerçekleştirildiğini ve 2 bin kilometrekarelik alanın kontrol altına alındığını hatırlatan Erdoğan, "Şimdi de burada yaklaşık bin 800 kilometrekarelik alanı kontrolümüzün altına aldık. Çok kısa bir zamanda buraların insanı da gelecek, aynen tekrar topraklarına, evlerine dönecekler. Cerablus'ta 140 bin kişi evlerine döndü. İnşallah burada da dönecekler. Çünkü biz onların artık çok da mülteci olarak kalmalarını istemiyoruz. Bir an önce istiyoruz ki evlerine dönsünler. Onlara elimizden gelen her türlü desteği verdik, veriyoruz, vereceğiz. Eğitim, sağlık bu noktada her türlü desteği verdik, veriyoruz, vereceğiz. Niye? Biz şunu biliyoruz, onlar bizim kardeşlerimizdir, insan, İslami, vicdani bütün görevlerimizi yerine getiriyoruz, getireceğiz. Çok fazla değil, az bir zaman içerisinde inşallah Afrin'le ilgili müjdeyi de duyacaksınız." dedi. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan - İLKHA)